Armağan Akay'dan; Güne başlarken derin derin nefesler aldım. Bugün İstanbul'a dönecektim. Tabi sadece 1 bilemedim 2 günlüğüne. Hala olanlara inanamıyordum. Haftaya cumartesi pazar düğünüm ve kınam vardı. Odamın kapısı açıldığında sıçrayıp kalktım. Esra yanıma uzanırken döktüğü gözyaşlarına baktım; "Yavruşum, canımın içi ne oldu? Neden döküyorsun incilerini?" "A-armağan. Ben ne yapacağım senin ağabeyinle?" Dediğinde gözüm direk kapıya kaydı. Açıktı ve belliydi ki ağabeyim odamın kapısının önündeydi. Artık bu işi halletmem gerekirdi. "Ne oldu kuzum ne yaptı ağabeyim?" "Armağan sen buraya geleceksin diye bana sende gel bu konağa hanım ol dedi." "Ne!" Duyduğum cümle beni şoka uğratırken hemen cevap verdim; "Sen ne dedin?" "Önce adamca istiyor muyum sor dedim." "İyi de Esra sen ağabe