#Gevher
Anamın dediğiyle ayaklarım tutmazken “Ne!?” diyebildim.
Mağlup bir ifadeyle yüzünü çevirdi.
“Duydun Gevher! Riyad'la evlenmeyeceksin!”
Yüreğime düşen ateşle gözlerimden yaş gelirken başımı sağa sola salladım.
“Berdel nereden çıktı? Yusuf ayağa kalkacak denildi!”
Konuşsam da boşuna konuşuyordum. Bir şey demeden odadan çıktığında kapıda gözüken Şilan'la “Doğru değil de!” dedim.
Başını yere eğince daha fazla dayanamadım. Yere düştüğümde ağzımdan çıkan hıçkırıkla “Hayır!” dedim.
Omzuma dokunan elle “Bu olamaz! Riyad’la evlenecektik!” dedim.
Bir şey demeden önümde ağlarken geri çekilip ayağa kalktım. Havalandırmak için yatağın üzerine bıraktığım kınalığı elime aldım. Kınalığı göğsüme bastırıp “Yusuf iyi olunca Riyad’la düğünümüz olacaktı! Riyad’la evlenecektim!” diye bağırdım.
Kınalığı göğsümden çekip içimdeki acıyla kınalığa baktım.
“Bedel neden çıktı!?”
“Ağabeyim Riyad, Yusuf'un intikâmını almak isteyince aşiret kan dökülmemesi için Yusuf’a bedel olarak Dilda’nın ağabeyim Riyad’la evlenmesine karar verdi!”
Riyad’da kabul etti! Kınalığı yakasından kavradığım gibi tüm öfkemle çekip ikiye böldüm.
“Gevher!”
Şilan’la göz göze geldiğimde “Acımın haddini bilemezsin!” diye bağırdım.
Yanıma gelip elimi tuttu.
“Ağabeyimde istemedi! Ama babam babalık hakkını ortaya koyunca abim kabul etmek zorunda kaldı! Anamla dünden beri babamı ikna etmeye çalışırız amma babam kararından vazgeçmez!”
Emin Ağa beni kızı olarak hiç görmedi mi? Elimi çekip ayağa kalktım. Odadan çıkıp kapıya gittiğimde annemin sesiyle durdum.
“Nereye gidersin!?”
“Diyecek bir çift lafım vardır!”
Bir şey demeyince izin verdiğini anladım. Kapıdan çıkıp ayakkabılarımı giydiğimde Şilan kapıya geldi.
“Riyad nerede?”
“Bahçeye gitti!”
Başımı sallayıp hızla evden ayrıldım. Koşarak tarla tarafına giderken gözümden akan yaşları da silmeye çalışıyordum...
Nefes nefese geldiğim tarlada gözüm Riyad’ı arıyordu. Elindeki kürekle toprağı kazdığını görünce gözlerimi yumdum. Riyad evlenecektik! Çocuklarımız olacaktı!
“Demirhanoğulları’na lânet olsun!”
Riyad’a doğru hızlı hızlı yürüdüm. Yanına vardığımda ayağını küreğe vurup toprağı ileriye doğru attı.
“Riyad!”
Sesimin titrerken gözlerimi yumdum. Bana döndüğünü üzerime düşen gölgeden anlarken gözlerimi açtım. Yüzündeki sert ifadeyle yüzüme bakarken gözlerimi eline indirdim. Yüzük parmağında gördüğüm yüzükle “Yüzüğü parmağından çıkartmadın amma beni gözden çıkarttın mı?” diye acıyla sordum.
“Eve git!”
Gözümden akan yaşları silip “Emin Ağa istedi diye Demirhanoğulları’nın kızıyla evlenmeyi kabul ettin!” dedim.
“Gevher!”
Bağırıp elindeki küreği yere attığında korkuyla bir adım geriye gittim.
“Yerini bil!”
Kalbim kırılırken başımı hayır anlamında salladım. Son bir umutla cesaretimi toplayıp yüzük elini tuttum.
“Senle görüşüp birbirimizi denk olduğumuzu görerek evlenmeye karar verdik. Hiç tanımadığın kızı kendine denk gördüğün kıza mı tercih edersin?”
Elini elimden çekince boşluğa düştüm. Bir şey dememesi üzerine boşa konuşmamaya karar verdim. Elimle yüzümü silip arkamı döndüm. Kanadım kırık şekilde yanından ayrıldım.
★★♠︎★★
#Şilan
Demirhanoğulları kadınlarının gelmesini beklerken anama döndüm.
“Ana biz ne ediyoruz?”
Bir şey demeden önüne bakarken “Geldiğimizden beri bedel olacak kız gelip bir hoş geldiniz bile demedi! Biz kan dökülmesin diye-”
“Şilan!”
Kızınca susmak zorunda kaldım ama susmak istemiyordum. Gevher’in gözümün önünde kınalığına sarılıp ağlaması geldikçe öfkeleniyorum.
“O eksik kız Demirhanoğulları’ndan olsa da bedeni yaralarla dolu olduğunu tüm Mardin bilir!”
Bir şey demeyince konuşmaya devam ettim.
“O çirkin kız ağabeyime denk değildir! Gevher abime denktir!”
Elini tuttuğumda bana baktı.
“Ana yol yakınken gel vazgeçelim! Ağabeyim Yusuf’a başka doktor buluruz. Ayağa kalkar! Riyad ağabeyimin başını yakmayalım!”
Elini çekip “Babanı duymadın mı!?” diye kızdı.
Babam sanki tek tabip o adammış gibi elimizi kolumuzu Demirhanoğulları’na bağladı!
“Kızın söylenilenden çok eksiği var ki karşımıza gelmek bilmedi!”
Açılan kapıyla anam bana dokununca sakin kalmaya çalıştım. İçeriye Sarya ve Hildan hanımağa girerken artlarında Şivan Ağa’nın karısı Zeynep ve mavi gözlü, sarı saçlı şehirli kıyafetleriyle bir genç kız girdi. Sarya hanımağa selam verip karşımıza geçip otururken sarışın kız meraklı bakışlarla bize bakıyordu.
“Bu kız kimdir?” diye soran anamla sarışın kız hafifçe gülümsedi.
“Berat Ağa’nın karısı Ani!”
Berat Ağa’nın Hristiyan karısı. Ani yüzündeki gülümsemeyle “Hoş geldiniz.” dedi.
İnce sesi ve çocuk gibi duran yüzüyle gülümsedim.
“Hoş bulduk.”
Kafasını sallayıp Hildan Hanım’a yaklaştı.
“E Sarya, kızın gelmek bilmedi!”
Sarya hanımağa “Kusura kalma Süreyya, Dilda incir toplamaya gitmiş. Kadınları peşine yolladım. Eli kulağındadır!” dedi.
“Ben de çok mu çirkin diye utancından yüzünü göstermez diye düşünmüştüm! Malum vücudu yaralarla kaplı olduğu tüm Mardin’in dilindedir!”
Sarya hanımağa bana bakarken gülümsemeye çalıştı.
“Dilda çok güzeldir!”
Berat Ağa’nın karısı Ani’nin konuşmasıyla gözlerim onu buldu. Güzel mi?
“Göreceğiz bakalım hanımağam!”
“Kızınız kaç yaşındadır?”
Anamın sorusuyla Sarya hanımağaya baktım.
“On dokuz yaşındadır.”
Benden bir yaş küçük, ağabeyim Yusuf’la aynı yaşta! Aslında bedel ağabeyim Yusuf’la olsa daha iyi olurdu! Gevher ve ağabeyim Riyad ayrılmaz, Gevher'de kahrolmazdı!
“Evlilik yaşı gelmiştir!”
Anamın dediğine kadınlar baş sallarken “Kızın kaç yaşındadır?” diye soran Hildan hanımağayla anam gülümsedi.
“Yirmisine yeni basmıştır.”
Hildan hanımağa başını aşağı yukarı sallayıp gözlerini üzerime dikince utanarak başımı önüme eğdim.
“Pekte güzelmiş, Allah bağışlasın.”
“Sağ olasın.” diyen anamla derin bir nefes alıp başımı kaldırdım. Hildan hanımağa, Zeynep ve Ani’ye bakıp “Kızlar hadi sofrayı kurun, Dilda gelince bize katılır!” dedi.
Kızlar başını sallarken anam koluma dokununca “Yardım edeyim!” diyerek ayağa kalktım.
Sarya hanımağa “Yok kızım, sen otur. Zeynep ve Ani halleder.” dedi.
Zeynep “Evet, otur yoldan geldiniz. Biz hallederiz.” dedi.
“Yok yardım ederim, yorgunda değilim.”
Hildan Hanım “Otur kızım.” demesiyle anama dönüp baktığımda oturmamı işaret edince geri yerime oturdum.
Kızlar odadan çıkınca anamla diğerleri konuşmaya devam ettiler...