Story By Ozlem Aydemir
author-avatar

Ozlem Aydemir

ABOUTquote
?Aşk Serisi (Tamamı basılı eser ) ?Kal Serisi ( Kalbimde Kal ve Benimle Kal basılı eser ?Aşk dünyasında aşık olunacak adamlarin hikayelerini yazmak için buradayim. Hepinize keyifli okumalar ?Bana ulaşmak, hikayelerin editlerini görmek için aşağidaki hesaplardan ulaşabilirsiniz ?İnstagram : ozlem.c.aydemirr ?tiktok : ozlem.c.aydemir
bc
SENDEN VAZGEÇMEM
Updated at Sep 16, 2024, 08:08
“Bu adil değil. Kilidimi kesinlikle değiştirmem gerekiyor” diyerek söylediğinde ise Dora sırıtıp genç kadının gözlerine daha ateşli bir şekilde bakarak “Asıl adil olmayan şey, gece boyunca benim hissettiğimi, hissetmeden eğlenmen olacak bebeğim. Ve ben kesinlikle adaletim ile bilinirim” diye söylendikten sonra genç kadının bacağına parmaklarını yerleştirip, yavaşça yukarıya doğru sürterken Zilan içinde oluşan her bir sıkışmayı tüm kaslarında hissetmeye başladı. O kadar yoğun bir duyguydu ki gözlerini kapatıp inlemekten kendini bir an alamadı. Fakat, Dora baştan çıkarıcı bir ses tonu ile “Bu bacakların gece boyunca bana çektireceği işkence için sen sadece zevk alacaksın. Bu adil değil” diyerek söylendi. Sonra diğer elini genç kadının açıkta kalan seksi sırtında dolaştırırken Zilan, “Hımmm” diye bir inleme ile ona karşılık verdi. Tüm bendi ürperiyordu ve lanet olsun ki bu hissi nasıl karşılayacağını bilmiyordu. Çok tecrübesizdi ve tüm bedeni kontrolünün dışında istek ile doluyordu. Kendini daha önce hiç bu kadar seksi ve kadınsı hissettiğini hatırlamıyordu. Üstelik içindeki hissin ne olduğunu daha ne kadarının geleceğini bilmeden daha fazlasını talep ederken hiç ama hiç düşünemiyordu. Şehvet dolu bir nefes verirken Dora, genç kadının ıslak ve seksi görünen lezzetli durakları ile kendi dudaklarını büyük bir açlık ile birleştirdi. Onun tüm ağzını tarayan dili ile büyülemeye başladığında Zilan artık onun ağzının içinde inliyordu. Fakat bu uzun süremeden dudakları ayrıldı. Zilan’ın dudakları buna pek memnun değildi fakat Dora sırıtarak, “Her an öpmek için yandığım dudaklarına dokunamamanın verdiği histe adil değil” diyerek ona söylediğinde bu sefer eli bacaklarının arasına kaydı ve genç adamın, oradaki ıslaklık ile resmen beyninin yandığını hissetmesi ona göre adil değildi. Onun için Zilan’ı kıvrandıracak bir şekilde kadınlığı okşamaya başladığında ise genç kadın kollarında titremeye başlamıştı. Gözleri kapalı, tüm bedeni kasılmış, hatta uyarılış bir şekilde kıvranıyordu. Dora ise onu daha uç noktaya götürmek için dudaklarını boynuna yerleştirip hem onu ıslak ıslak öptü hem de kadınlığını arzu dolu hisle okşamaya devam etti. Zilan ise “Ahhhh!!” diye inleyerek içindeki tüm nefesi dışarıya verdi. Dora, dudaklarını genç kadının kulağının üzerine çıkararak kulağının içine ateşli nefesi eşliğinde “Bu kadar ıslanmış oluğunu bilerek hemen yanında oturmak ve aslında olmam gereken yerden çok uzak olduğumu hissetmemde adil değil” diyerek kadınlığını daha sert okşamaya başladı. Zilan, inlemeleri arasında titremeye de başlamıştı. Çünkü, ilk defa boşamaya yakındı. Aslında böylesi bir temas onun için bir ilkti. Onun için bu kadarcık bir dokunuş ile sınıra ulaşmıştı. Dora ise onun boşalmanın kıyısında oluşunu sık alıp verdiği nefesleri, bedeninin kasılmasından anlayabiliyordu. İnlemeleri kulağına ulaşan en güzel melodi gibiydi. Fakat. Elbette bu şekilde olmayacaktı. Onun için yavaşladı ve Zilan, buna memnun olmadığını gösteren bir inleme ile karşılık verirken Dora, genç kadından sırıtarak bir adım uzaklaştı. Zilan, kendini bir anda boşlukta hissederken Dora gözlerine eğlenceli bir şekilde bakaran birkaç saniye önce kadınlığını üzerinde olan parmaklarını burnuna götürdü ve derin bir nefes alarak “İşte şimdi ikimiz de eşitiz. Bu gayet adil sincap hanım. Gece boyu ben ne hissedeceksem, sende aynısını hissedeceksin.” Diyerek sırıttığında Zilan neredeyse ayaklarının titremesinden yere yığılacaktı. Fakat bedenine yüklenen öfke eşliğinde sert çıkan sesi ile “Tam bir piç kurususun!” diye haykırdı ve odanın çıkına doğru yürümeye başladığında Dora, hemen arkasından kahkaha atarak “Sende oldukça edepsizsin. Bunları bir de yatakta söylemeyi dene? Fazlasıyla seksi olacağın kesin” diye söylenmişti. Genç kadın, ona dönmeden elini havaya kaldırdı ve ona orta parmağını gösterdiğinde ise Dora hala sırıtıyordu. Genç adamın tüm bedeni resmen yanıyordu ve Zilan gözden kaybolduğunda ise derin bir nefes vererek oldukça şaşkın bir sesle “Vay canına” diye söylendi. Birkaç saniye kendini kontrol altına alabilmek için odada kaldı. Çünkü onunla birkaç saniye içinde yine o kadar yakın olacak olursa kesinlikle duramayabilirdi. Kızın ilk gecesiydi ve Dora çok uzun bir süredir ilişki yaşamamıştı. Pek nazik olabileceğini düşünürdü. Onun için oldukça kontrollü olması gerektiğini fazlasıyla biliyordu DORA VE ZİLAN ATEŞİ İLE DEVAM EDİYORUZ:)))
like
bc
KIR ZİNCİRLERİNİ
Updated at Sep 11, 2024, 12:08
Hera, hemen atının üzerinde çiftliğe gelip onu bölmesine koymak için hızla geliyordu. Kalbindeki asilik, o asiliğin getirdiği acı ve hüzün ile artık yaşamaktan o kadar sıkılmıştı ki nefes bile alamıyordu. Tam iki yıl bir adamı unutmak için aslına bakarsa yeterli bir süreydi. Nerede okuduğunu pek hatırlamıyordu fakat, ilişinin uzunluğuna göre Her bir ay için üç ay geçmesi gerekiyormuş. Fakat genç kadın, üç aylık ilişkisinin üzerinden neredeyse tam iki yıl geçmiş olmasına rağmen unutamamış olmasını neye bağlaması gerektiğini bilmiyordu. Nasıl oluyor da bir dokunuş, sarılış ve öpüş tam iki yıl boyunca akılda kalabilirdi ki? Diye düşünmeden de edemiyordu. Hera... Genç kadın, 28 yaşında oldukça başarılı bir at eğitmenidir. Çocukluğundan beri atların içinde büyümüş ve onların verdiği mutluluğu hiç kimse de bulamayacağına inanan bir genç kadındır. Babası ve anneni Yunan olan genç kadın Cunda adasında onların yanında büyümüş ve eğitimi bittiğinde ise Cunda adasındaki çiftliklerden birinde çalışmaya başlamıştır. Fakat, Fransa’da bir eğitme katılmak için tam 5 ay bulunmuştu. Üç ay boyunca hayatında herhangi bir hareketlilik bulunmasa bile son iki ayında tüm dünyası tepe taklak olmuştu. Çünkü tam iki ay boyunca adını bile bilmediği bir adam ile dizginleri kopararak bir aşk yaşamış, sonrasında ise o adamın çok ama çok tehlikeli biri olduğunu kendi gözleri ile görmüştü. Adı gibi güçlü fakat adının özelliğini taşımayan bir adam olan Herkül, Lakabı Herkül olan genç adam, cidden insan üstü bir güze sahip tehlikeli bir adamdır. Aşkı bilmeyen, bilmek istemeyen ve kendini kesinlikle işine adamış olan adam birlikte olduğu bir kadın ile tekrar birlikte olmayan, kalbinin olmadığına inanan ve gözü görevinden başka bir şey bilmeyen bir adamdır. Ta ki kötülük kraliçesi sandığı Hera ile karşılaşana kadar. Hayatta hiç pişmanlığı olmayan bir adamın son iki yıldır tek pişmanlığı ise onun gerçek ismini öğrenmemiş olmasıydı. Ta ki şu anda atının üzerinde ona çimen yeşili gözleri ile bakana kadar, onu bir daha görme umudunu bile taşımıyordu. Genç kadın, kalbinde hissettiği korku ile atının başını ters istikamete doğru çevirdi ve ona koşma komutunu verdiği anda at rüzgârdan bile hızlı koşmaya başladı. Lanet olsun onu bulmuştu. Peşini bırakmayacaktı ve onu cidden bulmuştu. Kalbindeki korku ile oldukça panik olan Hera, atını daha hızlanması için dürttüğünde genç adamın yüzünde, kalbini bile yerinden çıkaracak bir gülümseme belirdi. Onu bulmuştu. Gerçi buna bulmak denemezdi. Genç adam tesadüfleri sevmezdi. Ama bu tesadüfe şükredebilirdi. Hızla birkaç adım koştu ve kendi atına bakındı. Onu gördüğünde ise ıslık çalarak onu çağırdı. At anında onun yanına yıldırım hızında gelirken genç adamda ona doğru koştu ve hızlı bir atlayış ile atının üzerine atladı ve ona koşma komutunu verirken “Umarım yokluğumda hızdan düşmemişsindir Rüzgâr Efendi!” diye hırladı ve at bir anda hızla koşmaya başladı ve keskin patika yolu geçerek hızla sahile doğru ilerledi. Virajı döndüğü anda Hera’yı atının üzerinde yıldırım misali koştuğunu gördü. Hera önde, genç adam arkasında atlarını koşturdular. Gerçi buna kaçma kovalama deseler iyi olurdu ve genç adam, hemen önünde yıldırım hızı ile kaçan genç kadının hakkını kesinlikle yiyemezdi. Çünkü oldukça hızlı kaçıyordu. Fakat, kaçtığı yön dağlık alandı. Atı bir süre sonra duracaktı. Onun için inmek zorunda kalacaktı ki genç adamın istediği de buydu. Genç kadının üzerinde kırmızı, beyaz nokta puanlı bir elbise vardı. Saçları uzamıştı ve o kadar seksi ve baş döndürücü görünüyordu ki genç adam karşısında konuşmasına bile dayanamayacağını biliyordu. Çünkü onu cidden çok ama çok özlemişti. Atını daha hızlı koşması için sert bir şekilde dürtüp, “Daha hızlı koca oğlan” diye bağırdı ve at, bir anda yayından çıkmış bir ok gibi koşmaya başladı. Genç kadının hemen yanına yaklaştığında ise ona baktı. Atının üzerinden atlayarak onu kollarının arasına aldı ve dalganın içinde kalmalarına neden olduğunda genç kadından durduğu tek şey korku ile attığı çığlık oldu. Genç adam, suyun içinde onu sıkıca tutarken genç kadın hala çırpınıyor ve “Bırak ben!!” diye haykırıyordu. Genç adam ise oldukça keyilfli bir ses tonunda “Hiç sanmıyorum bebeğim” diyerek ona karşılık verdi ve dudaklarını genç kadının dudaklarına sert bir şekilde yapıştırdıktan sonra genç kadının çırpınmaları birkaç saniye daha devam etti. Sonra ise kesilmeye başladı. Sonra onu göğsünden itmeye çalıştığı eli boynuna dolandı ve öpüşüne en az genç adam kadar sert, ateşli ve tutkulu bir şekilde karşılık vermeye başladı. Sahilin kenarındaydılar ve öpüşmeleri ile kumsala uzandılar. Genç kadının elbisesi bacaklarını açıkta bırakmıştı ve genç adam o bacakların arasında duruyordu. Elini genç kadının, kadınlığının üzerine getirdi ve tek parmağını için soktuğu esnada “Sakinleşmen ve konuşmamız gerekiyor bebeğim. Çünkü artık benden kaçamazsın” diye fısıldadı. Genç kadın ise inlemeleri eşliğinde onu öpmeye ve kendine çekmeye devam etti…
like
bc
SANA GÜVENMİYORUM +18
Updated at Aug 14, 2024, 12:05
“Nasıl olsa yine gideceksin” diye söylenerek bakışlarını avının gözlerinden çekti ve onu ölüme terk ederek arabasına binip oradan uzaklaşmıştı. Çünkü aslanın karnı artık doymuştu. Hiçbir aslan avının cansız bedenine bakmazdı. Artık görevine gidebilirdi. Aslan, yıllar sonra ordudan özel bir görev almıştı. Komutanlarından biri onu arayıp, bu görev için anlaşmalı gelmesini tek görev olacağını ve biraz uzun süreceğini söylediğinde ikiletmeden kabul etmişti. En az 1 yıl yoktu ve buralardan uzaklaşmak onun için çok iyiydi. Geri döndüğünde nasıl olsa her ikisi de kendi hayatına bakmış olacaktı. Amerika’ya gitmiş ve belki de orada kalıcı olarak bir düzen kurmuş olacaktı. Onun için yeniden kapılmaya bir ihtiyacı yoktu. Bu en son isteğiydi. Ceylan, gecenin karanlığını arabasının farları ile aydınlatarak uzaklaşan araba gözden kaybolana kadar ardından baktı ve tamamen karanlık geri geldiğinde elindeki notu kaldırdı. Dudağında yine acı bir tebessüm belirdi. “Bu gerçek sondu” diye yazılmıştı. Genç kadın hıçkırığını yutarcasına yutkunurken elini karnının üzerine getirdi ve “Onun suçu değil bebeğim” diyerek söylendi. Çünkü bu tamamen onun suçuydu. Bu sonu en acısından o hazırlamıştı. Ona kızmaya, nefret etmeye hatta ağlamaya bile hakkı yoktu. Yine yalnızdı. Yine acı doluydu bu sefer hissettiklerinden nefret etmeden üstelik… Aslan Ve Ceylan'ın aşk ile savaşını anlattığımı hikayemiz.
like
bc
AŞK SAVAŞI +18
Updated at Jun 2, 2024, 08:10
“Günaydın umarım o güzel kahvenden vardır?” Diye kulağına ulaşan ses ile bu sinir kat sayısı daha da artmıştı çünkü Sarp Günsoy, mesaiyi başlatmıştı. Çağla, elindeki icra dosyası ile odadan hızla çıkıp genç adam ile göz göze geldiğinde keskin bakışlarını, alaycı bakışlarına sabitleyerek bir süre baktı ve Sarp, bu bakış ile kalbinin içinde çıldırasıya atmasına engel olamadı. Genç kadının yemyeşil gözleri vardı. Açık teni, sapsarı uzun saçları ve zarif dolgun öpülesi dudakları. O dudaklalar parçalayarak öpmeyi ve onu altında adını inletmeyi o kadar uzun süredir istiyordu ki bunun olmayacağını bilmesi ise canını fena halde sıkıyordu. Sert bakışlarına, alaycı bir ses tonu ile “Çalışkan Tavşan erkenci” diyerek karşılık verdiğinde Çağla, dişlerini sıkarak, “Benim bir adım var ve evet sandığından daha çalışkanım” dedikten sonra elindeki dosyayı havaya kaldırarak, “Bu ve” diyerek içeriye doğru yürüdü ve masasının üzerindeki dava dosyalarını toplayarak hemen arkasını döndü ve çarptığı göğüs ile olduğu yerde kaldı. Göğüs değil de bir duvara toslamış gibi hissetmesi normal miydi? fikri yoktu fakat, bu adam ile bu kadar yakın olması tüm bedeninin ürpermesine neden oluyordu. O an elindeki doyalar düştü ve tüm bedeninin titremeye başladığını hissetti. Yutkunarak bir adım geri gittiğinde yüzünün bembeyaz olduğundan emindi. Başı hatırladıkları ile dönmeye başladığında sendeledi ve Sarp, onu kolundan narince tutup, “İyi misin?” diye sordu. Genç adamın elini kolunda hissettiği dakika panikle kolunu çekerek, “Dokunma” diye fısıldadığında sesi oldukça korku dolu geliyordu ve Sarp, anında sanki elini elektrik çarpmışçasına çekip, tamam dercesine havaya kaldırıp kaşlarını çattı ve genç kadınında bir adım geri gitti ve “Tamam. Şimdi iyi misin?” diye sorduğunda Çağla, elini hemen arkasında olan sandalyenin tepesine yerleştirip, “Sorun yok. Kahvaltı yapmadım ve tansiyon.” Dedi fakat, Sarp bu kadar basit bir durum olmadığına emin bir bakışla genç kadını süzdü. Nefesi korku kesikliğinde alınıp veriliyordu. Bedeni titriyordu ve aklına ne geldiyse korkudan yüzü bembeyaz olmuştu. Kalbi içinde deli gibi endişe ile atarken içinden hissettiği şey ile neredeyse boğuluyormuş gibi hissetti. Genç kadının adım adım uzaklaşmaya çalışmasına karşılık bir adım attı ve Çağla dişlerinin arasından “Yaklaşma bana!” diye sert bir şekilde kısık bir bağırma ile ona tepki verdiğinde hissettiğinin doğrun olduğunu net bir şekilde anladı. Sarp, İstanbul’da defalarca tecavüz davalarına bakmıştı. Müvekkilleri her zaman tecavüze uğrayan taraf olurdu. Onların travmatik tavırlarını ezberlemişti ve her birine ona göre davranırdı. Onlara dokunmaz, elini uzatmaz, üstüne gitmezdi. Her zaman üst düzey tedbirli olurdu. Her biri yanına yaklaşan bir erkek olunca benzer acı dolu korkulu tepkileri verirdi. Kendilerine dokunulmasını istemezdi. Hiçbir erkeğin hareket alanına girmesine izin vermezdi. Bu olduğunda ise bayılacak gibi olur, titrer ve aynı bu şekilde bembeyaz olurdu. Her birinde bu his ile kahrolurdu. Mahkemede o pislikleri gördüğünde en ağır cezayı almaları için elinden gelenin fazlasını yapardı ve her seferinde hak ettikleri cezayı fazlasıyla almalarını sağlardı. Fakat, yine de onları elleri le boğarak öldürme isteğinden uzak duramazdı. Tamam, biraz öfke kontrolü olabilirdi. Bunu es geçemiyordu fakat bu durum herkese değildi. Zaten o pisliklerde kibar davranılmayı kesinlikle hak etmiyordu. Bir an kendini tutamayarak, “Siktir! Ne yaşadın sen?” diye sormaktan kendini alı koyamadı. Lanet olası bu kâbusu nasıl yaşamıştı? Kimdi ve nerede? Diye devam eden soruları içinden sorarken genç kadının ürkek bakışlarını, bakışlarına sabitlediğini gördü. Acı bir anı hatırlıyor ve orada kaybolmamak için derin derin nefes alıyordu. Ayakta durmak adına hemen arkasında olan sandalyeye minnettardı. Yoksa düşebilirdi. Sonra yutkundu ve genç adamın gözlerine bakarak, Sarp Gürman; Oldukça zeki, başarılı ve girdiği her davayı kazanan güçlü bir avukat, Çağla Çiçek; En az Sarp kadar zeki, başarılı ve her davayı kazanan hırslı bir avukat. Her iki avukatın yolu aynı büroda kesişir ve yaşanan acılar, kabuslar ile nasıl baş edilir göreceğimiz bir hikaye. Eros yine okunu eline almış bir açık beklerken ateş ve barut ne kadar yan yana durabilir. Sarp ve Çağla'nın ateşli bir o kadarda şaşırtıcı hikayesine davetlisiniz...
like
bc
AŞK PATLAMASI
Updated at Feb 27, 2024, 12:50
"Sana, beni bırak dedim!" diye bağıran Alev, neredeyse tüm bedeni öfke içinde ona bakan adamın karşısında bir anlığına korkmadığını söylerse yalan olurdu. Adam, karanlıklar prensi edası ile ona bakıyordu. Açık kahve rengi bakışları, uzun ve iri bedeni, keskin yüz hatları ile ben hiçte iyi bir adam değilim dercesine ona bakan adam onun sadece kalbinde değil tüm benliğinde bir yangın çıkaracakmış gibi hissediyordu. Alev Korcan; Çanakkale ve çevre illerde nam salmış güçlü bir avukat. Koyu kızıl saçları, deniz mavisi bakışları ve tüm seksiliği ile baş döndürücü bir o kadar da korkutucu derecede soğuk, girdiği bütün davalardan başarı elde etmiş ve hiç bir davayı almak için düşünmeyen hırslı korkusuz ve oldukça seksi bir avukat Volkan Bozkurt; Bu hayatta tek bildiği savaşmak olan güçlü, soğuk fakat bir kadını delirtebilecek kadar seksi bir adam. Orduda çalışırken karşılaştığı bir olay karşısında sessiz kalmamış ve meslekten atılmasına sebep olmuştu. Her ikisinin de yolu yıllar önce İstanbul'da bir olayda karşılaşmıştı. Alev, stajyer bir avukatken bir haksızlığa tanık olmuştu ve bunu engellemek için elinden geleni yapmaya karar vermişti. Fakat, önünde kimse duramazken, haksızlığa uğrayan Volkan durmuştu. Alev, ona yardım etmek için çırpınırken Volkan, "Kendine bir iyilik yap ve benden uzak dur" diyerek onu kendinden uzaklaştırmıştı. Alev ise ne yaparsa yapsın bu adamın yardım istemediğini anlamıştı. Tam 6 yıl sonra onunla tekrar karşılaşması ve girmiş olduğu bir dava sonucu tehlikede olmasından dolayı arkadaşları tarafından özel koruma olarak tutulmuştu. "Seni korumam için bana para ödüyorlar" diyen Volkan, içinde her an patlamaya hazır bir lav kütlesi varmış gibi hissediyordu. Bir volkanın patlaması için katrandan içeriye sadece bir etkenin girmesi yeterliydi. Patlamak için tek ihtiyacı olan şey ise alevdi. Volkan ve Alev'in yakıcı hikayesi yakında sizlerle olacak...
like
bc
ALEV ALEV +18
Updated at Jan 2, 2024, 11:17
GATA'da işine başarılı bir doktor olan Kuzey Ataman, aşk, aile, kadınlar ve güven ile ilgili hiçbir şeye inanmıyordur. Onun için aşk yoktur, sevgi yoktur, aile ise hiç var olmamıştır. Kadınlara güvenin yanından bile geçmiyordur. Çünkü o, hayatında sadece annesi tarafından sevilmiş ve değer görmüştür. Onu da çocukken kaybetmiş ve yalnız kalmıştır. Babası ile ilgili ciddi problemler yaşamış olsa bile babasının Bozcaada'da olan özel kliniğini yönetmek için oraya gitmiştir. Hayatı, her daim bir başına göğüslemek zorunda kalan Yeşim Alaz, Bozcaada'ya 2 yıl önce gelmiştir. 20 yaşında yapmış olduğu evliliğinden 5 yaşında bir kızı vardır ve bu adaya boşanmış olduğu eşinden kaçmak için gelmiştir. Hatırı sayılır bir nüfusa sahip olan eski eşi, onu burada da rahat bırakmamaktadır. Bu dünyada hiçbir şeyden korkmayan Yeşim, 5 ay önce kendine gelen bir celp kağıdı ile korkudan ölmektedir. Çünkü eski eşi, onu geri döndürmek için velayet davası açmıştır. Hem zengin, hem nüfuslu ve oldukça pislik olan ve davaya bir avukat ordusu ile gelecek olan eski eşinin karşısına şimdiki hali ile çıkarsa kızını kaybetme riski vardır. Biri aşka, aileye, kadınlara ve duygulara inanmayan, kendinden başka kimseye güvenmeyen Buzlar kralı, Bir diğeri inandığı ne varsa darbesini yemiş ve kendini her şeye kapatmış Buzlar kraliçesi, Her ikisinin de yolu bir adada karşılaşırsa ve her ikisi de anlaşmalı bir oyuna girerse aralarında çıkan yangın o buzları çözebilir mi? Alev alev yanmaya başladıklarında iki çiftten, önce hangisi tüm buzlarından kurtulacaktır. Kuzey ve Yeşim'in Alev Alev hikayesi ile Kal serimize devam ediyoruz ....
like
bc
YANIMDA KAL
Updated at Dec 5, 2023, 12:49
Acı, Korku, Hırs, Öfke, Bu dört duygu birleştiğinde ortaya çıkacak olan tek duygu nefrettir. Fakat, Derya ile Duman arasında ortaya çıkan duygular, Ateş ve tutkuydu. Bu iki duygu birleştiğinde ise ortaya aşk çıkıyordu. Derya, teşkilatın hızla yükselen Ateş böceği Duman, teşkilatın beyni adı dumandı. Derya, teşkilata gecenin karanlığında ateş böcekliği yapıp yön verirken Duman, ekibi duman misali sarıp, görünmez hale getirirdi. Fakat Ateş böceği Duman'ın içine girerse ne olur? Ya ateşi daha çok parlar, yada söner. Duman ve Derya'nın ateşli ve soğuk hikayesi
like
bc
GENÇ PATRON
Updated at Nov 28, 2023, 21:24
HATALAR BAZEN SADECE HATA OLARAK KALMAZ. BAZI HATALAR AŞKA, BAZILARI İSE NEFRETE DÖNÜŞÜR. Azra için de öyle olmuştu. Tek bir gecede Aşkı nefrete dönüşmüş tüm bedenini sarmıştı. Oysa ki içini titretmişti sevdiği adamın dokunuşları, karşı koyamamış hayır diyememişti. Kapılı vermişti aşkın büyülü rüzgarına… Hiç yanmamıştı böylesine bedeni, hiç kırılmamıştı böylesine kalbi,. Ve hiç nefret duymamıştı böylesine birinden. HATA YAPMAK BAZEN DOĞANDA OLSADA BAZI HATALARIN ŞANSIN OLDUĞUNA İNANIRSIN Bazen yaptığın bir hata ömrün boyunca beklediğin şansın olur. Bora içinde öyle olmuştu. Kalbi saf aşk nedir bilmezdi ve öğrendi. Aşk tüm bedenini ele geçirdiğin de her ne kadar geç olduğuna inansa da kalbi için bir başlanhgıçtı. Tek bir gece yıllarca akılda kalır mı? Kalmıştı… Saf ve masum Azra; seksi, çekici, dişli mi dişli bir asistan. Çapkın umursamaz Bora; pişman, kıskanç, aşık mı aşık bir patron. Biri nefretle, bir diğeri ise aşkla çarpan iki kalp. Mutluluğa giden yolda karşılaşılan acılar, yanlış kararlar ve tüm olumsuzluklara rağmen gittikçe büyüyen bir aşk. HER HATA BİR SON DEĞİLDİR. Bazen yaptığınız bir hata hayatınızın en büyük şansı olabilir. Yaptığı hatayı aşk yolu izleyerek en büyük doğruya çeviren Bora Yılmaz’ın hikayesi Genç patron…
like
bc
GÜVEN BANA
Updated at Oct 13, 2023, 12:05
"Üzgünüm ama ben aşka inanmıyorum; diye söyleyen Hale, karşısındaki adamın gözlerindeki sıcaklıktan bir an olsun kopmak istemiyordu. Fakat yaşadığı onca hayal kırıklığın ardından aynı yolda yürümek cesaretli olduğu bir durum değildi. Bir zamanlar aşka inanmıştı. Bu uğurda karşısına aldığı kişileri düşünmek bile istemiyordu. Kalbi öyle bir darbe almıştı ve bu darbe ile öylesi değerli bir şeyi kaybetmişti ki aynı darbe bu sefer hayatını alabilirdi. Fakat karşısındaki adamın bakışlarındaki sıcaklıkta kayboluyordu. Ateş, elini genç kadının yüzüne yerleştirdi ve derinlerden gelen bir sesle gülümseyerek, "Boş ver aşkı güzel kız sen, bana güven" diye fısıldadı. Yanımda kal hikayesinden merakla beklediğiniz Hale ve Ateş'in mükemmel hikayesi
like
bc
GÖZYAŞI
Updated at Sep 22, 2023, 10:52
Bir gün o sakinliğine sevgisine sığındığın liman sana diyor ki ‘Ben artık bu limanda daha gösterişli, daha lüks, daha eğlenceli gemiler görmek istiyorum. Sen burada olduğun için Gelende olmuyor, geçenleri uzaktan izlemek zorunda kalıyorum. Onun için sen artık demir al bu limandan.’ o zaman bir türlü dümenine geçemediğin. geminin motorunu çalıştırıp, rotayı açık denizlere çeviriyorsun. Yine dalgalar çıkıyor karşına, yine rüzgârlar saldırıyor sana, akıntı yine seni sürüklemeye çalışıyor ama arada bir fark oluyor. Sen durgun bir Koy Limanında öyle darbeler almışsın ki niyeti seni batırmak olmayan bu dalgaların aslında sana hiç zarar vermediğini anlıyorsun.” İşte tamda burada başlıyor Hazal Kahraman’ının hikâyesi… Hayatta aldığı darbeleri bir sonraki gelmeden aşmaya çalışırken hayatına Demir Sert ile tüm zorlukların aslında çokta zor olmadığını anlayacaktır. Ve kalbinin daha önce hiç aşkı tatmadığını ….
like
bc
YANGIN YERİ +18
Updated at Aug 17, 2023, 13:15
Girdiği çatışma sonrası ayağından yaralanarak mesleğine veda etmiş olan Boran, o çatışmada ekibini kaybetmenin verdiği öfke, mesleğine veda etmek zorunda oluşundan kaynaklı ise acı doludur. Bildiği tek şey olan iş ise ordudaki görevidir. Başka bir hayat düşünmeyen hatta bilmeyen genç adamın hayatında istemediği tek şey ise aşk ile tanışmaktı.. Aşkın yolu güvenden, sadakatten ve mutluluktan geçer diye düşünen Bahar, kendisini aldatan nişanlısından kurtulmak için ne gerekiyorsa yapmaya hazırdı. Ona olan öfkesi ile zaten hiç tanımadığı bir adam ile birlikte olmuş ve tüm ilklerini ona sunmuştu. Bunun için yeterince acı doluydu ve onunda isteyeceği son şey, ilk gecesini verdiği soğuk, karanlık bakışlı ve ürkütücü olan Boran'a aşık olmaktı. Fakat aşk, her zaman istemediğimiz zamanda ve istemediğimiz kişi ile girmez miydi hayatımıza? Her ikisi içinde öyle olmuştu. Aşk, istemedikleri bir zamanda istemedikleri kişi olarak hayatlarına girmişti. Boran, öfkesini acısını, karanlığını Bahar'da, Bahar ise güvensizliğini Boran'da unutmuştu. Aşkın en ateşlisi ile serinin son kitabı Yangın Yeri Boran ve Bahar'ın hikayesi
like
bc
AŞKIN ATEŞİ +18
Updated at Aug 3, 2023, 12:58
Hayat kimine göre savaş, kimine göre masaldır. Kimi hayatında kendi masalını yazar ve o masalı yaşar, kimileri ise kendi kurdukları cephede kalplerine karşı savaşır. Masal Çınar, annesi ile yollarını ayırmış kendi dünyasında kendi masalını yazan güzel, gururlu ve kafası karışık bir kız, Kadir Ertürk mükemmel bir aileye sahip fakat hayatla bir türlü barışamayan her şey ile hatta herkes ile savaşan sert, karizmatik ve ruhsuz bir adam. Bir mutluluk, bir mutsuzluk. Bir aşk, bir acı Bir kalp, bir beden Karmaşık, ateşli ve vazgeçilmez bir hikâye ile Aşkla Seven Adamlar serisi…
like
bc
KALBİMDE KAL
Updated at Jun 30, 2023, 04:36
Nazlı için aşk; dibini göremediği ve yüzmeyi bilmediği derin bir okyanustu. Dalgaları sert ve ürkütücü. karanlık dipsiz bir kuyuda yolunu kaybetmek, çıkışa bir türlü ulaşamamaktı. Taner için aşk; sadakatsizlik, yalan, itibar elde etmek ve tamamıyla ihanetti. Kadınlar güvensiz, sevilmeyi hak etmeyenlerdi... Ve aşk alevlerle sarmalanmış bir girdaptı. İki kalpte girmek istemediği, yasaklar koyduğu girdaba düşene kadar aşkın bu denli yakıcı olduğunu tahmin bile etmiyordu. Aşkın, tehlikeli ve yasak olduğunu düşünen ve bundan deli gibi kaçan çiftimiz Taner ile Nazlı'nın ateşli, bir o kadar da masum hikayesi....
like
bc
AŞK FIRTINASI +18
Updated at May 24, 2023, 12:51
Aşk acıdır. Ne onunla yapabilirsin, ne de onsuz Önce yanar kalbin, ardından donar. Sonra bir bakmışsın, nefes almak yetmez olmuş. Sadece görmek yetmez olmuş. Aslında yaşamak bile anlamsız olmuş. Doruk için de öyle olur. Aşkı ve acıyı tadan kalbini sevdiği kız ile toprağa gömmesinin onu tüm acılardan kurtaracağını sanmıştı, ta ki o okyanus mavisi gözler, kalbinden ruhuna işleyene kadar. Aşk güzeldi Sevmekti, sevilmekti Önce kalbinden hissedip, ardından tüm benliğini teslim ettiğin bir duyguydu. Kalbi aşkı hiç tatmayan İpek için de öyleydi, ta ki pır pır çarpan kalbi, buz tutmuş bir kalbe çarpana kadar. İşte o zaman öğrendi aşkın acı olduğunu, parçalanmak olduğunu kanamak olduğunu. Yaşadığı acılara ek bir kayıp daha vermek istemeyen ve bundan korkan İpek Salman, kalbinden asla vazgeçmeyen Doruk Demir… Yaşanan büyük kayıplara rağmen Aşkın yakasını bırakmadığı iki kalbin hikayesi
like
bc
AŞKIN GÜZELLİĞİ
Updated at Apr 10, 2023, 11:11
İki hayat… Tesadüfler, karşılaşmalar, sırlar, anlamlı bakışlar ve derin hissedişler… Kaçınılmaz olana, aşka giden yollar. Heyecanı söndüren hüzünlü kararlar ve kederle geçen yıllar… “Günü geldiğinde ben kazanmak için ne yaptım dememek için yapabileceğin her şeyi yanlış olmadan yap ki pişmanlık gözyaşları seni boğmasın…” İki hayat… Pişmanlıklar, ani kararlar, hasret ve de gözyaşı… İhtiras dolu günler ve geceler… “Onu bırakırsam, geldiğimde bulamayabilirdim…” İki hayat… Hayalleri gerçek kılmak için özveriler, fedakârlıklar ve çabalar… Telafisi olmayan yanlışların bile yeniden doğruya çevrilebileceği gelişmeler… “Hayatın bir noktasında hayallerin için kontrolünü kaybetmeye başladığını fark ettiğin anda bir süre ara vermeyi deneyebilirsin. Aksi durumda hayallerin uğruna kayıplar vermeye başlarsın. Kazanmak için bekleyebilir ve zaferini geri getirebilirsin fakat kaybettiklerinin telafisi mümkün olmayabilir.” İki hayat… Aşk ve aşk… Sadece aşk… Kısaca aşkın güzelliği…
like
bc
BENİMLE KAL
Updated at Dec 14, 2022, 12:48
Aşk acıtırdı. Her iki kalbide fazlasıyla acıtmış, fazlasıyla yakmıştı. Her iki kalpte ne bağlanmak, ne aşık olmak nede sevmek istiyordu. Ta ki karşı konulamaz o öpücüğe kadar. Aşık olduğu adam tarafından büyük bir yıkım yaşayan Serap, aşkı hayatında kesinlikle istemiyordu. Aşık olduğu kadın tarafından aldatılan Dağhan ise aşka, kesinlikle inanmıyordu. iki ateş, iki acı, bir kalp. aşk hangisinin kabine girecek, hangisini yakacaktı. Serap ve Dağhan'ın tatlı bir o kadar ateşli hikayesi sizlerle.
like
bc
GECEMİN YILDIZI
Updated at Dec 7, 2022, 05:57
“Mutluluk, her zaman çok uzakta değildi. İlla her acı bitmeyecek diye bir kural da yoktu. Bir adam canını acıtırken başka bir adam o acıları dindirebilirdi. Öyle de olmuştu. Tüm acılarım, onca kederim bu adamın kollarında son bulmuştu. Bugün geçmişime baktığımda, tek güzel şeyin Yiğit Ertürk olduğunu görüyordum.” Sevginin bu hayatta aşılamayacak engelleri nasıl aştığının, saf ve masum kalplerin bir araya geldiğinde nasıl mucizeler yaratacağının öyküsüydü Aylin ve Yiğit’in yaşadıkları aşk. Kötülüğe karşı; inadına sevgi, inadına tutku, inadına güzellik, ama illa da aşk…
like
bc
GÜN IŞIĞIM
Updated at Dec 7, 2022, 05:56
Bazı aşklar bebeklikte bulur birbirini. O zaman anlarsın sonun kimdir diye. Mert ile Melek’te öyle hissetmişti. Yılların ardından çocukluk aşkları, gençlik dostluğu engeline takılınca sendeler ve birbirlerini kaybederler. Duygularının ağırlığıyla kaçan Mert, Bu kaşın ardından gururuna sarılan Melek. İçinizi ısıtacak, gülümseyeceğiniz bir aşk hikâyesi. "Gitmem gerekiyor dedin ve gittin. Kim için gittin? Ne için gittin? Bilmiyorum. Ama ben senin için geliyorum Mert. İlk söylediğim kelime gibi kalbime işleyen adam, kalbimin tek sahibi olan sana geliyorum. Ne hissediyorsun bilmiyorum? Ya da kimi bekliyorsun? Dostun, arkadaşın Melek’i mi? Yoksa sevdiğin kızı mı? Sen hangisini bekliyorsun bilmiyorum ama ben, beni seven Mert’i görmeye geliyorum. O beni görmek için cama yapışan küçük Mert’i, babamın her tehdidine rağmen çaktırmadan yanağımı öpen Mert’i, yanımdan bir an bile ayrılmayan Mert’i. Lütfen kırma kalbimi, sarıl sımsıkı bırakma. Öyle bir şey yap ki görmek şöyle dursun, iliklerime kadar hissedeyim seni…”
like
bc
AŞKIN HATASI
Updated at Mar 10, 2022, 23:50
“ Uyurken seni seyretmeyi severdim. Uyurken mırıldanmana saatlerce gülümserdim. Bir şeye sevindiğinde çığlık atmana ise bayılırdım.” Dedi ve gözlerini gözlerimle buluşturdu. Birkaç saniye baktıktan sonra “ Nedenini bilmediğim her ne varsa tam 4 yılımı aldı. Duygularımı, kalbimi, aşkımı ve daha ne kadar güzel şey varsa hayatımdan söküp aldı. Mutsuzsun, acı dolusun, gözlerinde anlamsız bir öfke var. Yalnızca tek bir soru bunca yılın ardından… Neden? ’’
like
bc
AŞKIN BÜYÜSÜ
Updated at Feb 27, 2022, 08:30
"Aşk bazen nefrettir ama nefretini bile seversin." Hiçbir şeye benzemez aşkın acısı. Tepeden tırnağa ruhun değişir. Nefret köklerini sinsice kalbine salarken intikam gülleri filizlenmeye başlar. Simsiyah güller... Dikenleri sert, acı dolu ve tehlikeli güller... Tıpkı Hande Çakır gibi; cezbedici, büyüleyici, acımasız, tehlikeli... Ruhunu aşka teslim ettiği gecenin sabahında dönüşü olmayan bir intikam büyüsüne karar verdi. Pişmanlık, aşkın en güzel intikamıdır. Ruhunun her bir zerresini yakar, kavurur. Kalbinin infazını verir. Aşkın büyüsünde yanar, kor olursun. Kerem Salman -buz adam- aşkın büyüsü tüm ruhunu ele geçirdiğinde anlamıştı, bir saman alevinin bir ömür boyu ruhunu kavuran pişmanlığı olacağını. Aşkın Büyüsü; intikam ve pişmanlığın birbirinde hüküm sürdüğü, karşı konulamaz bir tutkunun hikâyesi. Hande ile yanacak, Kerem ile kül olacaksınız.
like
bc
AŞK YEŞİLDİR
Updated at Jan 28, 2022, 11:20
Kapımın önünde beliren elinde kocaman bir gül demeti ile bana bakıyordu. Elindeki kırmızı güllere baktım ve kesinlikle manken sekreterlerden hangisine geldiğine dair fikir yürütmeye başladım. Esra olabilir miydi? avından yeni ayrılmış ve yeni bir salak bulmuş olabilirdi. Peki ya Selda? Oda şu meşhur şarkıcı salak ile bir gece geçirmiş ve çocuk bunu kapı dışarı edecek kadar akıllıydı. Tekrar salaklık edebilecek kadar beyinsiz olabilir miydi? Ben tam bu düşüncelerde savrulurken çiçeği getiren adam "Merve Şimşek siz misiniz?" diye sordu. İsmim kulağıma ulaştığında tüm bedenim felç geçirdi. Ve kekeleyerek, "Merve Şimşek mi? Ben mi? Bana mı geldi?" diyerek gözlerim kocaman oldu ve hızla yerimden kalktım. Koşar adım adamın yanına gittim. Hızla elindeki çiçekleri aldım ve kartı bulmaya çalıştım. Buldum ve hızla açtım. Notu okuduğumda ise kalbimin şimdiden durmaya başladığını hissettim... "Her güzel kadın hayatında bir kere çiçek almalı. Özellikle ona hayran bir erkekten. Aşk bana göre yeşil ama madem ki sen kırmızı dedin güller de kırmızı olsun not: yeşil gül aradım ama yoktu... Bu arada evet güller sana not 2: çiçekçiye bağırma ve bahşiş ver. 5 Tl bile olur... Çağlar Albayrak :) Merakla beklenen Merve ve Çağlar ikilisi sizlerle.
like