Kaç gün geçti hala muhbirin aramasını bekliyorum. Artık bir sıkıntı mı var diye düşünmeye başladım.
Rana omzuma elini atıp oturdunca kendime geldim.
-Ne yapıyorsun canım?
-Hiç...
Etrafa bakıp bana doğru yaklaştı. "Veli'yi aradın mı?" Bende ne diyecek diye bekliyorum. O günden beri aynı soruyu sorup duruyor. Aslında ayıp ettim, ama yoğunluktan sadece teşekkür mesajı çektim.
-Mesaj çektim dedim ya.
Rana geri yaslanıp "Aman ne güzel. Adam sana çiçek yolluyor ,sen sadece mesaj çekiyorsun."dedi. Evet eksik biliyorum, ama arabanın masrafı için görüşeceğiz. O zaman bizzat teşekkür edeceğim.
-Bence yeter.
Uğur yanımıza oturduğu gibi "Hazır mısın geceye ,Jale hanım?"dedi. Omzuna kolumu atıp "Bence bir an önce çıkalım."dedim.
Ayağa kalınca Rana "Kaçıyorsun, ama Veli'yi ara."dedi. Gülümseyip Uğur ile çıktım. Arbaya bindiğimiz gibi geceye başlamış olduk. Bakalım gecemiz nasıl geçecek?
Etrafı kontrol ederek gezerken Uğur'un telefonu çalmaya başladı. Ekrana baktığında "Arayan Yaren"dedi. Anlaşılan bir durum vardı.
-Efendim.
-......
-Tamam adresi at ,hemen geçelim.
Telefonu kapatıp bana baktı. "Gençler parti vermiş, ama anlaşılan kötü sonuçlanmış. Bakmamızı istiyorlar."
-Hemen gidelim.
Uğur hızla bize gönderilen adrese vardı. Bir kaç ekip gelmiş bizi bekliyordu. Arabadan indiğimiz gibi iki kişi yanımıza geldi.
-Komserim ne yapıyoruz?
Uğur etrafa bakıp "Içeri giriyoruz. Şikayet nerden geldi?"dedi. Memur arkadaş "Komşularından biri aramış. Baya rahatsız olmuşlar."dedi.
-Jale ikiye ayrılalım, bahçede birileri olabilir. Kimse kaçmasın. Neyle karşılaşacağımızı bilmiyoruz.
-Tamam.
Ikisye ayrılıp bahçeden içeri girdik. Müzik sesi o kadar fazlaydı ki bizi fark etmeleri mümkün değildi. Kapıya yaklaşırken Uğur üç kişiyi kapının önünde bıraktı. Sağdan ve soldan bahçeyi dolaştığımızda her adımda bir kendini dağıtmış genç vardı. Ayakta duran yok gibiydi. Yanımda duran memurlara bakıp "Toplayalım burayı ,ben içeri giriyorum"dedim. Arkadaş gençlere yaklaştığında ayağa kaldırmaya çalıştı ama nafile. Ne konuştukları anlaşılıyor ne de yürüyebiliyorlardı.
Uğur'la yan yana gelip içeri girdik. Her adımda gençler daha da dağıtmıştı. Içer acısı gözüküyorlardı. Aileleri ne yapıyor bunların? Bir tane konuşabilecek adam akıllı kimse yok. Ya uçmuşlar ya da sızmışlar. Ortam da ağır içki ve uyuşturucu kokuyordu.
-Jale yukarı bakalım. Odalarda biri olabilir.
-Iyi olur.
Yukarı çıktığımızda odaları gezmeye başladık. Odalar boştu. Evi tamamen boşalttık .Hepsini önce hastahaneye götürdük. Tahliller yapılıp kendilerine gelenleri merkeze göndermek sabahı buldu. Uğur da onlarla birlikte merkeze gitmişti , yerine de Rana gelmişti. Bizde kalanları bekliyorduk. Öyle yorulmuştum ki artık uykusuzluktan gözlerim kapanmaya başlamıştı. Bir de tek tek ailelerine haber verip durumu anlatmak vardı. Bu günün zor biteceği belliydi.
-Daha kaç kişi var?
Rana'ya zorla baktım. "Son iki kişi kaldı. Resmen eve elimizi kolumuzu sallayarak girdik. Çocuğun ailesi yurt dışında. Evde ayakta biri kişi yoktu. Anlayacağın içler acısıydı."
-Kendilerini nasıl zehirliyorlar anlamıyorum zaten. Bir an önce sorguya başlayalım da kimden almışlar zehiri öğrenelim.
-Şu ikisinde alalım ,ondan sonra gideriz. Mutlaka hapı biri partiye soktu. Onu bulmamız lazım.
Son iki kişinin kapısının önünde beklerken panikle gelen Veli dikkatimi çekti. Bir doktoru durdurup konuşmaya başladığında ayağa kalktım.
-Ne oldu Jale?
-Geliyorum.
Yaklaştığımda Veli panikle "Doktor bey, kardeşim Ceyda Şahin hakkında bilgi alacaktım."dediğini duydum. Benim beklediğim kızlardan birinin adıydı. -
-Veli!
Veli şaşkın gözlerle bana baktı. "Jale hanım." Doktor beklemesin diye "Ben hallederim."dedim. Veli bir şeyden anlamamıştı. Doktor gidince "Kardeşini ben getirdim hastaneye." dedim. O bana hanım derken ben direk Veli dedim, ama şimdi onunla uğraşamayacağım.
Veli korkuyla bana baktı.
-Arkadaşlarım ile biraz vakit geçirmek istiyorum demişti. Şimdi burada. Ne oldu bana anlatır mısınız?"
Bu sırada Rana da yanımıza gelmişti. Merak ettiğini biliyorum ,ama önce abiyi sakinleştirmem lazımdı.
-Sakin ol Veli. Şimdi kardeşin iyi. Bunu söylemek üzücü, ama uyuşturucu kullanmış.
Veli önümde çökerken kolundan tuttum. Ağır gelmişti anlaşılan. "Nasıl yapar böyle bir şeyi? Ben anlamıyorum." Sandalyeye otutturduğunda Rana bana yaklaşıp sessizce"Veli ,o Veli mi?"dedi. Sadece gözlerim ile onayladım. Benim kadar o da şaşkındı. Böyle bir karşılaşma beklemiyordum.
Veli üzgün gözlerle bana bakıp "Jale hanım benim kardeşim böyle bir şey yapmaz. Kesin arkadaşları etkiledi. Lütfen bunu yapanı bulun. Kim verdi ona bu zehri bulun"dedi. Yanına oturup "Elimizden geleni yapacağız."dedim. Beklediğim odadan çıkan hemşire "Hastalar uyandı."deyince yerimden kalktım. Veli de telaşla kalktı.
-Bence görebilir miyim?
-Çok kısa
-Tamam,teşekkür ederim.
Odanın kapısına varınca açılması ile Veli hızla kardeşine yürüdü. Iki kızdan hangisi olduğunu tahmin etmek zor değildi. Ceyda abisi gibi sarı saçlı renkli gözlüydü. Gözlerini açıp abisini karşısında görünce üzülmüştü.
-Ceyda ,canım iyi misin?
Kızacak diye beklerken Veli gayet içten kardeşine yaklaştı. Ceyda'nın gözleri anında doldu. "Özür dilerim abi." Sadece bunu söyleyip sustu. Yaptığı hatayı fark ettiyse ne ala..
-Tamam, geçti her şey.
Iki kardeş birbirine sarılınca ıçeri girdik. Artık bir an önce merkeze gidip sorgu işini halletmek lazımdı. Yoksa yorgunluktan öleceğim.
Ceyda bizi görünce korku dolu gözlerle baktı. Diğer kızada bakıp "Geçmiş olsun kızlar. Şimdi hastanede çıkıp merkeze gitmemiz lazım. Size bir kaç sorumuz olacak."dedim. Ceyda abisine bakınca "Bildiğin her şeyi anlatmanı istiyorum." dedi. Ceyda sadece gözleri ile onayladı. Şu anda abisine karşı baya mahcuptu.
-Biz çıkalım sizde hazırlanın.
Odadan çıkınca Rana'ya baktım. "Doktor ile son kez konuşur musun? Sonra çıkalım." Rana gitmeden içeriye bakıp "Yanlız Veli müthiş."dedi. Yorgunluk ve kargaşa arasında beni güldürmüştü.
-Tamam ,ben gittim.
Arkamı döndüğümde Veli içerden çıkmıştı. Kapıyı kapattıp yanıma geldiğinde "Iyi misin?"dedim. Adam dakikalar içinde çökmüştü.
-Hala çok şaşkınım Jale hanım. Ceyda bunu nasıl yapar? Ben ne yapacağımı bilmiyorum.
Çok çaresiz gözüktüğü için yardım etmek istedim. "Önce merkezde bir konuşalım, ondan sonra sakince oturup konuşun. Ceyda da pişman zaten." Veli umutla bana bakıp "Devamı gelmez değil mi? Annem babam öldüğünden beri ben anne bana olmaya çalışıyorum. Anladım ki eksik kalmışım."
-Böyle yapma Veli. Senin elinden geleni yaptığına eminim. Genç kız bu, bir an hata yapmıştır. Sakın kendini suçlama.
-Bilmiyorum Jale hanım.
Muhabbet değişsin diye "Jale"dedim. Veli anlamayan gözlerle bana baktı. "Bana sadece Jale diyebilirsin." Sonunda biraz olsun gülmüştü. "Teşekkür ederim."
Rana yanımıza gelip "Çıkabiliriz Jale ,ben hallettim"dedi.
-Tamam kızlara bakalım, hazırlarsa çıkalım.
-Benim yapabileceğim bir şey var mı?
-Biz merkeze geçeceğiz ,isterseniz gelebilirsiniz.
-Iyi olur.
Veli'yi geride bırakıp içeri girdim. Kızlar hazır bizi bekliyordu. Hep birlikte odadan çıktığımda Veli yine üzgün bakıyordu. Bir adamın bu şekilde üzgün görmek değişik gelmişti. Veli çok saygılı,nazik ve ilgili biri gibiydi. Anlaşılan kardeşi anne ,baba olmayınca bir hata yapmıştı. Artık suç işleyenleri göre göre az çok suçsuz olanı anlayabiliyoruz. Ceyda sadece arkadaş kurbanı olduğu ortada.
Hastanede çıkınca kızları arabaya bindirdik. Rana da binince Veli'ye döndüm.
-Bizi takip edersin.
-Tabi, arkanızdayım.
Bende arabaya binince hareket ettik. Merkez vardığımızda kızları da diğerlerinin yanıma gönderdim. Serdar abi bizi karşılamıştı. Bana dönüp "Sorgu işini bize bırak. Uğur da gitti ,sende git. Biraz dinlen öyle gel. Daha sonra çok işimiz var."dedi.
-Aslında çok iyi olur abi. Uğur bilgileri verdi mi?
-Verdi ,hadi git.
Serdar abi gidince gitmek için hareket edince Veli aklıma geldi. En son merkeze girerken arkamdan geliyordu ,sonra göremedim. Etrafima bakarken Veli'yi gördüm. Bir arkadaş bizim kata getirmişti. Önlerine yürüyüp "Bey efendiye ben eşlik edeyim."dedim.
Aradaş gidince Veli'ye döndüm. "Benim şimdi gitmem lazım. Yapabileceğim bir şey var mı? Rana'da burada zaten."
Veli merakla "Nereye gidiyorsun?" dediğinde biraz acayip geldi. O da fark etmiş olmalı ki"Yani ben bir anda ne yacağımı bilemedim ,ondan öyle dedim. Tabi işin varsa ben seni tutmayayım."dedi. Şu an telaşını anladığım için gülümsedim.
-Arkadaşlar sana yardımcı olur. Zaten benim numaramda sende var. Yinede bir şey olursa beni arayabilirsin.
-Çok teşekkür ederim Jale. Seni de çok yorduk. Benim için yaptıklarını unutmayacağım. Sana borcum her geçen gün artıyor.
Gülümseyerek "Bu benim vazifem."dedim. Veli cebinden kartını çıkarıp bana uzattı. Aslında çiçek ile numarasını yollamıştı ama yine de aldım. Anlaşılan unuttu.
-Bu da benim kattım. Lütfen en yakın zamanda görüşelim.
Kartı elime alıp baktığımda çiçek işi yaptırdığını gördüm. Adrese baktığımda burayı biliyordum. Büyük bir alanda çiçek yetiştirip hem satış hem süsleme yapıyorlardı. Babam son zamanlarda çok ilgilendiği için araştırma yapmıştım.
Veli'ye baktığımda dikkatle bana bakıyordu.
-Anlaşılan seninle daha çok görüşeceğiz.
Bunu babam için söyleştim, ama Veli'nin yüzünde oluşan gülümseme yanlış anlaşıldığımım kanıtıydı.