Güneş, Ilıca'nın üstündeki mavi gökyüzünü kucaklarken, göz kamaştırıcı bir manzara sunuyordu. Ilıca'nın doğası, adeta bir doğa ressamının fırçasından çıkmış gibiydi. Taze yeşilliklerle kaplı tepeler, göz alabildiğine uzanırken, çiçeklerin rengarenk dansıyla doğa, adeta bir nehir gibi akan bir tablo yaratıyordu. Kuşların melodik şarkıları, her yanı sararken, serin bir esinti, tüm canlılığıyla etrafa yayılıyordu. Termal kaynaklar, Ilıca'nın ruhunu oluşturan en önemli unsurlardan biriydi. Yeryüzünün derinliklerinden yükselen sıcak sular, şifa bulmak isteyenleri çağırıyor, onları doğanın kucaklayıcı sırlarına davet ediyordu. Termal tesisler, tarih kokan taş duvarlarıyla çevriliydi. Her taş, binlerce yılın hikayesini anlatıyor, ziyaretçileri antik çağlara götürüyordu. Termal havuzlarda yüzen i