PUANLAMA

1159 Words
Sevmememi tavsiye edermiş. Zaten cansız nesnelere aşık olmuyorum ben. Adam robot gibiydi birde ben seni sevmem seninde sevmemeni tavsiye ederim diyordu. Ay sen sevebiliyor muydun diyesim geldi ama demedim. Bu adamsı şeyin Çin' de üretilmiş bir insansı robot olup her şeyin bir şaka olması daha olasıydı. Kesinlikle aile bağımız çoktan kopmuş babamın ve evlendiklerinden beri yıldızımızın barışmadığı Aylin' in bana şaka yapmak için bu kadar uğraştıklarına bu adamın insan olduğundan daha kolay inanabilirdim. Eve döndüğümde babamın rengi atmış gibiydi. " İyi misin baba?" diye sordum. " Asıl sen nasılsın? Ne oldu?" diye soruma soruyla karşılık vermeyi seçti. " Bir şey olmadı. Yarına kadar düşünmemi istedi. Yarın gideceğim. Merak etmeyin. Borcunuzu ödeyecek. Sizin ölmenize izin vermem. Çocuğunuz var. Yemeklerimi odama gönderin. Bugün dinlenmek istiyorum. " " Ne konuştunuz?" " Önemli şeyler değil. " dedim ve odama yürüdüm. Elimden geleni yaptım gibi hissediyordum. Daha fazlasını yapacak gücüm yoktu. Kendimi suçlu hissediyordum ama elimden de daha fazlası gelmiyordu. Gerçekten yemekleri odama gönderdiler. Akşamda Emre geldi. Yine onunla uyudum. Gözümü açtığımda odamda sabah kahvaltısı olan bir tepsi vardı. Sürekli dönüp durmaktan sabaha karşı zor uyumuştum. Emre bile bu kez beni sakinleştirmeye yetmemişti. Aslında kahvaltı edecek halim yoktu ama yabancı bir yere gidecektim. Başıma neler gelecek bilmiyordum. Yesem iyi olur diyerek zorla bir kaç lokma yedim. Bir adamın zengin ve ünlü olması onu güvenilir yapmaya yeter miydi? Adam zekiydi. Bir kere oraya gitmem ona yeterli değildi. Sonra vazgeçme ihtimalim olurdu. Adam zaman kaybetmek istemiyordu. İkinci kez aynı kararla oraya gittiğimde emin olacaktı. Sözde bana zaman tanıyordu ama aslında düşündüğü yine kendisiydi. Bu kez valizimi aldım. Emre' yle vedalaştım ve öyle çıktım. Beni neler bekliyor ve onu bir daha ne zaman göreceğim bilmiyordum. Daha önce hemen yapmazsam bir daha hiç yapamam gibi bir his vardı ama artık o his gitmişti. Başka çarem yoktu. Giderken şoföre yavaş kullanmasını söyledim. Zaman kazanmak neyi değiştirirdi bilmiyordum ama sanki yaşamak için son dakikalarım bunlardı. Yine de yol bitti elbette. Belki de hayat bitti. Umutlar bitti. Yine önümde yürüyen kadın beni aynı odaya götürdü. İçeri girdim. Emir bir kağıt uzattı. " Bu ne? Evlilik sözleşmesi falan mı? En baştan söyledim. " " Değil. Oku ve puanla. " Emir ’in verdiği kağıda göz gezdirirken, üzerinde çeşitli cinsel fanteziler ve tercihleri belirten maddeler olduğunu fark ettim. Kağıt oldukça detaylıydı; Emir ’in düşünceli bir şekilde hazırladığı belliydi. Yanlarındaki kutulara, kendimi ne kadar rahat ve yakın hissettiğime göre birden ona kadar puan vermemi istiyordu. " Bunların hepsini yapmam mı gerekiyor?" " Dün anlattım daha. Anlaşılan pek zeki değilsin. Hiçbirini yapmak zorunda değilsin. Sadece belli bir süre sadece seninle seks yapacağım. Ayrıca bu konuda seni tanımam gerekiyor. " " Benim daha önce bir şey yaşamadığımı biliyorsun. Neye göre puan vereceğim?" " Yanlarına kısa açıklamalar yazdım. Düşün, hayal et ve ona göre cevap ver. Merak etme buna şu puanı vermişsin illa yapacağız diye bir şey yok. Yaparken karar değiştirebilirsin. Ya da hiç başlamadan. Ama baştan savma yapma. Düşünerek işaretle. Bu hem benim seni tanımam için geçerli hemde senin kendini tanıman için. Seni yalnız bırakayım. Bitirince büyük salona getirirsin. " Sanki sınava giriyordum. Masadan kalem aldım ve okumaya başladım. Kağıttaki maddeler, farklı seviyelerde yakınlık ve keşif içeren fantezilerden oluşuyordu. 1. Romantik atmosferde spontane birliktelik: Mum ışığı, yavaş müzik, rahat bir ortam gibi detaylarla baş başa geçirilen bir akşamın getirdiği doğal yakınlaşma. 2. Yavaş ve uzun süreli ön sevişme: Her iki tarafın da birbirini tanımasına fırsat tanıyan, dokunma ve keşfe odaklanan bir yakınlaşma. 3. Yatak dışında bir ortamda deneyim: Farklı yerlerde örneğin, evin başka bir odasında, balkonda, banyoda birlikte olmayı denemek. 4. Farklı kişiliklerle rol yapma: İki kişinin de kendini farklı bir karakterde hissetmesini sağlayacak tiyatral konuşmalar. 5. Birbirini yönlendirme: Biri diğerine ne yapmasını istediğini söyleyerek ilişkinin seyrini belirleme. 6. Gözlerin kapatılması: Duyulara odaklanmayı sağlayacak şekilde bir tarafın gözlerini kapatması veya bağlama fikri. 7. Kendi sınırlarını keşfetme: Yeni şeyler deneyerek, her iki tarafın da kendini rahat hissettiği sınırlar dahilinde keşif yapma. 8. Yavaşça ritmi artırma: Daha sakin bir başlangıç yaparak zevkin yoğunlaşmasıyla birlikte ritmi artırma. 9. Birbirinin fantezilerini paylaşma: Her iki tarafın hayalini kurduğu şeyleri konuşup, sınırları dahilinde denemesi. 10. Sabah erken saatlerde veya günün farklı saatlerinde deneyim: Rutin dışı saatlerde yakınlaşmayı deneme. Örneğin gece yarısı uyandırma. 11. Kontrolü bir tarafa bırakma: Bir tarafın kontrolü tamamen diğerine bırakması, komutlarına uyması. Her iki tarafın da rolleri değiştirerek deneyimlemesi. 12. Sert ön sevişme: Daha yoğun ve sert bir başlangıç, tutkuyu arttırmak için kısıtlamalar veya hafif şaplaklar gibi tercihlerin eklenmesi. 13. Bağlama: Bileklerin, gözlerin veya vücudun belirli bir şekilde kısıtlanması; hareketi sınırlandırarak diğer duyulara odaklanma. 14. Fısıldayarak yönlendirme ve isteklerin ifade edilmesi: O an yapılacakların açıkça fısıldayarak yönlendirilmesi, her iki tarafın fantezilerinin açıkça ifade edilmesi. 15. Rol değişimi: Taraflardan birinin diğerinden talimat alarak hareket etmesi ve belirli bir rolü canlandırması. Dominant veya itaatkâr gibi rollerle deneyimleme. 16. Zincir veya kelepçe kullanımı: Daha fazla güven gerektiren kısıtlamalarla farklı bir deneyim yaratma. İki tarafın da bu kısıtlamaları sınırları içinde değerlendirmesi. 17. Sıcak mum: Dikkatli ve güvenli bir şekilde, vücudun bazı bölgelerine ılık mum damlatarak duyusal deneyimi artırma. 18. Kalıcı iz bırakmayan hafif sertlik: Her iki tarafın da onay verdiği ölçüde hafif tırnak, ısırık veya şaplak gibi temasların kullanımı. 19. Aynanın önünde deneyim: Birbirini daha rahat görebileceğiniz şekilde, aynanın önünde yakınlaşma. 20. Sessiz kalma oyunu: Sessizliği koruma ve her iki tarafın birbirini sadece bakış ve dokunuşlarla yönlendirmesi. 21. Güç dinamikleri: Bir tarafın tam anlamıyla “dominant” rol üstlenmesi, diğer tarafın da tamamen “itaatkâr” olması. (Dominant kişi Emir Sancaktar olacaktır.) 22. Komut oyunu: Bir tarafın karşı tarafa çeşitli komutlar verip anında yerine getirilmesini beklemesi. Bu sırada her iki tarafın da sınırlarına saygı gösterilmesi. 23. Göz bağı ve duyuları kısıtlama: Gözlerin bağlanması veya kulak tıkacı gibi diğer duyuları kısıtlayıcı unsurların kullanımıyla diğer duyuların yoğunlaştırılması. 24. Kırbaç veya özel aksesuarlar: Dikkatli kullanılması gereken, hafif ama hissedilir izler bırakabilen fantezi kırbaçları veya tokatlayıcı aksesuarlar. 25. Sınır belirli ısırık izleri bırakma: Boyun, omuz veya bilek gibi alanlarda geçici izler bırakacak şekilde hafif ama belirgin ısırmalar. 26. Fantezi kostümleri ve kimlik değiştirme: Belirli rollere uygun kostümler giyerek, farklı bir karakteri canlandırma. 27. Şaka veya uyarı olmadan aniden başlama: Önceden planlanmış zaman dışında, herhangi bir uyarı olmadan fanteziyi başlatma. 28. Ekstrem kısıtlama: Hafif kelepçeler yerine daha belirgin kısıtlamalar kullanarak karşı tarafın hareketsiz kalmasını sağlama. Burada güvenlik kelimesi belirlemek ve karşı tarafın rahatsız olması durumunda hemen bitirmek önemli olur. 29. Sınırlı konuşma ve itaat: Oyunun sürdüğü sürece konuşma yasağı uygulama, yalnızca vücut diliyle iletişim kurma ve göz temasıyla yönlendirme. 30. Yüksek riskli mekanlar: Özel alanın dışına çıkmadan ama gizlilik sınırlarını zorlayacak bir mekanda birlikte olma, örneğin balkonda veya halka açık yerlerde gizli ama güvenli bir deneyim. 31. Ceza ve ödüller: Oyun esnasında belirlenen kurallar çerçevesinde, karşı tarafın yaptığı hareketlere bağlı olarak hafif cezalar veya ödüller vermek. 32. Soğuk veya sıcak uyaranlar: Vücuda soğuk buz veya hafif sıcak nesnelerle temas ederek farklı hisleri denemek. Bu kadar şeyi yazmaya hiç üşenmemiş miydi? Bunların hepsini yapıyor muydu gerçekten? Ellerim terliyordu. Neredeyse koşarak buradan uzaklaşacaktım ama hiçbir şeye mecbur olmadığımı söylemişti. Ellerim titreyerek kalemi aldım. Hangisine kaç puan vereceğim konusunda hiçbir fikrim yoktu.
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD