⭐️2024 Dreame Özel Yazarı
?Bedenimin Sahibi, tüm ülkelerde (İngilizce hariç) aylık satışta TOP 1 olan ilk Türkçe kitaptır.
Bana sosyal medyadan ulaşmak için ?
?Instagram: yazaricemily
?Facebook: Yazarice Emily
Mafya serim?
Leyl Tutkusu
Aşk Badesi
Karanlığın Sahibi
Kanlı Esaret
Mafyanın Masum Gelini
Tutsak Bedenler
Bedenimin Sahibi
Tenlerin Uyumu
Kurtarıcım İtalyan Bir Mafya
*İngilizce, İspanyolca ve Portekizceye çevrilen ilk töre kitabıdır.
“Fırat, indir silahını!”
Fırat, silahını indirmeden dedesine döndü. “Ne demek bu dede? Bu şerefsiz, Dilan’ı kaçırdı. Hüküm belli. Ölecekler.”
Civan Ağa kafasını iki yana salladı.
“Berdel olacak!”
Sesi kulağımda yankılandı. Sözlerine babama bakarak devam etti. “Adar ve Dilan’ın canına karşılık, torunum Fırat ve kızın Berfu evlenecek.” dediğinde donup kaldım.
Fırat’la ben evlenecektim…
Kalbim, ağzımda atarken onun bakışları bana kaydı. Gözlerinde büyük bir öfke vardı. Fırat benim hem kurtarıcım hem de aşık olduğum adamken o, benden nefret ediyordu…
+18 sahnelerin detaylı olacağı bir kitaptır. Bunu bilerek okuyunuz.
Boran Ağa ve Gönül evlendikleri gün Gönül intihar eder çünkü yıllardır aşık olduğu adam başkasıdır. Zeynep de kendini Gönül’ün yerine Boran Ağa’yla evli bulur. Boran Ağa aldatılmanın verdiği acıyı Zeynep’ten çıkartır. Sonradan öğrendikleriyle hayatının en büyük pişmanlığını yaşar. Zeynep ise yaşadıklarının ağırlığı ve geçmişin arasında sıkışıp kalır. Gerçekler ortaya çıkınca ikisi de çok büyük bir acı çeker.
“Şimdi kalk ayağa ve soyun! Bu işi bir anca önce yapalım!”
Titreyen bacaklarımla ayağa kalktım. Üzerimdeki gelinliği çıkartırken Boran Ağa’nın bakışları benim üzerimdeydi. Bakışları boynumdaki ve vücudumdaki izlere kaydı ama umursamadı.
Gelinlik üzerimden çıkınca yatağa uzandım. Boran Ağa üzerime doğru gelirken gözlerimi sımsıkı yumdum.
“Aç gözlerini! Seni becerirken bile gözlerimdeki öfkeyi görmeni istiyorum! Acısını çıkarta çıkarta seni sertçe becereceğim!”
Babası iflas edince evlenmesi gereken genç kız, bu beladan kurtulmak için her yolu denemeye kararlıdır. ‘Karanlık Lord’ lakaplı İtalyan mafya Lorenzo Castelli’yle karşılaşır. Karşılaşmalarını tesadüf zannederken Lorenzo Castelli uzun süredir onun peşindedir.
"Peki, karşılığında ne istiyorsun?” diye sordu.
Lorenzo’nun yüzünde tehlikeli bir ifade belirdi. “Seni.”
Söyledikleri birkaç saniye beyninde yankılandı. Hayretle ona baktı. “Beni mi? Ne saçmalıyorsun sen? Bu ne demek?”
“Doğru duydun. Seni istiyorum. Eğer benim olursan seni kurtarırım! Seçim senin…”
Bu beladan kendisi mi kurtulacaktı yoksa Kurtarıcısı İtalyan Bir Mafya mı olacaktı?
Vampirlerin kralı Adrian tarafından kader eşi öldürülen Derek, acımasız bir alfaya dönüşür. Vampirlere savaş açar fakat onları yenmesi için felsefe taşını geri almalıdır. Luna Arven, yer altı dünyasının ve ölülerin tanrısı Hades’ten dünyaya geri dönmek için ikinci bir şans ister. Hades dünyaya geri dönmesini kabul eder ama şartları vardır. Farklı bedende dünyaya geri dönen Arven'in kader eşini yeniden kendine aşık etmesi gerekmektedir. Derek onu tanımasa da ruhu ve bedeni ona çekilir ve Arven'e hayır diyemeyeceği bir teklifle gelir.
“Benden ne istiyorsunuz?” diye sordum.
“Ben senin bedenini istiyorum. Bana onu vereceksin!"
Luna Arven, Alfa Derek’i yeniden kendine aşık edebilecek mi? Ona verilen ikinci şansı kullanabilecek mi?
?İkinci Şansım yarışması “İlham ödülü” kazananı…
Evlenecekleri gün hayal kırıklığına uğrayan Menesa, mafya babası Demirkan Aslanoğlu'nu terk edip İtalya'ya gider. Sakladığı çok büyük bir sırrı vardır: Çocukları Korel…
Oğlu olduğunu öğrenen mafya, eski sevgilisini esir alır ve onu evliliğe mahkum eder.
“Yapma, Korel daha çok küçük! Onu benden alma! Bensiz yaşayamaz! Ben de onsuz yaşayamam! Lütfen!”
Gözyaşlarım akmaya başlayınca bakışları oraya kaydı. “Tamam, onu istediğin her an görebileceksin ama bir şartım var!”
Kafamı salladım. “İstediğin neyse yapmaya hazırım!”
Demirkan bana yaklaşıp tam karşımda durdu. “Benimle evlenip benim evimde, benim kurallarım altında yaşayacaksın! Bu şartla oğlumuzu istediğin her an görebilirsin! Karar senin!”
Menesa, Demirkan'a ikinci kez şans verecek mi? Her aşk, ikinci şansı hak eder mi?
?Bütün ülkelerde(İngilizce hariç) aylık satışta TOP 1 olan ilk Türkçe kitaptır.
Başında büyük bir bela olduğunu öğrenen Minel'in karşısına bir adam çıkar. O adam Karanlığın yeni sahibi: Karan Alp Hanoğlu…
“Ne istersen yaparım!”
“Ne istersem gerçekten yapabilir misin?”
Kafamı salladım. “Evet, yaparım.”
“Bedeninin sahibi olmak istiyorum!”
O günden sonra ben bedenimi kendi ellerimle ona satmıştım çünkü o beden artık benim değil, Karan Alp Hanoğlu’nun olmuştu. O benim bedenimin sahibiydi.
“Ben Mirza Hanoğlu’nun oğlu Karan Alp Hanoğlu! Ben artık alemin yeni sahibiyim. Bu alemde ben ne istersem o olur!”
Kendini bir gün Mardin’de bulan Şilan, babasının hiç bilmediği bir ailesi olduğunu ve abisinin kız kaçırdığını öğrenir. Abisi kız kaçırınca berdel kararı çıkar. Kendini Mardin’in en güçlü ağasının karısı olarak bulur. Bilmediği tek şey bu değildir çünkü evlendiği adam evlidir.
Yönetici asistanı olarak işe başlayan Beria, patronu Bora'dan nefret ederken kendini onunla aşk sözleşmesi imzalarken bulur. Sözleşme gereği yakınlaşan çiftin aralarında başlayan sahte aşk, gerçeğe dönüşecek mi?
Bir mahalle kurgusudur. 2025 yılında başlayacaktır.
Abisinin en yakın arkadaşına aşık bir genç kız ve gizli bir şekilde evlenip karısını toprağa veren çocuğuyla bir başına kalan bir askeri istihbaratta çalışan bir askerin hikayesidir.
“Benim kalbimin sahibi sensin! Ya senin kalbinin sahibi kim?”
“Hep sendin! Sen olarak kalacaksın!”
“O kızı istiyorum.” dedim, kararlı bir sesle.
Ben Boris Gümüşdağ, gelmiş geçmiş en tehlikeli ve siyah adam.. Bir kadının gözlerindeki mavilikle hayatımın aydınlanacağını bilemezdim. Katranlaşmış kalbimin kabuklarını kıran bu kadını yanımda istiyordum.
Bazı sevdalar yarım kalır ta ki fırtına onları savurup bir araya getirene kadar…
Yapılan büyü yüzünden yolları ayrılan Karadeniz’in hırçın delikanlısı, Fırtına lakaplı mafya babası ve herkesi güzelliğiyle büyüleyen Gülfem’in fırtınalı aşk hikayesi…
“Gülfem’im, ben senin tütün rengi gözlerine, rüzgârda uçuşan saçlarına, lavanta kokuna vurulmuşum, kim karşımda durabilir? Hangi güç seni benden alabilir? Ferhat gibi önüme koca dağı verseler, senin bir tutam saçını görmek için deler geçerim.”
Tehlikeli Sevgilim Yarışması üçüncüsü…
•
Aşık olduğu adamdan intikam almak için bedeninden bile vazgeçen bir kadın mafya… Sevdiği kadının öldüğünü ve ona ihanet ettiğini düşünen bir mafya… Bu ikisi tekrar bir araya gelirse ne olur? Karanlık arzularında hapsolurlar.
“Sen, benim karanlık arzularımı yeniden ortaya çıkaran kadınsın. Seni çok fena arzuluyorum!”
“Biliyorum, sen bana o karanlık arzularınla hapsolacaksın!”
Mafya patronundan hamile kalan genç bir kız… Gözü kimseyi görmeyen bir o kadar da acımasız Koyu lakaplı mafya babası Demir Sertsoy…
“Şimdi son duanı et çünkü gebereceksin! O verdiğin dosyanın ne kadar önemli olduğunun farkında mısın? Bunun bedeli ölüm!”
Silahın soğuk namlusu şu an alnımdaydı. Demir tetiği çektiğinde “Dur! Size önemli bir şey söylemek zorundayım. Beni öldüremezsin!” dediğimde bunu yapmak zorundaydım.
Demir de kaşlarını çatarak bana baktı. “Ben hamileyim, bebeğini taşıyorum.”
Ailesinin ölümünden sonra mafyanın oğluna bakıcılık yapan bir genç kızın hikayesi…
“Benden uzak durun! Siz benim patronumsunuz!”
“O gece seni günahkar bir geceye davet ettim. Sen de kabul ettin. Artık benim sınırlarım içine girdin! Artık geri dönüşün yok! Ben senin bedeninin efendisiyim! Şimdi yatağa geç!”
Kan davası yüzünden bir mafyayla evlenmeye zorlanan masum bir kız… Düşmanının kızıyla evlenmek zorunda olan acımasız, bir o kadar da aklı ve kalbi arasında kalmış bir mafya… Bu yolun sonu aşk mı olacak? Yoksa aşk çoktan başladı mı?
“Sen beni sevmek zorundasın Efnan! Senin benden başka gidecek evin de kapın da yok! Sen, bana mecbursun!”
Karısı suikaste uğrayınca intikam almak isteyen mafya babası Ateş Ilgaz, katilin kız kardeşi Melina’yı kanlı bir esarete mahkum eder.
“Ne istiyorsun benden?” diye sordum.
“Çok basit, Melina. Abini bu şekilde affederim ve kan dökülmez ama bunun bedelini de sen ödersin!” dediğinde yutkundum.
Birinin ölmesinden iyiydi. Bir bedel ödeyecek olan ben olduğum için kötüydü ama ailem içindi.
“Tamam, ne istersen yapmaya hazırım,” diye fısıldadım. Benimle sevişmek istese bile yapardım. Mecburdum.
“Benimle evleneceksin ve oğluma annelik yapacaksın! Bu şartla abini öldürmem!”
?2023’ün en çok satan ve okunan kitabı…
Babasının yaptıklarına dayanamayıp kaçan Elfin’in gördüklerinin bedeli çok ağırdır. Karanlığın Sahibi lakaplı mafya babası Mirza Hanoğlu’nun esiri olur. Ya ona sunulan anlaşmayı kabul edecek ya da ölecektir.
“Ne kadara sattın kızını?” diye sordu. İyice yerimde sindim. Mirza beni görmese de çok utanıyordum. Onun kasılan sırt kaslarını görüyordum. Yüzünün şekli kim bilir nasıldı?
Babam da hiç gocunmadan fiyatı söyledi. Beni borcuna karşılık satan şerefsiz bir babam vardı. Bunun üzerine Mirza da “O halde size iki katını veriyorum çünkü Elfin artık bana ait!”
Bileğimdeki en güzel kelepçe onun elleriydi. Ondan kaçış yoktu. Kaçmak isteyen de yoktu, zaten. Aşkın badesini elleriyle bana içiren güzel seven adam bana yasaktı. Yasak her zaman daha tatlı ve kışkırtıcı gelirdi. Yasak elmayı bir kere ısırdığında dönüşü imkansızdı.
**
Yapma, ben senin kardeşinin sevgilisiyim,” dedim.
Gülüp omuz silkti. Taylan’ın hislerini önemsemiyordu. Zaten, aralarındaki rekabete bakılırsa yaptığım yanlıştı. “Umurumda bile değil,” deyip elini orama bastırdı. Başımı geriye atmamla boynum onun emrine açılmıştı.
“Yapma derken bile çok isteklisin,” deyip boynuma öpücüklerini sıraladı.
Bir eli, göğsümün üst kısmından içeriye doğru süzüldü. Diğer eli de hâlâ özel bölgemdeydi. Kalçamı masaya doğru dayayıp elini çektikten sonra sertliğini bana dayadı. İnlememle dudaklarını kulağıma götürüp kulak mememi dişledi.
“Az sonra herkes gidecek. Benim odama geleceksin ve orada seninle sevişip kardeşime ihanet edeceğim,” deyip iyice kendini bana bastırdı.
"Şu an seni öpmek istiyorum." diye fısıldamasıyla kalbim sıkışmaya başladı. Cevap veremedim. Öylece ona baktım. Ben de istiyordum ama hareket edemiyordum. "Ama yapamam. Çok istesem de yapamam. Seni de karanlığımla boğamam. Benden uzak dur. Çünkü olması gereken bu,” dedi. Yine yapıyordu. Benden uzak durmaya çalışıyordu. Artık, dayanamıyordum. Ondan uzak kalmak istemiyordum. Onu hayatımda istiyordum. Cesur olmak zorundaydım.
Kafamı iki yana sallayıp kalbimden geçenleri ona söyledim. "Ya olması gereken buysa." deyip dudaklarımı dudaklarına bastırdım.
Tutkunun alevlerini harlayan ve o buluşmaya şahitlik eden gece, ben onun inine girdim. Özgürlüğü seçerken tutsaklığa kurban olan Belemir ve karanlığını herkese bulaştıran Kutay'ın tutku dolu aşk hikâyesi...
“Daha fazlasını istiyorum, Belemir. Seninle saatlerce sevişip her santimini öpmek istiyorum,” demesiyle eli, hızlandı. Her ne kadar onu istesem de dudaklarımdan “Seni istemiyorum,” sözleri döküldü.
Kutay soğukça güldü. “Beni, istemeyen hâlin buysa diğer türlüsü çok ateşlidir. Sen, benim tutsağımsın. Sana her istediğimi yapmakta özgürüm,” diye fısıldadı.
Ölümle başladı, ölümle bitirdiler intikamı. Soğuk bedene yapılan feryatlar, acı yakarışlar aynıydı. Değişmedi. Zeynep Kayaoğlu'nun tek korktuğu geçmişindeki siyah noktaların hayatına sıçramasıydı. Sıçramakla kalmadı kızı o siyahın içinde boğuldu. Hayat ona annesi gibi olmayı öğretti. Ama yılmadı, Hazan. Aşkı için didindi. Yusuf'un aşk dolu bakışlarını geriye döndürmek için her zorluğa göğüs gerdi. Her karanlığın bir aydınlığı vardır. Artık onların da hayatlarında güneşin doğma vaktiydi. Ama hesaplayamadı. Bir engel vardı: Aileler. Tüm bunlara rağmen aşk kazanabilecek mi?
Hayat penceresinden yeni günü izlerken hayatımı ve kendimi sorguladım. Kimim ben? Ben Gökçe Elmas Armağan. İşsizlikte yüksek lisans yaparken en azından evleneyim diye aşkın kapısını çaldım. Açan olmadı. Ta ki onu görene kadar...
Aşık olmak hiç bu kadar acıtmamıştı. Çünkü, aşkımın üzerine acı gülüşlerimin kanı bulaşmıştı. O kan, hiçbir zaman temizlenmedi çünkü kan bir kere aktığında geri dönüşü olmuyordu...
Simay ve Aras'ın aşk ve acı dolu hikayesi...
Ben kim miyim? Evden okula, okuldan eve giden sıradan bir üniversite öğrencisiyim. Ama onun için hiç de sıradan biri değilmişim.
Her şey bir mesajla başladı.
-Selam, sevdiğim benim olsana.
Anonimin hayatımın aşkı olacağını nereden bilebilirdim ki?