26. GİZLİ ŞEYTAN

1167 Words
Gonca'dan... Telefonu kulağıma yaslayıp, omzumla tuttum. "Efendim Ömer." "Hazır mısın Gonca?" "Hazırım Ömer de ya ben kendim de gelebilirdim. Abimin arabası boşta, konumu atman yeter..." sözüm havada kaldı. "Beraber gitmemiz lazım. Ben geliyorum, 2 dakikaya kapıda ol." "Gonca!" diye bağıran sesle beraber telefonu elime aldım ve yutkundum. Ömer bir şeyler diyordu ama suratına kapatmıştım. "Kari çağur habu kızı buraya!" Umuyorum ki aklıma gelen başıma gelmemiştir... Odama doğru gelen koşma sesleri, annemin bağırış sesleri... "Gonca!" Açılan kapı ile irkilerek bir kaç adım geri gittim. "Oy kizim! Buban köpürdü oy! Oy ne edeyum ben!" Annem dövünürken ben korkak adımlarla aşağı inmeye başladım. Sesler geri dönmem gerektiğini söylüyordu. "Birak benu Doruk! Sinirunu aşti! Habu gördüklerum ne!" Salona geçtiğimde babam beni gördüğü gibi üstüme yürümeye başladı. Korkumdan geri geri gittim. Babamın dumanlar başından çıkıyordu adeta. "Gel buraya Gonca!" Kısık sesimle "Baba ne oluyor ya? Biraz sakin mi olsan?" dedim tereddütle. "Neyden bahsediysın sen!" İlk kez bu kadar öfkeli görüyordum onu. "Baba dur! Bak ilk önce bir dinleyelim Gonca'yı." Abim resmen zor tutuyordu. Tutmasa beni mi gelip dövecekti? Annem çalınan kapıyı açıp, Ömer'i mecburda olsa içeri davet etti. O da ne olduğunu anlamadan olayın tam ortasında buldu kendini. "Ne dinlemesu? Gecenun bir vaktinde habu uşakla insuz bir eve gidiy, bir de öpüşiy!" Ben dedim dimi? Bir tane şerefsiz benimle çok pis uğraşıyordu ama bunun Yağız olmadığına emindim. Yağız'ın beyni bu kadarına basmazdı. "Arif abi o öyle değil!" demesiyle Ömer'de babamdan nasibini aldı. "Sen hiç konuşma! Sen de birak benu Doruk!" Yerimden kıpırdayamıyordum. Babamın öfkesi hepimizi yakmaya yetecek kadar büyüktü. Herhangi bir şey söylesem, bizi ezip geçecek kadar sinirliydi. Abimden kurtulduğu gibi yanıma doğru gelmeye başladı ve ben de aynı şekilde geri geri... "Baba beni korkutuyorsun, biraz sakin mi olsan artık?" desem de babam beni asla duymuyordu. Hızlı şekilde yanıma geldi ve geldiği gibi suratıma ağır bir tokat indirdi. Bu tokat, babamdan yediğim ilk tokatımdı. 'Buban sağa bakmaya kiyamay, vurmakta ne gaydedur?' diyen adamdan, bu adama... Elimle yanağımı tuttum ve yüzümün döndüğü yerde sabit kaldım. Hiç kimsede ses yoktu. Annem bile susmuştu. Gerisini siz düşünün. Annem bile... Odada sadece benim hıçkırık sesim yankılanıyordu. Bir kaç dakika sadece yere bakarak ağladım. Yediğim tokat değildi ağrıma giden... Bana olan güvensizliğiydi... Vurdu da ne oldu sanki? Pişman olmaktan başka bir şey geçti mi eline? Öfkesinin dinmesi için illa ki tokat mı atması gerekiyordu? Kafamı kaldırdım ve kanla dans eden yeşil gözlerimi babama sabitledim. Elim hâlâ yanağımdaydı. "Bu yaptığını asla unutmayacağım baba! Seni asla affetmeyeceğim!" diyerek odama doğru çıktım. Apar topar bavulumu toplayıp aşağı indim. Bu evde daha fazla kalamazdım. Bavulla indiğimi gören annem başladı yine yakınmaya. "Gonca ne ediysun? Gonca anan gurban olsun kizim gitme! Oy heruf kız gidiy bir şey etmeyecek musun?" Gidiyordum ama babamın 'gitme' demesini bekleyerek gidiyordum. "Gidenu tutacak değulum!" dediği an ben de tüm bağlantılar koptu. Ben onun göz bebeğiydim hani? Ömer'le yüzük taktıktan sonra bile kaç kere yanıma geldi... 'İstemeysen atalum yüzuğu, seni vermek istemeyrim!' dedi. Demek ki yargısız infaz bu kadar kolaymış... Abim koluma yapıştığı zaman onu bile umursamadım. "Abi kolumu bırak!" dedim hem sinirli hem de kırgın sesimle. "Nereye gideceksin kızım? Görmüyor musun babamın pişmanlığını?" "Pişman mı?" dedim ağlayan yanımı gülmeye çevirerek. "Pişman öyle mi?" Arkamı döndüm. "Pişman olduğu için mi 'gideni tutacak değilim!' diyor. Bavulu bir kenara bırakıp, babamın yanına doğru yürüdüm. "Bana bak baba!" dedim yere eğmiş yüzünü kaldırması için. Bakmadığını anladığım zaman ben çöktüm ve gözlerinin içine baktım. Sessiz şekilde konuşmaya başladım. "Sen beni bu evden kovmadın baba! Sen bu gün beni öldürdün! İçimdeki baba sevgisini, prenses kızını öldürdün! Son nefesimi verecek olsam, yine de arayıp senden yardım istemem. Biliyor musun baba!" dedim ve daha fazla yaklaşıp, sesimi biraz daha alçalttım. "Bana vurabilirsin, ben senin evladınım ama yargısız infaz yapman beni çok kırdı. Demek ki sen bana hiç güvenmemişsin." Ayağa kalkıp gitmek istediğimde babam kolumdan tuttu. Geri döndüm ve yüzüne baktım. "Sen o sandalyeyi benim ayağımın altından çektin ve ölüm fermanımı imzaladın." diyerek yavaşça kolumu çekip, yoluma devam ettim. Bu sefer de annem önümü kesti. "Kizim bubandur o senun! Etma anasunun guzelu!" Annemi ilk defa böyle sakin konuşurken gördüm. "Şimduluk git ama yarun geri gel tamam mi?" Gözümden akan yaşları silip, kafamı sallayarak ilerledim. Abim de peşimden geliyordu ama kimseyi istemiyordum. "Yalnız kalacağım abi." "Olmaz bacım. Hadi gel bizim yazlığa geçelim." "Babamın yazlığı orası. Ona ait olmayan bir yere gideceğim." diyerek cebimdeki anahtarı da çıkarıp eline verdim. "Arabasını da istemiyorum. Benim elim ekmek tutuyor." Abimin ısrarlarına rağmen kimseyi yanımda istemedim. Ömer ise kurbanlık koyun gibi sessizce olayları izliyordu. Bavulumu elime alarak yürümeye başladım. Hem ağlıyordum hem de yürüyordum. Ömer'de arkadan arabayla peşimden geliyordu. "Gonca hadi gel de beraber gidelim." dedi ama cevap vermedim. Babamın bana olan güvensizliği canımı çok yakmıştı. "Hadi güzelim, gel beraber gidelim." "Ömer git başımdan!" dedim ağlayan sesimle. Sonra arabaya doğru dönüp, yolun ortasında kavgaya başladım. "Ben sana dedim değil mi? Senden yardım da istedim Ömer. Öpüşme fotoğraflarımız babama gidecek dedim sana! Engel ol, birileri ailemle aramı bozmaya çalışıyor dedim! Ama sen 'Yağız yapmıştır, onun yüzünden' deyip sürekli beni suçladın!" Tam olarakta böyle yapmıştı. Defalarca kez 'Yağız'ın böyle bir şey yapmayacağını izah etmeye çalışmıştım ama o anlamamakta ısrar etmişti. "Tamam bak cidden haklısın. Şimdi arabaya binde daha sakin bir yere gidelim." Niye kimse beni anlamıyordu ki? Ben neden derdimi anlatamıyordum? Parmağımdaki yüzüğü çıkartıp, arabanın içine doğru fırlattım. "Bu yüzük müdür seni peşimden sürükleyen? Al... Aramızda hiçbir bağ kalmadı Ömer. Şimdi beni rahat bırak anlıyor musun?" dedim hıçkıra hıçkıra ağlayarak. Hızlıca arabadan inip, bavulumu elimden aldı. Şaşkınlıkla "Ömer ne yapıyorsun?" dedim. Bagaja atılan bavuldan sonra, Ömer bir çırpıda beni omzuna attı. "Ö... Ömer ne yapıyorsun? Aşağı indir beni Ömer!" Şu anda Ömer'in k.çıyla bakışıyordum. "Ömer yüzüğü kafana fırlattım farkındasın değil mi?" "Farkındayım güzelim ama bilerek yapmadığını da biliyorum. Baban biraz sinirlendi ama bir kaç güne kendine gelir. Şimdi düğünü falan boşveriyoruz ve seni bir otele yerleştiriyorum." "Ömer bırak beni ya! Ben insan gibi oturup ağlayamayacak mıyım?" "Hayır tabi ki de. Burda aslan gibi kocan dururken başka yerde mi kalacaksın?" 'Kocan' diyor birde... Sanki evlenmişiz, karı koca olmuşuz gibi zevzek zevzek konuşuyor. "Ömer evlendikten..." dememle sırtımda bir sıcaklık hissettim. Ömer yerinde durdu... Sırtımdan aşağı süzen sıcaklık ile nefesimin de aynı anda kesilmeye başladığını hissettim. "Ömer!" dedim kesik sesimle. Yavaş yavaş yere oturdu ve beni sırtından indirip, yan şekilde yere uzattı. Gözlerim gözlerine değdi. "Ömer!" dedim tekrardan, kısık sesimle. Nefesim kesiliyordu ve canım daha yeni acımaya başlamıştı. "Gonca!" dedi o da korku dolu sesiyle. Kafasını kaldırıp, etrafa bir göz attı. Daha aklı yeni yerine gelmiş gibiydi... Ayağa kalkarak sağa sola baktı. O kadar çok dalgındı ki, ambulansı bile aramak aklına gelmiyordu. Kısık sesimle ona bağırdım. "Ömer... Ömer ambulansı ara!" Donuk bakışlarla bana bakıyordu. "Ömer ambulans!" dedim ve sonrası göz kararmasıyla beraber derin bir uyku... Yazardan... Öyle birisi vardı ki, tüm herkesin hayatını karartacak derecede kin vardı içinde. Bu kişi ne Yağız'dı ne Alev... Öfke ve nefretin tüm bedenini ele geçirdiği gizli bir şeytan... Kendi hırsları için, herkesi yok sayacak bir şeytan... Yakmak için kendini de ateşin ortasına atmaktan asla çekinmeyen birisi... Hiç kimsenin aklına bile gelmeyecek bir isimdi. Aramakla bulunmayacak kadar yakın, bulmakla erişilemeyecek kadar uzak...
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD