4

2020 Words
4 Alaz sakince masasında oturmuş dili dışarıda elinde ki telefona odaklanmıştı. Onu bir süredir izleyen Nihal ise onun bu haline kaşlarını çatarak bakarken dayanamayıp “ Komiserim ?” dediğin de Alaz ona bakmadan “ He ?” diye cevap verdi. “ Ne yapıyorsunuz siz Allah aşkına ?” “ Oyun oynuyorum .” Nihal ona ayıplayarak bakarken bir memur yanlarına geldi . “ Mahir abi . Başkomiser seni çağırıyor .” Mahir elini sarı saçlarından geçirip ayağa kalktı. Diğerlerinin pek ilgisini çekmese de Nihal merakla giden oğlanın arkasından baktı. “ Ne oldu ki acaba ?” “ Sana ne ?” Alazın alaylı çıkan sesi ile bozularak ona dönen Nihal adamın gözlerinin halen telefonda olduğunu gördü. Yüzünü asarak önüne döndüğünde çok geçmeden Mahir yerine geri dönmüştü bile . Ancak genç adamın toplanmaya başlaması ile diğerlerinin ilgisi ona çevrildi. İlk konuşan Nihal oldu. “ Hayırdır Mahir ?” Mahir başını kaldırdığın da herkesin ona baktığını gördü. Dikleşerek ensesini kaşıdı. Önce söze nasıl başlayacağını düşündü. Buraya geleli neredeyse bir yıl olacaktı. Alışmıştı hepsine . “ Buraya geçici görevle gelmiştim biliyorsunuz . Sonunda kendi birimime atanmışım .” Alaz duydukları ile telefonu kenara bıraktı. “ Gidiyor musun ?” “ Evet komiserim.” “ Hangi birime verdiler ?” “ Baştan beri olmam gereken yere verdiler komiserim . Cinayet şubeye gidiyorum .” Alaz yavaşça başını salladı. Mahiri seviyordu . Hem yaşları yakındı hem de gerçekten iyi bir polisti. Onun burada geçici olarak durduğunu biliyordu . “ Uzak değilsin yine . Arada geliriz senin şubeye de . Hayırlısı olsun .” “ Sağolun komiserim .” Nihal sandalyesinden kalkıp Mahire toplanmasına yardım ederken Alaz telefonuna geri döndü. Ama oyundan çıkmıştı bir kere . Ekranı kaydırıp Sevdanın numarasını buldu. Aramaya basıp beklemeye başladı. “ Canım “ “…” “ Nasılsın bebeğim ?” “…” Alaz kulağına gelen cılız bir iyiyim sesi ile gözlerini devirdi. Sevda son bir haftadır değişik davranıyordu. Hasta olduğunu düşündü. Yine de kendisine karşı olan soğuk davranışları canını sıkmıştı. “ Ben de iyiyim Sevda . Sorduğun için sağol .” Alazın iğneleyici sesi ile Sevda ofladı. Son günlerde ona karşı pek tahammülü yok gibiydi. Alaz onun baş ağrısı çektiğini biliyordu o yüzden üstüne gitmek istemedi. “ Oflama hemen. Akşam beraber yemek yiyelim diye aradım . “ “…” “ Sen yap demiyorum zaten bebeğim. Dışarıda yeriz .” “…” Alaz aldığı olumsuz yanıt ile kaşlarını çattı. Sevda ev yemeklerini hiç sevmezdi ve dışarıda yemek yemeye bayılırdı . Eğer bunu reddediyorsa gerçekten hasta olmalıydı . “ Öyle olsun bakalım. Sen dinlen bu gün . Kendine iyi bak .” Telefonu kapattığın da moralinin bozulduğunu hissetti. Üstelik sevdanın hasta olmasına da üzülmüştü. Kendisi de yalnız yaşıyordu ve hasta olduğu zamanlar tek başına olmanın acizliği onu iki kat üzerdi . Sevdanın da ailesinin olmadığını biliyordu ve onun kendisini kötü hissetmesini istemiyordu. İş çıkışında yiyecek bir şeyler alıp sevdaya geçmeyi aklına not etti. “ Hoşçakalın arkadaşlar . Kendinize iyi bakın .” Mahirin sesi ile tekrar dikkatini ona veren Alaz oğlanla vedalaştı . Sonunda oğlan gittiğin de ise arkasından hüzünle bakan Nihale arkasından yaklaşıp kollarını kızın omzuna sardı. “ Üzülme kız bu kadar . Aynı şehirdeyiz sonuçta .” “ Olsun . Beraber çalışmak gibi olur mu ?” Alaz gözlerini devirip “ O sana bakmazdı be Nihal. Onun gönül yarası varmış.” dediğin de gözleri kızarmış olan kız “ Yaa “ diyerek karşısına bakmaya devam etti. Alaz onu masasına yönlendirerek oturturken “ Gel sen bana yardım et de kafan dağılsın “ dediğin de Nihal kaşlarını çatarak “ Siz bana kendi işinizi kitliyorsunuz gibi geldi komiserim .” dedi. Alaz sırıtarak kızın saçlarını karıştırrken Nihal bağırarak adamın kollarından çıktı. && Alaz direksiyonu kırarken yanında oturan Nihal ona yolu tarif ediyordu . Mahir gittikten sonra önlerine gelen yeni dosya ile ikili apar topar şubeden çıkmışlardı . “ Burası komiserim . “ “ Görüyorum Nihal .” Alaz güvenlik şeridi ile çevrilmiş okulun önünde durduğun da Nihal gözlerini devirerek arabadan indi. Alaz komiser iyiydi hoştu ama gıcık herifin tekiydi onun gözünde. Alaz da hemen araçtan indiğin de okulun küçük bahçe kapısında bekleyen polislere kimliğini göstererek şeridi geçti. Hemen arkasından Nihal de onu takip ederken okul binasına giren ikili çevrelerine bakınıp seslerin yoğunlaştığı koridora doğru yürüdüler. Köşeyi döndüklerinde iki yaralı kişiye müdehale eden sağlık personelini gördüler . Yaralı kişiler sandalyede oturuyordu . Birinin alnından kan sızarken diğerinin burnuna bandaj yapılmıştı . Başlarında da üniformalı polisler vardı. Onlara yaklaştıklarında hepsi dönüp ikiliye baktı. “Narkotik şubeden Komiser Alaz Erdemli “ Polisler anında duruşlarını düzelttiler. “ Buyurun komiserim .” “ Olayı bana bir anlatın .” Uzun boylu olan polis hızla konuştu. “ Örencilerden biri okulda uyuştucu kullanmış . Arkadaşlarına da vermiş . Sonrasında aralarında tartışma çıkmış . Hademeler müdahale etmiş. İş yaralamaya kadar gelmiş. “ Alaz başını sallarken diğerinden kısa olan polis sesini alçaltarak lafa girdi. “ Müdüre kalsa polisleri karıştırmak istememiş. Öğrenciler den biri yapmış ihbarı. Biz geldiğimizde çok sinirlendi. Bizi göndermeye çalıştı . “ Alaz gözlerini devirerek derin bir nefes aldı. Burası özel bir okuldu ve öğrenciler de iyi para ödüyor olmalıydı. Müdür de tabiki öğrencilerini koruyup olayın üstünü kapatmak isteyecekti. Büyük ihtimalle şerefsizin tekiydi. Alaz Nihale döndü. “ Bu gün de eğleneceğiz çok şükür. “ Bu sefer de Nihal gözlerini devirirken uzun boylu polisin eşliğin de müdür ve diğerlerinin olduğu alana doğru yürüdüler . Büyük bir salona girdiklerin de kalabalık ile karşılaştılar . Alaz elleri cebinde çatık kaşları ile kendisine bakan kişileri inceledi. Salonda üç aile vardı. Hepsi koltuklarda mesafe bırakarak oturmuşlardı. Ayakta ve onlardan biraz uzakta bir bayan ve bir adam duruyordu. Uzun boylu polis Alazı göstererek “ Alaz komiser “ dediğinde ayakta duran adam hızlı adımlarla yanına geldi ve elini uzattı. “ Merhaba komiserim. Ben okul müdürü Suat Zengin .” Alaz adama tek kaşını kaldırıp bakarken uzatılan eli sıkmak için bir girişimde bulunmadı. Hatta küçük bir baş sallama ile onu geçip oturan ailelere yaklaştı. Onlardan ileride duran ve herkes gibi kendisini izleyen kadına gözleri değdiğinde hızla onu süzdü .Zarif ve güzel bir kadındı . Gözleri tekrar aileleri bulduğun da “ Bana olayı baştan anlatır mısınız ?” dediğin de kimseden ses çıkmadı. Alaz buna kaşlarını çatarken Müdür boğazını temizleyerek dikkati üzerine çekti. Alaz dönüp ona baktı. “ Komiserim büyütülecek bir olay yok aslında . “ “ Öyle mi ?” “ Evet evet . Biz aramızda konuşup anlaştık. Çocuklar da çok pişman zaten . Bir daha böyle bir şey olmayacak. Hatta sizleri buraya kadar yormamıza bile gerek yoktu aslında ama işte öğrencilerimiz biraz korkmuş ve aramışlar kusura bakmayın .” Alaz duydukları işe yavaşça başını salladı. Aynı an da ise ayakta duran kadının bezginlikle gözlerini devirdiğini fark etti. Dikkatini tekrar Müdüre verdi. “ İşin için de uyuşturucu var mı ?” Müdür gözlerini kaçırarak “ Komiserim şimdi şöyle-“ Alaz elini kaldırarak adamı susturduğunda sessizce oturan aileler tedirginlik ile birbirine baktı. “ Soruma cevap ver . Gereksiz konuşma .” “ Tamam komiserim ama bunlara gerçekten gerek yok .” “ İşin içinde uyuşturucu var mı ?” Müdür Alazın gözlerin de ki sertlik ile yutkunarak başını salladı. “ Evet .” “ Dışarda yaralı iki kişi var mı ?” Müdür hızla “ Komiserim onlar yanlışlıkla -“ derken Alaz tekrar elini kaldırdı . “ Anlaman mı kıt senin müdür . Soruma cevap ver sadece .” Müdür azarlanmanın etkisi ile kıpkırmızı kesilerek “ Evet var” dediğinde Alaz salonda herkeste gözlerini gezdirdi. “ Demek ki polise gerek varmış . Belli ki aranızda anlaşıp olayın üstünü kapatacaksınız . Ama bu ben varken imkansız.” Alaz halen onları bekleyen uzun polise ve Nihale baktı. “ Bu odada ki herkesi alın. Merkeze götürün. Hepsi tek tek sorgulanacak “ Müdür ve ailelerden aynı an da itiraz sesleri yükselirken Alaz sinirle “ Susun lan . Size gelin diye rica etmedim . Hepiniz geleceksiniz. “ diye bağırınca hepsi şaşkınlık ve öfke ile Alaza bakakaldı. Alaz hızlı hızlı salondan çıkarken günün sonun da çok fazla baş ağrısı çekeceğini düşünmeye başlamıştı . && Nihal eline yeni bir dosya daha koyduğun da Alaz kafası çorba olmuş bir şekilde ona baktı. Üç ailenin de fertleriyle tek tek görüşmüştü. Hepsi kendi çocuğunu koruyordu ve suçu diğerlerine atıyordu . Müdür ise hepsini koruyordu ve doğru düzgün bir şey anlatmıyordu . “ Kim kaldı ?” “ Olayın yaşandığı an da ki öğretmen .” Alaz yorgunlukla kafasını salladı. Dosyayı eline alarak sorgu odasına gitti. Kapıdan girdiğin de sandalye de oturan kadını gördü. Yakından bakıldığın da gerçekten güzeldi. Alaz da onun karşısına oturup dosyayı açtı. Bilgilerine kısaca göz gezdirip kadına tekrar baktı. Kadın da ona bakıyordu . “ Evet Ekin hanım . Olayı bir de sizden dinleyelim .” Ekin karşısında ki adama kısaca başını salladı. Müdür onu buraya gelmeden uyarmıştı. Zaten polisler gelmeden de aileler ile anlaşmış olayı kapatmışlardı . Ama işin içine polisler girince işler büyümüştü. Yine de olabildiğince ailelerin çevrelerine olay duyulmadan kapatmaları gerekiyordu . Müdürün tembihlemesine göre Ekin uyuşturucu falan görmemişti. Kimin getirdiğini bilmiyordu . Ne kavgayı duymuş ne de yaralanmaya şahit olmuştu . Sınıfta tüm bunlar yaşanırken sanki kör ve sağır gibi bir köşede durmuştu. Derin bir nefes alarak anlatmaya başladı. “ Derse girdiğimde Melisa’nın tuhaf bakışları dikkatimi çekti. Gözleri bayık gibiydi. Aldırış etmesem de gözüm üstündeydi.” Alaz kaşlarını çatarak Ekini dinlemeye devam etti. Araların da sadece bu kadın ciddi şekilde konuşuyordu ve bir şekilde onun doğruları anlattığını hissetti . “ Dakikalar ilerledikçe Melisa’nın yanında ki Boranın da davranışları değişti. Beni dinlemiyor yapmaları gereken şeyleri yapmıyorlardı. Çok geçmeden melodi de aynı davranışı sergileyince dayanamadım ve müdehale ettim .” Alaz kadının zarif yüzüne bakıp “ Ne yaptınız ?” diye sordu . “ Yanlarına gelip sessiz bir şekilde onları uyardım . Hasta olup olmadıklarını sordum. İtiraz ettiler. Uyuşturucu etkisinde oldukları çok belliydi ama direkt sormak istemedim. Yine de benim sorularıma agresif cevaplar verdiler . Sonrasında ayağa kalkıp etrafa saldırmaya başladılar. Çıkan sese hademeler geldi. Onlara da saldırıp yaraladılar . Ben de ayırmaya çalıştım ama kuvvetleri gerçekten fazlaydı. “ Ekin kollarını sıyırdığında kollarında ki morlukları gören Alaz kaşlarını çattı. Kadın da yaralanmıştı ama Müdürün bunu önemsediğini sanmıyordu. Ekin de kazağını düzeltip anlatmaya devam etti. “Büyük bir kargaşa çıktı . Müdür bey ve diğer öğretmenler geldi. Hepsi müdahale ettiler. Çocukları sakinleştirince aileleri çağırıldı. “ Alaz dirseklerini masaya koyarak kadına bir süre sessizce baktı . Sonrasında ise “ Diğerleri sizin bu söylediklerinizi anlatmadı. Hatta hapları hademelerden aldıklarını söylediler . Öğrenciler suçsuzmuş. “ dedi. Ekin sinirle bir kaç saniye güldü. Suat bey için gerçekten para ve statü çok önemliydi. Ve aileler . Onlar kendi çocukları için masumların hayatını yakmaya hazırdılar . “ Hademelerin hiç bir suçu yok. Suçu onlara atıp kendi çocuklarını kurtaracaklar.” Alaz sakince başını salladı. Nedense kadının doğru söylediğini biliyordu . İfadesini imzalatıp ayağa kalktı. Kadının elini sıkarken istemsizce yine onun yüzünü inceledi. Nedense ilk gördüğünden beri bir kaç kez ona bakmak istemişti. Kadında duru bir güzellik vardı. İçinden Allah sahibine bağışlasın dedi. Onu gönderip masasına geçtiğin de büyük Bir yorgunluk hissetti. “ Nihal. Yarın aileleri tekrar alıyoruz . Ve müdürü. Bir daha ifade verecekler .” “ Tamam komiserim .” Alaz telefonuna baktığında akşam on olduğunu gördü. Gerçekten uzun bir gün olmuştu ve Alaz çok yorulmuştu. Hemen sevdayı aradı. Defalarca çalıp arama boşa düştüğün de Alaz içine düşen sıkıntı ile tekrar arama tuşuna bastı. En son konuştuğunda Sevdanın sesi kötü geliyordu ve kız evde yalnızdı. Başına bir şey gelse kimsenin haberi olmazdı. Endişe işe çağrının yanıtlamasını bekledi ve bu sefer kulağına kızın sesi geldi. “ Sevda iyi misin?” Sevdanın kırılgan çıkan sesi ile Alaz iyice endişelendi. Kız uyuduğunu ve sürekli ona arayarak uyandırdığı için ona kızdığını söylediğin de Alaz büyük Bir rahatlama yaşadı. “ Özür dilerim güzelim . Seni çok merak ettim .” “…” “ Tamam kızma artık. Birazdan yanına geleceğim .” “…” Alaz aldığı olumsuz yanıt ile bir an kaşlarını çattı. Sevda gelmesini istemiyordu . Yatıp dinleneceğini söylüyordu . “ Hasta olduğun çok belli ve ben seni yalnız bırakmam sevgilim. Boşuna itiraz etme . Birazdan oradayım . Sen uyu . Ben gelince yanına kıvrılırım.” Sevda tekrar itiraz etse de Alaz asla kabul etmedi ve vedalaşarak telefonu kapadı. Şubeden çıkarken de nöbetçi eczanenden kıza bir şeyler almayı aklına not etti. &&
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD