AZİZ “Aziz?” Berfin bana seslenince bakışlarımı oynayan kişilerden çekip Zerya Hanımağamın yerine geçen gelin hanıma çevirdim. Zerya anne ve Hozan Ağa’nın ölümü hala aklıma geldiğinde içim eziliyor, kendi anne babamı kaybetmiş gibi hissediyordum. “Efendim Hanımağam?” “Hanımağa Urfa'da Aziz deme şöyle.” “Buyur yenge,” dedim hitabı değiştirerek. Bugün otelde Güvenlik müdürü olarak değil düğün sahibi gibi bulunuyordum. Ezman Ağa çalışmayıp düğün sonuna kadar salonda olmamı istemişti. “Dilem bir şeyler söyledi de merak ettim.” Kadınların aralarında yaptığı bilgi alışverişi beni bazen gerçek manada şaşırtıyordu. İstanbul’a geleli iki buçuk yıl olacaktı. Bizim oralarda da dedikodular meşhurdu ama çoğunluğu gizli saklı yapılırdı. Çünkü oralarda bir dedikodu insanı ölüme götürürdü. Fakat bura