Sabaha karşı, Yusuf göğsünde yatan Jülide’nin saçlarını koklarken, “Güneş doğuyor,” dedi. “Bizim için yepyeni bir gün başlıyor.” Genç kadın, üzerlerindeki battaniyenin altında huzursuzca kıpırdandı. “Çok korkuyorum Yusuf. Bize izin vermeyecekler.” Aslında Yusuf’ta en az Jülide kadar korkuyordu ama korkunun ecele faydası yoktu. “Ne yaşayacaksak birlikte yaşayacağız. Sırt sırta, omuz omuza, yan yana…” Yusuf’un cesaret veren sözlerinden sonra Jülide koltukta toparlanıp İstanbul’a ilk geldiği yılı anlatmaya başladı. Okulun ilk günü hissettiği heyecanı, kurduğu arkadaşlıkları, hayallerini… Sıra Mert kısmına gediğinde birden durdu. Anlatmakla anlatmamak arasında kaldı ama aralarında geçmişe dair hiçbir şey gizli kalsın istemiyordu. Söze, “Bu şehre geldiğimde o kadar saftım ki herkese, her şe