10

2270 Words
10 “ Benim ki şekersiz olsun canım “ Ekin elinde ki şekeri geri koyarken şaşkınca Edaya baktı. “ Şekeri mi bıraktın ?” Kahvesini eline alan Eda başını salladı. “ Diyete girdim . Son günler de çok kilo aldım .” Kendi kahvesini de alan Ekin , arkadaşı ile beraber salona geçerken Kıza şöyle bir baktı. “ Bence aynısın . Kilo falan almamışsın “ Eda kendini yavaşça kanepeye atarken “ Senin yerine ben strese giriyorum . Ve ben strese girdiğim de yemek yerim. O yüzden kilo aldım .” dedi. Ekin düşünceli bir şekilde Edanın yanına otururken geçen hafta olanlar aklına geldi. Kenan o gün evden gittiğin de Emre’yi aramıştı. Onu hemen eve çağırmış ve Kenan ile arasında geçen bütün konuşmayı anlatmıştı. Tabi ki Emre delirmişti. Duydukları ile öfkeden deliye dönmüş ve Kenanı aramaya çıkacakken Ekin engel olmuştu. Yıllardır ilk defa Ekin aşk büyüsünden çıkmış ve kocasının sözlerini sorgulamıştı. Çünkü hiç bir kelimesini inanmamıştı. Emre’ye kendi düşüncelerini anlatmış ve kardeşini de ikna ederek bir plan yapmıştı. Öncelikle Kenanın sözlerinin doğruluğunu araştıracaklardı. Emre ertesi gün şirkete gidip güvendiği elamanıyla olayı araştırmaya başlamıştı. Halil denen adamı da unutmamıştı. Adam kesinlikle Kenanın adamıydı ve belli ki yıllardır babasının yanında Kenanın ajanlığını yapmıştı. Emre’nin öğrendiğine göre hisselerin satışı da yasaya uygun yapılmıştı. Hepsinde babasının imzası vardı. Kenan bir kılıf uydurmuş olmalıydı. Rus kadın olayı ise halen muammaydı. Emre ve Ekin onu da araştırıyordu ama gerçekliğini ortaya koyan bir kanıt bulamamışlardı. Zaten bulamayacaklarını da biliyordu . Çünkü babasından emin olduğu bir konuydu . Babası annesine halen aşıktı. Bu dünya dan göçmüş olsa da . “ Nerelere daldın yine ?” Ekin kendisine gelip arkadaşına baktığın da başını iki yana salladı. O günün gecesine Eda ona gelmişti ve ona da her şeyi anlatmışlardı. Kız onlardan daha fazla strese girmişti. Ekin ertesi gün Kenan’a hiç bir şey olmamış gibi davransa da içten içe onun yalanları kendisini soğutmuştu. Kenan’a ona inandığını söylememişti. Ama inanmadığını da söylememişti. Sadece bir şey olmamış gibi akşam geldiğinde yemek yemişler sessizce televizyon izleyip yatmışlardı. Ama Kenan onu öpmek istediğin de Ekin kendini geri çekmiş ve yorgun olduğunu söylemişti. Bir haftadır da kendisini ondan sakınıyordu. Dokunmasına bile izin vermiyordu. İçinden gelmiyordu . “ Hiç. Olanları düşünüyordum işte.” Eda sinirle güldü. “ Düşün zaten . Ben nasıl yanılmışım ya. Sizinki gibi bir evlilik diliyordum bir de “ Eda kulak memesini tutup öpücük atarak bir eli ile tahtaya vurduğun da “ Aman Allah korusun .” dedi. “ Halen anlamıyorum onunla nasıl aynı evdesin . Adam bildiğin karısını dolandırmış gibi bir şey bu .” Ekin bıkınca içini çekip önüne döndü. Eda hisse olayını ve babası hakkında ki yalanları duyduğundan beri Ekini Kenan’dan ayrılması için zorluyordu. Edanın katlanamadığı en önemli şey Yalandı. Ve Kenan yalancıydı. Asla öyle bir evliliğin artık yürüyeceğine inanmıyordu. “ Var bir bildiğim Eda. Kenandan şimdi ayrılırsam babamın hisselerini kurtaramam. “ Eda kahvesinden bir yudum alıp “ İyi bari. O kadar salak değilmişsin . Bir an onu affedip eskisi gibi yaşamaya devam edeceğini sandım .” dediğin de Ekin yüzünü buruşturdu. Kenan kendisinden özür dilememişti ki ? Hem özür dilese ne olurdu ? Ona olan inancı da aşkı da sarsılmıştı bu olayda . Kenanı bir haftadır gözlemliyordu ve onun aslında bambaşka bir insan olduğunu fark etmişti. Kafasında yarattığı Kenan ve evli olduğu adam başka kişilerdi sanki . “ Bu gece de eve gelecek mi ?” Ekin omzunu silkip telefonuna baktı. Son zamanlar da sürekli dışarıda olam adam bir haftadır her akşam eve geliyordu . “ Gelir galiba. Bana da çok iyi davranıyor. Her gün çiçek alıp geliyor . “ “ Hah . Kendince affettirecek ya kendini . Bu para hırsı nasıl bir şey ya. İnsan kendi karısını dolandırır mı ?” Ekin derin bir nefes alarak kahvesin den bir yudum daha aldı. Kenanın tek derdinin hisse olduğunu düşünmüyordu . Altında yatan başka bir sebep olmalıydı. Bu konuda Emre’ye güveniyordu . Kardeşi elbette bir cevaba ulaşırdı. && Emre karşısında ki manzaraya bakarken sigarasından bir nefes çekti. Güvenlikten arayıp beklediği kişinin geldiğini söylemişlerdi. Açık camdan odaya dolan duman yavaşça süzülürken odanın kapısı tıklatıldı ve Kenanı izlemesi için tuttuğu adam içeri girdi. Emre sigaradan son nefesini de çekip izmariti söndürdü ve adamı oturması için yönlendirdi. “ Hoş geldin .” Adam ona başı ile Selam verip gösterilen yere oturduğun da Emre de hemen karşısına kuruldu. Sabırsız bir hali vardı. Bir haftadır hisseleri geri almaya çalışıyordu ama hiç bir yolunu bulamamıştı. Eh Kenanın da kendi isteği ile geri vermeyeceği ortadaydı. Onu köşeye sıkıştırmak için de açığını arıyordu. “ Ee neler buldun ?” Adam onun heyecanı karşısında hafifçe gülümsedi . Merakla adamın gözlerine bakıyordu. “ Emre Bey öncelikle konuşmadan önce sakin olmanızı istiyorum.” Emre’nin anında kaşları çatıldı. “ Niye ne buldunuz?” Adam kollarının dirseğini bacaklarına koyarak öne eğildi. “ Bir haftadır Kenan beyi izliyorum .” “ Bey deme şuna . Hırsız piç .” Adam gülümseyerek devam etti. Birazdan karşısında ki adam delirecekti ve onu zapt etmek zorunda kalacaktı. Anladığı kadarı ile ablasına çok değer veriyordu. “ Pekala . Kenan her gün sabah şirkete geliyor . Bunu biliyorsunuz zaten . Öğle yemeği dahil şirketten çıkmıyor. Akşam da erkenden evine gidiyor. Eve giderken yolda çiçekçiye uğruyor.” Emre hayal kırıklığı ile “ Bu kadar mı ?” dediğin de adam başını iki yana salladı. “ Bu bir haftadır olan rutini. O yüzden ben de geçmişi araştırdım . Öncelikle Kenanın sizin piyasa da önemli dostları var. Bazıları sizin için rakip koltuğun da diyebilirim . Yani hisse satışı ve alışı Kenanın tek başına planladığı bir durum değil. “ “ Nasıl yani ?” “ Şöyle söyleyeyim . Bu benim çıkarımım. Kenan rakip firmalarınızla anlaşmış gibi görünüyor. Yani şu an üzerinde olan hisseler ona ait değil. Yakında sevmediğiniz insanlarla ortak olabilirsiniz .” Emre sinirle ayağa kalktı. “ Orospu çocuğu . Niye yaptı lan bunu ? Niye ? Yıllardır yediği önünde yemediği arkasında . Ablam sayesin de Allah’ın köyün den buralara geldi. Neyin yetmezliği bu. “ Emre sinirle odada volta atıp söylenirken adam konuşmasına devam etti. “ Bir de “ diyerek sustuğun da Emre ona baktı . “ Bir de ne ?” Adam derin bir nefes alıp oğlana bir zarf uzattı. Emre merakla zarfı alıp içini açtığın da eline bir kaç fotoğraf çıktı. En üstteki Fotoğrafta güzel bir kız vardı. “ Bu kim ?” “ Kenanın sevgilisi .” Emre bir an öylece kaldı. Duyduğu şeyi idrak etmek için bir kaç saniye kendine izin verdi . Sonra sinirle gözlerini açıp kapattı. Şaşırmaması gerekiyordu . Zaten kendisi de şüphelenmiyor muydu bu ihtimalden ? Üstelik Kenan her şeyi yapabilecek biriydi . Ablasına sadık kalmasını beklemek saçmalamaktı. “ Onu öldüreceğim .” Kapıya doğru hamle yaptığın da adam hemen yerinden kalkıp Emre’nin kolunu tuttu. “ Fevri kararlar vermeyin . Planınıza sadık kalın . Kenanın açığını arıyordunuz buldunuz .” Emre sinirle bir kaç nefes aşıp verdiğin de adamın haklılığı ile başını salladı. Sakinleştiğini fark eden adam ise onu bırakıp geri yerine oturdu. “ Ne zamandır ?” “ Yeniymiş . Bir kaç aydır . En uzun süreni bu tabi . Diğerleri hep kısa kısa sürmüş .” Emre şaşkınca “‘Diğerleri mi ?” diyerek diğer fotoğraflara baktı. Hepsinde farklı kızlar vardı. “ Şerefsiz .” “ Bunlar benim bulabildiklerim. Tek gecelikler . Bazen bir kızla iki üç kere daha çıkmış. Ancak en üstte ki kız diğerleri gibi değil.” Emre ilk gördüğü kızın fotoğrafına baktığın da onun gerçekten güzel olduğunu kabullendi. Fotoğrafta ki bakışın da bile belli bir arzu vardı. “ Bu kız ile diğerlerinden farklı ilgileniyormuş. Zaten aylarca beraber olmasından belli . Aşık olmuş olabilir .” “ Aşık mı ?” “ Yani . Sadece güzelliği için olsa o kadar süre uğraşmazdı. Öğrendiğim kadarı ile kız baya da zor biriymiş . Yani her şeyi beğenmeyen sürekli daha iyisini isteyen. Böyle birine kim sabreder ki ?” Emre sinirle elinde ki fotoğrafları masaya fırlattı. Şimdi eline bir koz geçmişti işte. Bu durumu hemen ablasına anlatmak istiyordu . Bu adamdan bir an önce boşanmalıydı. Ama o zaman hisseleri geri alacak zamanı olmazdı. Ablasına anlatsa da ablası bir süre daha bilmiyormuş gibi yapabilir miydi ? Hiç sanmıyordu. Kız ne kadar güçlü durmaya çalışsa da aslın da kırılgan bir yapısı vardı. Yalanlara karşı dik dursa da çok düşünceli görünüyordu ve aldatılmayı kolayca hazmedip Kenanın yanında kalmaya devam edemeyebilirdi. “ Off . “ &&& Alaz bir haftadır olduğu gibi öfke saçarak elin de ki kağıtları masaya fırlattı. Arkasını dönüp eli bir işaret verdiğin de aynanın arkasında ki Nihal yüzünü buruşturarak kamerayı kapattı. Şimdiden sorguda ki adama acımıştı. Alaz bir kaç saniye geçtikten sonra masanın karşısında ki adama doğru atılıp yakalarından tuttuğu gibi kendine çekti. Neye uğradığını şaşıran adam üst gövdesi masanın üzerine çekilirken “ Ne oluyor lan ?” diye bağırması ile yüzüne sert bir yumruk yemesi bir oldu. Sonrasın da ise Alazın sinirini boşaltmaya çalışması ve adamın acı dolu çığlıklarıydı. Yaklaşık bir saat sonra ellerinin üzeri kızarmış olan Alaz elinde ki kağıdı Tuğra başkomiserin masasına koyup “ Adamın itirafı “ diyerek geri odadan çıkmak için hamle yaptı. Ancak Tuğra başkomiserin “ Alaz bekle “ demesi ile adımını durdurdu. “ Otur şuraya . Seninle konuşacaklarım var .” Alaz bıkkınlıkla adamın dediğini yaptı. Sonra da bir bacağını titreterek çekeceği nutuğu beklemeye başladı. “ Sen napıyorsun Alaz ?” “ Ne yapıyorum başkomiserim ?” “ Nasıl aldın bu itirafı. Adam çok kararlıydı . Sürekli inkar ediyordu .” Alaz gözlerini kaçırırken “ İkna ettim işte .” dedi. Tuğra sinirle “ Adamı dövdün değil mi ?” dedi. Alaz cevap vermediğin de Tuğra devam etti. “ Bu hafta bu kaçıncı oğlum . Bu itiraf geçerli sayılır mı ? Adam beni dövdüler , zorla imzalattılar dese ne olacak ?” “ Kamera kayıtta değildi . “ “ Adam buraya geldiğin de sağlamdı Alaz. Şimdi dövülmüş olarak çıkacak .” Alaz da sinirlenerek Tuğraya döndü. “ Kim ispatlayacak benim dövdüğümü ? Hangi memur beni ispiyonlayacak ? Adam reşit olmayan bir kıza uyuşturucu verip tecavüz etmiş. Onu linç etmeden buraya getirmemiz mucizeydi .” Tuğra bir eli ile burnunu sıkarak ofladı. Alaz bir haftadır normal değildi ve bunun herkes farkındaydı. “ Neyin var senin ?” Alaz cevap vermeden bacağını titretmeye devam edince Tuğra ayağa kalkıp onun karşısına oturdu. “ Bir şey olmuş belli ki ? Ve kaldıramamış gibi görünüyorsun . Ne olduğunu anlat. Yardım edeyim. Bi çare buluruz abicim .” Alaz yan gözle Tuğraya bakıp dolan gözlerini kaçırdı. Bacağını daha hızlı titretmeye başladığın da onun ağlamaya hazır haline şaşıran Tuğra eğilip adamın omzunu tuttu. “ Anlat hadi .” “ Sevda beni aldatıyor .” “ Ne ?” Tuğra şaşkınlıkla geri çekildiğin de Alazın acı ile dolan gözleri olanları hatırladığın da öfke ile kısıldı. “ Hem de aylardır. Nişanlım beni herifin biri ile aylardır aldatıyor.” Tuğra ne diyeceğini bilemez bir şekilde sustu. Sevdanın böyle bir şey yapacağını tahmin ediyordu. Bu şubeye ilk geldiğin de yalnız kaldıkları an Sevda Tuğraya asılmıştı ve Tuğra anında ona arkasını dönüp konuşmalarına cevap vermemişti. Alazın kıza ne kadar aşık olduğunu bildiği için aralarını bozan kişi olmak istememiş ve susmuştu. “ Adam kim ?” “ Pislik herif . Kenan diye biri. Evli . Karısı da o kadar güzel ki . Anlamıyorum abi . Anlamıyorum . Ne sevdayı ne o adamı . Ben neyini eksik ettim onun ? O adamla tek farkımız maddiyat . Bu mu sorun ? Adam zengin diye mi boynuzu yedim ben ? Hele o adam . Para derdi yok. Çok güzel bir karısı var . Onun derdi neydi de nişanlı biri ile yatıp kalkıyor .” Alaz sinirle söylenirken Tuğra sakin kalarak “ Ayrıldınız mı ? “ diye sordu. Alaz başını iki yana salladı. “ Öğrendiğimi bilmiyor .” “ Neden ayrılmadın ?” Alaz sinirle Tuğraya baktı. “ Ona bunun hesabını ödetmeden neden ayrılayım . Bir haftadır içim içimi yiyor. Sadece iki kere görüştük. O zaman da rol yapacağım diye kendimi yedim bitirdim. Öylece hayatından çekilip rahat rahat ilişkisini yaşamasına fırsat verir miyim ? Ben ona yıllarımı verdim . Bunun bir bedeli olacak .” Tuğra kaşlarını çatarak “ Aklında ne var ?” dediğin de Alaz başını iki yana salladı. “ Bilmiyorum. Doğru düzgün düşünemiyorum ki . Beynim durdu sanki . Onları gördüğüm andan beri çalışmıyor . “ Tuğra yine sessiz kalarak düşündü. Tabi ki Alaza yardım edecekti. Onu kardeşi gibi seviyordu ve onun eski haline dönmesi için uğraşacaktı. “ Adam evli dedin . Adamın karısı öğrenirse ne olur ?” “ Yıkılır amına koyayım ne olacak ? “ “ Adam zengin dedin. Belki de maddi durumu ile ilgili bir şeyler yapabiliriz .” Alaz Tuğraya bakıp gözlerini kıstı. “ Gerçekten bu konuda bana yardım mı edeceksin. İntikam istiyorum çünkü. Süründüklerini görmek istiyorum . Sevda ağlayarak ayağıma gelsin istiyorum . Ama ona arkamı dönüp giderken yaşayacağı acı ile içimde ki yangın sönsün istiyorum . Bunun için de yapmayacağım şey yok .” Tuğra başını hızla iki yana salladı. “ Önce bir sakin ol bakalım . Evet sana yardım edeceğim Alaz . Başkomiser kimliğim ile değil. Abin gibi gördüğün biri olarak. Ve öyle yapamayacağım şey yok laflarını da bir daha duymayayım. Onlardan intikamını alacaksın. Ama yasal yollarla . Haklı iken haksız duruma düşmemelisin .” Alaz adamın söyledikleri ile sessizce başını salladı. Onun haklı olduğunu biliyordu. “ Zengin ama kendi mal varlığı değil. Karısının . Evlendikten sonra sahip olmuş her şeye . Karısının babasının şirketin de çalışıyor .” Tuğra memnun bir şekilde gülümsedi . “ O zaman işe karısı ile başla. Kadının gözlerini aç. Kadın aldatıldığını öğrendiğin de onu boşayacaktır. Adama verdiklerini geri alacaktır. Elinde ki maddiyat gidince Sevdanın da ilgisi kalmaz .Sana geri dönmek ister. Pek gururlu biri gibi görünmüyor .” Alaz onun söylediklerini düşünüp kafasında tarttı. Bir yerden başlamalıydı. Adamın karısı ile görüşecekti. &&
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD