Gamze
Kesin kafayı buldum ben yoksa o adamım sesini nereden duyacaktım. Kalkmaya çalıştım ama takılıp duruyordum. En sonunda koltuğa tutunup ayağa kalktım. Zaten pijamalarımla iyice dağılmıştım. Üzerimi düzeltip kapıya doğru sendeleyerek geldim.
Kapıya zorla ulaştığımda gerçekten de karşımda o vardı. Adını bilmediğim şaheser. Takım elbiseliydi. Çok resmi duruyordu. Nikah kıymaya yada celladım olmaya gelmişti zalımın oğlu.
- Burada ne işin var dedim. Aynı zamanda devrilmek üzereydim. Gelip beni tuttu. Kollarındaydım ve kokusu çok hoştu. Ahh o kokusu...
- Evin burası mı dedi.
- Nıç diye bir ses geldi Aslıdan.
- Karşı taraf gidin orada ne yapacaksanız yapın izlemeyi sevmem dedi. O da çok sarhoştu ve sonuç olarak kapı dışarı edildik. Ben sadece ona bakıyordum. Kapı çarptı sanki.
- Anahtarın nerede dedi. Anlamamış gibi baktım.
- Anahtar kapı açmak için kullanmamız lazım dedi sanki bir çocuğa anlatırmış gibi. Posta kutusunu gösterdim. Oradan anahtarı aldı ve kapıyı açmaya çalışırken bir eli de belimdeydi. Beni tutup kapı açabiliyor. Vay canına. Para her kapıyı açar ama bu anahtarla açtı. Nasıl zengin ki bu ?
Kapı açıldı ve içeri girdik. Yavaşça beni kanepeye oturttu. Etrafı inceliyordu.
- Bak seninle konuşmaya gelmiştim ama bu haldeyken konuşamayız. Yarın gelirim.
Tam gidecekken elinden tuttum. Aynı zamanda gülüyordum sürekli.
- Nereye dedim. Ellerimize bakıyordum.
- Gitmem gerek dedi.
- Neden dedim. Yavaşça önümde eğildi.
- Bu haldeyken konuşamayız. Üstelik seni böyle görmek beni sertleştiriyor güzelim dedi. Göğüslerime bakıyordu.
Yutkundum. Söyleyecek bir şeyim yoktu ama içkinin verdiği rahatlık vardı. Bir çırpıda çıkardım atletimi.
- Ne yapıyorsun dedi.
- Sana bakacak alan veriyorum ki gitme dedim. Göğüs uçlarım sertleşmişti. Aşırı derecede hassastım şuan.
Gözleri simsiyah bana bakıyordu.
- Sarhoşsun hadi seni yatıralım dedi. Ayağa kalktım. Düşecekken tuttu yine beni.
- Yatak odam şu kapının arkasında dedim fısıldayarak. Sanki çok önemli bir sır verir gibi.
Sabrının sınırında olduğunu görebiliyordum. Sabahtan beri aklımdan çıkmayan dudaklara baktım ve yaklaşıp öptüm. O da artık dayanamaz oldu ki beni vahşice öpmeye başladı. Alt dudağımı ağzının içine almış vakumluyordu. Beni kendine bastırınca inledim. O da inledi. Bir şişlik vardı bana baskı yapan ve kollarıyla yavaşça kaldırdı beni bacaklarımı beline doladım. Beni yatak odama götürüyordu. Işığın yandığını ve yatak odamda olduğumuzu sırtım soğuk yatağa deyince anladım.
Benden ayrılınca bir itiraz nidası çıktı ağzımdan. Gülümsedi yavaşça. Ceketini ve kıravatını çıkardı. Bende karşılık olarak sütyenimi çıkarmaya çalıştım ama yapamayınca o gelip yavaşça aşağı çekti.
Göğüslerimi görünce küçük bir çocuk gibi sırıttı. Eğilip meme ucunu ağzına aldı. Yavaşça emmeye başladı sağ mememi. Dünyadaki en güzel şeydi.
- Muhteşemler dedi. Hmm diyebiliyordum. Yada ahh gibi sesler sadece. Sen daha muhteşemsin bebeğim. Kendimden geçtim resmen.
Şortu da çıkardı. Sadece siyah iç çamaşırlarımla kalmıştım. Tekrar memelerimle ilgilenmeye başladı. Diliyle uçlarıma darbeler vuruyordu. Elleriyle sıkıyor morartana kadar emiyordu. Eli yavaşça aşağı taraflara indi ve kilodumda kaldı. Elini içeri atınca gerildim.
- Sakin ol. Kulağımda olan ağzıyla kulak mememi ısırıyordu.
- Sakin ol, sadece seni rahatlatacağım. Ben kendimi sakinleştirmeye çalışırken yavaşça gözlerime bakarak kilodumu çıkardı. Ahh diye bir ses geldi ondan.
- Nasılda ıslanmışsın dedi.
Yine öpmeye başladı beni ve ben her şeyi unuttum. Eliyle vajinamda harika şeyler yapıyordu. Bir parmağını içime sokunca ahh diye inledim. Bu nasıl bir zevkti.
O da nefes nefese
- Çok darsın kafayı yiyeceğim dedi ve biraz daha parmağını sokunca durdu. Tuhaf bakıyordu.
- Sen şey yani sen bakiresin dedi. Parmağını hızla çekerek.
- Ne oldu dedim. Lütfen durma diye yalvarıyordum.
- Ama sen dedi.
- Lütfen dedim. Ne istediğimi bilmiyordum. Onun ne yapmaya çalıştığını da anlamıyordum. Sinirlerim bozulmuştu.
Bana tuhaf bakıyordu. Gözleri iyice karardı.
- Lütfen dedim tekrar ağlamak üzereydim. Üzerime atladı neredeyse, çok vahşice öpüyordu. Önce neye uğradığımı şaşırdım. Öpüyordu dudaklarımı ve o baskıyla açtım. Dili ağzımı keşfe çıkmıştı.
Elleri göğüslerimi yoğuruyordu. Ahh bulutlardaydım. Ben inledikçe o da inliyordu katta hırlıyordu desek daha doğru.
Elini yavaşça vajinama attı.
- Kadınlığın nasılda ıslanmış. Hem de benim için dedi. Hı hı diyebildim. Sırıttı bu halim onu keyiflendiriyordu belli ki. Bense artık dayanamayacak noktaya gelmiştim ama o tekrar ağzıyla göğüslerime gelip elini vajinama attı.
- Dayanamıyorum dedim.
- Boşal hadi kendini bırak bebeğim dedi. Elimi elinin oraya götürdüm. Vajinam vıcık vıcıktı. Sanki vücudum onu dinlemiş gibi birden kendimi bıraktım. Belim yay gibi gerilirken bulutlardan aşağı düştüm.Çok şiddetli bir şekilde boşaldım. Rahatlamıştım
ama çok yorulmuştum. Kalktığını gördüm onun
- Nereye diye fısıldadım.
- Uyu hadi dedi dudağımı öperek ve ben gözlerimi uykuya esir ettim.
.
.
.
Off başım çok ağrıyordu. Beynim uyanmak istemiyor ama bir sıkıntı vardı. Ben çıplak uyumazdım. Ensemdeki nefeste neyin nesi ve popoma baskı uygulayan ve beni saran hatta bir göğsümü elinin arasına alan biri vardı.
Yavaşça ve korkarak gözümü açtım. Ben hareketlenince mememi sıktı. Sakin ol sakin ol dün gece içtin sonra sonrasını hatırla. O adam gelmişti ve eyvahhhh. Yataktan kalkmaya çalıştım ama kolları daha sıkı sardı.
- Bırak dedim en son. Popomu avuçlayıp daha sıkı sardı.
- Ne oluya ya dedi. Ben daha ne olduğunu anlamadan üzerimdeydi.
- Ne yapıyorsun kalk dedim. Çok tedirgindim ve saçmalamakta istemiyordum. Şimdiden kıpkırmızı olmuştum. Sırıttı o adam.
- Dün pekte utanmıyordun güzelim dedi.
- Dün şey... dün ne oldu ki dedim.
Gözüme baktı.
- Hatırlamıyor musun?
- Ben şey bilmiyorum başım çok kötü dedim.
Yana devrildi. Beni kendine çekti. Yüz yüzeydik şuan.
- Senn şeyy yani dedi beni taklit ederek.
- Nee dedim hemen bağırmıştım biraz da.
- Banaaa zorla sahip oldun.
- Hıı dedim sadece. Şoka girdim. Gözlerim yuvalarından çıkacaktı.
- Ne hıı üzerime atladın kaçtım ama tuttun bırakmadın sabaha kadar. Artık kurtuluşun yok dedi.
- Ne diyorsun sen ya dedim.
- Mecbur evleneceğiz artık... dedi.
- Neee dedim birden yataktan kalkarak hem de çıplaktım. Bir kahkaha attı. Ben hala şoktaydım ama kahkası çok güzeldi. Birden daldım öyle. O karın kasları ve kolları da neyin nesiydi. Bu adamı spor salonunda çalışanlar görse herhalde istifa ederlerdi.
Daha aşağılara gözüm kaydığında boxerı vardı. Salak mısın kızım ne yapıyorsun. Bakışı mı yakaladı. Utanmıştım.
- Şaka şaka. Korkma ya dedi. Biraz da sırıtıyordu. Benim bakışımın anlamını bilir gibi. Sinirle bakıp hemen dolaptan bir sabahlık aldım. Kendini topla Gamze. Üzerimi giydim. Bana bakıyordu. Gözleri simsiyah olmuştu.
- Sabaha kadar tüm gizli mabedlerini keşfettikten sonra bu utangaçlıkta ne dedi.
- Senn sen kafayı yemişsin ne diyorsun ya ben anlamıyorum dedim.
- Bir duş al sonra kahvaltı yapar konuşuruz dedi. Tam onunla kahvaltı yapmak istemediğimi söyleyecektim ki çok ciddi bakıyordu. Buradan başka her yerde olabilirdim bu yüzden hemen banyoya girdim.
Kafamı duvara vurasım vardı. Ne olmuştu öyle. Ben o adamla şey yani o adam mı kahretsin adını bile bilmiyorum. Hemen bu işi halletmeliydim. Banyoda kafama vura vura duş alıp saçımı kuruttum. Aynada kendime bakarken hiçte iyi şeyler görmüyordum. Boynumda ve göğüslerimde morluklar vardı.Kahretsin. Tekrar kafama vurdum. Çıkmak istemiyordum.
Kapı çaldı.
- Ne zamana kadar saklanacaksın dedi. Sinirle kapıyı açtım.
- Ben saklanmam dedim. Bana baktı. Tepeden tırnağa inceledi. Sonra yutkundu.
- Karşıma böyle çıkmaya devam edersen sonumuz yine yatak olur güzelim dedi.
Daha çok havluma sarıldım. Yanağımdan makas alıp gitti.
- Hay seni diye bağırdım. Kapıdan çıkmadan bana baktı.
- Biliyorum biliyorum. Neler yapmak istediğini dün gece gösterdin dedi.
YAĞIZDAN...
Bu kız çok tatlıydı. Tatlı mı? Ben bir kıza böyle şeyler söylemem ki ama cidden öyleydi. Dün otelde gördüğümde dikkatimi çekti. Yanımdaki kızı gönderdikten sonra duş almıştım ki bu kız karşıma çıktı. Ne tuhaftır ki o mavi gözleri görünce birden sertleştim. Elinde benim kullandığım kondomu görmek bana iyi gelmedi.
Onu kışkırtmak için uğraşıp öptüm. Normal şartlarda asla böyle bir şey yapmazdım. Ben YAĞIZ KARAMANdım. Ama bu kızın tepkilerinde bir şey vardı. 32 yaşına gelmiştim. 16 yaşından beridir kızlarla yatıyordum ama bu kızı ilk öptüğümde aldığım zevk ayrıydı cidden. Sanırım merakımı uyandırdı. Şu ilk öpücüğüm konusu gururumu okşadı.
Bulmak için müdürü çağırdığımda kovduklarını söyledi. Çok sinirlendim hemen evinin adresini aldım. Bir de yardımcım Yalına kızın adını soyadını verip araştırmasını söyledim.
Buraya geldiğim de kızın sarhoşluğu beni mahvetti. Asla sarhoş bir kızdan faydalanmazdım ama o tepkileri inlemeleri yine sertleştim sanırım. Pantolonumu düzelttim. Dün o boşaldıktan sonra kendimi rahatlatmam uzun sürmedi.
Sonra gitmem lazımdı ama onu bırakamadım o güzel kokusunu içime çekip uyuyakalmışım. Şimdi kahvaltı sipariş ettim. İlaç da al dedim Yalına gelir birazdan. Şu kızı yatağıma almam lazımdı ve benim bir planım vardı. Tabi ki sabah Yalın aramıştı.
Kız hakkında artık her şeyi biliyordum. İyi iş gerçekten. Kapı çalınca açmaya gittim.
- Abi dedi Yalın elinde poşetlerle.
- İçeri geç bırak dedim. O elimdeki eşyaları bırakınca masaya.
- Yalın araştırdığın şey doğru değil mi? diye sordum.
- Evet abi, kız babasının kumar borcunu ödüyor.
- Peki bu adamlar mafya türü adamlar neden bu kızdan aylık az bir miktar alıyor aklıma yatmadı.
- Abi o Semih denen bu işlerin başındaki adam Gamze hanıma yanıkmış sadece ayda bir görmek için bile yanında tutuyormuş dedi.
Tepem atmıştı. Demek aşıktı haaa. Bu kız benim olacaktı. Kim ne derse desin.
- Abi iyi misin.
-Evet çık sen.
- Tamam abi dedi ve kapı açıldı. Gamze çıkmıştı. Üzerinde bir kot ve uzun bir gömlek vardı. Sanırım kapalı giyinerek bana bir mesaj veriyordu ama bence çok güzel olmuştu.
Yalınında ona baktığını görünce sinirle
- Hadii ne bekliyorsun dedim birden sıçradı Yalın.
- Hemen abi deyip gitti.
- Evime kimleri alıyorsun diye bağırdı Gamze.
- O Yalın, kahvaltılık aldı evde yiyecek bir şey yok dedim. Kızardı yine o etli yanakları. Gamzeleri çok güzeldi. İki yanağında kocaman gamzeler.
- Sen gitsene artık.
- Otur bir konuşalım.
- Seninle konuşmak istemiyorum dedi.
- Kumar borcunu ödeyebilirim dedim pat diye.
Kahkaha attı. Sinirlenmiştim.
- Sen nasıl bir sapıksın? Nerden biliyorsun borcum olduğunu? Hem neyin karşılığında? Sen beni ne sanıyorsun bee dün istisnai bir durumdu. Sen gelmesen sızıp kalmıştım her zamanki gibi hem o halimden faydalandın hem de beni fahişen mi yapacaksın.
- Yeter beni dinle. Sarhoşsun diye o mabedine girmedim. Başka bir adam olsam bu gün yürüyemezdin bile dedim. Kızarmıştı ve tek kelime etmedi. Bana beni öldürmek ister gibi bakıyordu.
- Neymiş o zaman teklifin bay ukala dedi bilmiş bilmiş.
- Seninle evlenmek istiyorum dedim pat diye.