5.BÖLÜM YANLIŞ ANLAŞILMA

1159 Words
Selamun aleyküm Keyifli okumalar... -Oha, ne dedin sen? -Duydun. -Geçen gün ablamla bize bahsettiğin kız Nesli mi? -Evet. -Öyleyse bu suratının hali ne? İlk defa görmeme rağmen gayet güzel ve naif birisi. -Suratıma bakmıyor, görmedin mi? Ona aldığım çikolatayı sana veriyor. -Off, off. Yahu sen geçen gün demedin mi öğrencilerine veriyorum ona versinler diye. Eee kız da öğrencilerinin aldığını sanıyordur. Ha diğer konuya gelecek olursak o kadar kendini geriye çekersen hiçbir halt olmaz. Ayrıca hem masa da sessiz olman, hem de gelirken ki suratından kız rahatsız olduğunu sandı.... -Ben rahatsız etmemek için... -Nesli senin rahatsız olduğunu düşündüğü için rahatsız oldu. Sen kalkmış ne diyorsun... Barış bey bundan sonra hareketlerinize dikkat ederseniz herşey daha kolay olur. Rahat ol. -İpin ucunu biraz kaçırsam sanki herşey daha kötü olacak. -Allah aşkına daha ne kadar kötü olabilir ki? Kızı rahatsız etmemek için karşısına çıkmıyorsun. Biraz daha böyle devam edersen kız seni unutur. -Ama... -İtiraz falan etme. Senin kafana göre hareket etmene kalırsa sittin sene geçse de sen bu kıza açılamazsın. Ara sıra karşısına çık. Zamanla zaten bir muhabbet kurulur, sonrasında sen de niyetini söylersin. -Suratıma bakmazken nasıl olacak? -Zamana bırak. Herşey olacağına varır. Geleceği konuşmayı bırak da şu âna odaklan... Benim sayemde sevdiceğinin evini öğrendin. Artık buradan geçiyorum ayağına gelip gidersin. -Oradan bakınca sapık, tacizci şerefsize mi benziyorum? -Aman ağabey seninle de şakalaşmaya gelmiyor. -Bazı konuların şakası olmaz. NESLİ 'DEN Eve girdiğim gibi ayakkabılarımı çıkarıp koltuğa uzandım. Gamze 'ye çikolatayı verirken aklıma velilere mesaj atacağım gelince uzandığım yerden velileri kibar dille bir daha çikolata almamaları konusunda bir mesaj atmıştım. Telefonu bırakıp mutfağa geçtim. Bu saatte kahve içersem uyuyamazdım, o yüzden çay suyu koyup bornozuma alarak banyoya girdim. Duş alana kadar su kaynardı. Kısa bir duş alıp polar pijamalarımı hemen üstüme geçirdim. Havalar soğuk olduğu için Ali 'den ödünç çaldığım sweatı da giyindim. Saçımı kurutmadan önce çayı demlediğim için demliği ve bardağımı alıp salona geçtim. Televizyon izlerken telefonumdan gelen bildirim sesleri ile dikkatim dağılmıştı. Saat fark etmeksiniz sevgili velilerim yine mesaj atıyorlardı kesin. Şifreyi girip uygulamaya girdiğim de yanılmadığımı fark ettim. Biricik velilerimdendi mesajlar. En üstteki ismi tıklayıp mesajı okuduğumda kısa çaplı bir şok geçirmiştim. Veliye cevap vermeden diğer atılan mesajları da okumuştum. Her okuduğum mesaj da daha da şaşırıyordum. Çünkü veliler çikolata almadıklarını söylüyorlardı. Çocukları aileri getirip götürüyordu. Ee bu çocuklara harçlık da verilmiyordu. Kantin desen bahçenin diğer ucunda kalıyordu. Evden getiriyorlar desem de olmuyordu, sıraya koyulmuş hergün çikolata getiriyorlardı. Allah aşkına nereden alıyordu bu çocuklar çikolatayı? Gruptan velilere bu konuyu yarın çocuklarla uygun bir dil ile konuşup konuyu açıklığa kavuşturacağıma dair bir mesaj atıp uygulamadan çıktım. .... Hazırlanıp atkımı da boynuma dolayarak evden çıktım. Hava buz gibiydi. Oyalanmadan direkt okula gitmem en mantıklısıydı. Yoksa donacaktım. Koştur koştur okula gelmiştim. Okula girdiğim de çocuklarda gelmeye başlamıştı. Havanın kötü olmasından dolayı yedi öğrencim vardı bugün. Gün içinde gelen öğrencilerin ağzını arasam da hiçbirinden istediğim cevabı alamamıştım. -Öğretmenim... -Efendim bitanem. -Bir şey söyleyeceğim. -Tabi ki. Seni dinliyorum. -Şey, o çikolatayı büyük bina da ağabey verdi. -Büyük binadaki ağabeylerden mi? Hani sizin gibi derslere giriyorlar. -Hayır. O ağabeyin sakalı vardı. Kocaman boyu vardı. Kapı kadar. -Tamam birtanem. Benimle paylaştığın için teşekkür ederim. Yanağımdan öpüp arkadaşlarının yanına gitmesi ile sandalyeme çöktüm. Okuldaki hocalardan biri alıyordu. İyi de neden? Aklıma bir ihtimal geliyordu. Biri ya beni seviyordu ya da benden hoşlanıyordu. O kesindi ama kim olduğunu nereden bilecektim? Koca okulda bir sürü erkek ögretmen vardı. Gidip soramayacağıma göre... İyi de her kimse hangi ara görmüştü beni? Okula saatinde gelip direkt derse giriyordum. Tenefüsüm falan da yoktu. Büyük binaya mecbur kalmadıkça çıkmıyordum. En son büyük binaya ne zaman gittiğimi hatırlamıyordum bile. Ee okul çıkışı desem direkt çıkıyordum. Zaten büyük binanın dersi saat üç de bitiyordu , bizim ki beş buçukda. Geçen günlere nazaran bu hafta ders bitimlerinden sonra hocalar okulda kalıp not girişlerini falan yapıyordu. Hangi ara, hangi ara görüp de farklı duygular beslemişti bu adam.? Düşün düşün gün sonunu getirmiştim. Az kalmıştı delirmeme. -Nesli çıkmıyor musun? -Çıkıyorum. -Beraber çıkalım. Sen istersen bahçeye çık, ben Şengül hanımın yanına gidip gelişim raporlarını çıkarmasını söyleyeyim. İmza fotoğraf yapıştırma derken son güne kalmasın. Yarın bitirelim de cuma gününü sakin geçirelim. Sonra da bir kahve içmeye gideriz. -Tabi gideriz. Benimkiler de hazır. Rica etsem benimkileri de söyler misin? -Tabi canım. Sude' nin çıkması ile kabanımı giyinip atkımı takıp bahçeye çıktım. Sude 'nin gelmesini beklerken arkadaşımı arayıp konuşmuştum. Konuşma sırasında ileri de konuşan hocaları görmem ile telefonu hemen kapatmıştım. Murat, Barış hoca ve isimlerini bilmediğim birkaç hoca daha vardı. Hocalardan çok Murat 'ın elindeki çikolata dikkatimi çekmişti. Benim sevdiğim çikolatadan vardı elinde. -Nesli... -Hı? Kolumdan tutulmam ile kafamı çevirmiştim. -Kuzum kusura bakma beklettim. -Önemli değil. -Nasıl önemli değil? Şu soğuk da beklettim. Baksana yüzün soğuktan kıpkırmızı olmuş. Sude' nin dediği şey ile elimle yüzümü yokladım. Üşüdüğümden değil aklıma gelen ihtimalden yüzümü ateş basmıştı. Bana o çikolataları alan Murat mıydı? Aylardır aklımdan çıkmayan o düşüncenin karşılığı mı vardı? -Gidip sıcak bir şeyler içelim yoksa yarın İstanbul 'a gittiğinde annen bol bol kulaklarımı çınlatacak. -Hı hım. -Eğer rahatsız olmazsan Murat hocaları da çağırayım mı? -Yok, olmam. Çağırabilirsin. Sude 'nin koluma girmesi ile ilerideki öğretmenlerin yanına gitmiştik. Ayaküstü kısa bir sohbetin ardından Sude kahve içmeye gideceğimizi, isterlerse bize eşlik edebileceklerini söylemişti. BARIŞ 'DAN -Bana fark etmez. Yapacak bir işim yok. Sude sen ısmarlayacaksan kahveyi gelirim. -Kahve ile gözümü korkutamazsın.... Ee Barış hocam sen gelmiyor musun? Dün akşam Gamze' nin söyledikleri aklıma gelince cevabım olumlu olmuştu. Uzaktan uzağa hiçbir şey yapamazdım. En azından böyle yanında olursam biraz süreci hızlandırırdım. Kızlar önden ilerlerken biz de arkalarından gidiyorduk Murat ile. -Bugün şanslı günümdeyim. Önce bedavaya çikolata, şimdi de bedavaya kahve. Gülerek kurduğu cümleye gülmüştüm. Sabah aldığım çikolatayı bir türlü öğrencilere veremeyince çay içen Murat' ı görünce ona vermiştim. NESLİ 'DEN Hep beraber Sude ile daha önce defalarca geldiğimiz cafeye gelmiştik. Siparişlerimizi vermiştik. Siparişlerimizi verdikten sonra Sude ve Murat kardeş olan öğrencileri hakkında konuşurken ne yapacağımı bilememiştim. -Gamze ile iyi anlaştınız. -Evet, sıcakkanlı birisi. -O da bütün gece sizden bahsetti durdu. Gülümsedim. Gamze iyi biriydi ama çenesi yedi köyü dize getirecek türdendi. -Aslında dün akşam için teşekkür edememiştim. Eve bıraktığınız için teşekkür ederim. O soğuk da o kadar yol geldiniz. Gamze ısrar edince, size sormadan kabul ettim. -Teşekkür edilecek bir durum yok. Aksine gelmeseydik aklım, aklımız siz de kalırdı.... Önündeki çayından bir yudum alıp konuşmaya devam etmişti. -Gamze bugün sizi arayacağını söylüyordu. Konuştunuz mu? -Aa, yok aramadı... Niye arayacaktı ki? -Belki saçma gelecek. Bizim eve davet edecekti. -Yarın akşam İstanbul 'a gidiyorum. Dönünce ilk fırsatta gelirim. SUDE 'DEN -Aşkım baksana ne kadar iyi anlaştılar. Sence bunlardan olur mu? -Belki de olmuşlardir. Onlarda bizim gibi aman kimse duymasın diye saklıyorlar belki. -Murat, lütfen. Daha kaç defa konuşacağız bunu. Biraz zaman ver bana. -Allah aşkına ne zamanından bahsediyorsun? Neredeyse bir yıldır birlikteyiz. Hala gizli saklı buluşuyoruz. Seni ailemle, arkadaşlarım ile tanıştırmak istiyorum.... -Şu an gizli saklı mı buluşuyoruz sence. Etrafına baksana. Yalnız mıyız burada? -Evet yalnız değiliz ama yakın arkadaşım dediğin kızın bile haberi yok.... Şu tatilde iyi düşün, taşın. Kararını ona göre ver. Çünkü ben bu gizli saklı durumdan sıkıldım. ??? "13.08.2023"
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD