Her şey çok ani gelişmişti. Mary ile ilgili şeyi öğrendikten sonra kafam allak bullak olmuştu, düşecek gibi olduğum esnada babam tutarak beni koltuğa oturtmuştu.
Böyle bir haberle karşılaşmaya asla beklemiyordum, her ne olursa olsun o benim arkadaşımdı, ölümü asla hak etmiyordu!
Gözümden yaşlar akarken polisler karşıma oturdu, o kadar büyük şok yaşıyordum ki onlara hiçbir şey diyemiyordum.
"Bunun sizin için ne kadar üzücü bir haber olduğunu anlayabiliyoruz Sofia hanım, ama arkadaşınız için yardıma ihtiyacımız var.
"Dün aradığı son kişi sizmişsiniz, belli ki aramalarını açmamışsınız. Mary hanım en son kiminle görüştü, haberiniz var mı?
"Bize son zamanlarda dikkatinizi çeken, ve Bayan Mary ile ilgili bildiğiniz her şeyi anlatmanız gerekiyor."
Sanki yeni idrak ediyorum arkadaşımla olan şeyleri, göğsüm daralıyordu. Elimi kalbime koyup gözlerimi yumdum, sakinleşemiyordum bir türlü.
Sonunda kendimi tutamayıp hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım, babam teselli etmek istercesine sırtımı okşayıp duruyordu.
"Bunun ne kadar zor bir durum olduğunu anlayabiliyorum tatlım, en yakın arkadaşını kaybettin. Ama onu gerçekten düşünüyorsan o zaman polislere yardım et.
"Belli ki arkadaşın büyük bir tehlike altındaymış, bu yüzden de biri tarafından öldürülmüş. Katili bulmalarına yardımcı ol!"
Ben ağlarken babam beni teselli etmeye çalışıyordu. Kendimi zar zor bir sakinleştirmiştim, onlara gerçekten de yardım etmem gerekiyordu.
"Mary ne kadar yakın arkadaş olsak da bana tüm sırlarını anlatmazdı, o her zaman gizemli takılırdı.
"Bunu kim yaptı bilmiyorum, zaten son zamanlarda konuşamaz olmuştuk. Sürekli sevgilisiyle buluşuyordu, başka düşündüğü hiçbir şey yoktu.
"Onu en son dün gördüm, parti vardı, benim doğum günü partim! Oraya gelip beni tebrik etti, ardından sevgilisiyle buluşmaya gitti.
"Ben hiçbir şey bilmiyorum, ya da biliyorsam da şu an aklıma gelmiyor. Bu benim için şok edici bir haber oldu, o yüzden aklım karışık!
"Mary nerede bulundu, o nasıl öldürüldü? Lütfen bana cevap verin, arkadaşıma kim yapar böyle bir kötülük?"
Acı çekiyordum duyduğum haberden ötürü, şaşkınlık içinde onlara bakarken polislerde birbirlerine bakıyordu yine.
"Peki sevgilisinin kim olduğunu ve nerede oturduğunu biliyor musunuz? Verdiğiniz her bilgi çok önemli, sizin sayenizde belki katili bulabileceğiz!
"Ayrıca kendisine düşmanlık besleyen biri var mı, sizce bunu kim yapmış olabilir, aklınızda bir fikir var mı?"
Başımı olumsuz anlamda salladım sorduğu sorularla, sevgilisinin kim olduğunu bilmiyordum, ve Mary'ye karşı düşmanlık besleyen kişileri saysam saatlerimi alırdı.
"Dediğim gibi, o sürekli gizemli takılmayı severdi, ve bana sevgilisinin kim olduğunu söylemezdi çoğu zaman.
"Mary biraz burnu havada biri olduğu için kimseyle anlaşamıyordu okulda, ama hiç kimsenin bu sebepten ötürü ona böyle bir zarar vereceğini düşünmüyorum.
"İllaki kavga falan oluyordu, ama kimse ondan öldürecek kadar nefret etmiyor! Bu başka biri olmalı, ama kim bilmiyorum!"
Kafam karmakarışık bir haldeydi, ne kadar düşünsem bile bulamıyordum hiçbir şey.
"Arkadaşınızdan ötürü kötü olduğunuzun farkındayız, ama biraz iyi hissettiğinizde sizi merkeze bekliyor olacağız.
"Belki aklınıza bu konuyla ilgili bir şey gelir, bize yardım edecek bir şey. O zaman mutlaka bize ulaşın, ulaşın ki arkadaşınızın katilini bulalım.
"Arkadaşınız bir ormanda ölü bulundu, vahşice katledilmiş, bunu yapan kişiyi bulmamıza umarım yardımcı olursunuz!"
Bunu dedikten sonra ayağa kalktılar, ama ben onların söylediğini düşündüğüm için hiçbir tepki veremedim.
Mary bir ormanda ne geziyordu, ona kim böyle bir zarar vermişti? Düşünüyordum, ama hiçbir cevap bulamıyordum!
Canım çok acıyordu duyduğum şeyden ötürü, Mary benim arkadaşımdı her şeye rağmen, nasıl böyle bir şeye maruz kalırdı?
Ben yerimde çökmüş bir şekilde bu sorularıma cevap ararken, ve arkadaşım için içimden dualar ederken babam polisleri yolcu etti.
Şok olmuş bir şekilde tam karşıma bakıyordum, birinin gelip tüm bunların şaka olduğunu söylemesini bekliyordum sadece.
"Arkadaşın için çok üzgünüm Sofia, lütfen biraz sakinleşmeye çalış, polislere yardım etmen gerekiyor toparlanınca.
"Biraz dinlen lütfen, daha sonra aklını toparlayıp her şeyi başından itibaren düşün, belki de bir şeyler bulursun."
O kadar şaşkındım ki acımı bile çekemiyordum, yapabildiğim tek şey donuk bedenimle içimden ağlamak olmuştu.
"Mary gerçekten de öldü mü yani, o polisler doğruyu mu söylüyor baba? Bu doğru olamaz, doğru olmamalı! Arkadaşım bir ormanda ölü bulunmuş olamaz!"
En azından babam inkar etmeliydi bu durumu, inkar edip arkadaşımın iyi olduğunu söylemeliydi bana!
Ben ondan bir yanıt beklerken babam sadece karşıma oturup elini dizlerime koydu.
"Böyle bir konunun şakası olmaz Sofia, ne kadar üzgün olsan da kabul etmen gerekiyor bu durumu.
"Mary çok iyi bir kızdı, ama belli ki ona zarar vermek isteyen birileri vardı. Bunun kim olduğunun yanıtını sen bulacaksın zaman gelince.
"Şimdi kendini az da olsa toparla, çökmemen gerekiyor, güçlü durmalısın tatlım!"
İnkar etmemişti olanları, kendisi de kabul etmişti hatta. Vücudum acıyla sarsılırken babam yerinden kalkıp yanıma oturarak sımsıkı sarıldı bana.
Kollarının arasına sinip gözlerimi kapatarak için için ağladım, çektiğim acıyı gizlemedim.
Sanki yavaş yavaş idrak ediyordum arkadaşımın başına gelenleri, onun öldüğünü kabul ediyordum yavaş yavaş.
Artık mantıklı bir şekilde düşünmem gerekiyordu olanları, bunu yapan her kimse bulmam gerekiyordu Mary için.
Aklıma son zamanlarda olan şeyleri getiriyordum. Mary yeni bir sevgili yapmıştı, ve her şey ondan sonra başlamıştı.
Bu kişinin bana kim olduğunu asla söylememişti. Normalde her zaman saklardı ilişkilerini, ama daha sonra dayanamayıp söylerdi.
Ve bu kez ısrarla saklamıştı benden, belki de ben öğrenince kötü şeyler olacağını düşünmüştü.
Aklıma gelen fikirle dehşete düşmüştüm, sevgilisi düşündüğüm kişi olabilir miydi?
Alex bana bir ihanette bulunmuş olabilir miydi?
Son zamanlarda çok değişik davranıyordu ikisi de. Sürekli kavga ederlerdi şakalaşarak, ama son zamanlarda ciddiye binmişti bu kavgalar.
Alex sürekli kenara çekip bir şeyler söylüyordu ona, ve bu Mary'nin hoşuna gidiyordu sanki. Hep sırıtarak dinliyordu onu.
Dün de aynı şey olmuştu, ama bu kez Mary bazı şeyleri açık etmişti bana karşı.
'Belki de seni ondan uzak tutmaya çalışıyorumdur!' Aynen buna benzer bir cümle kurmuştu bana! Alex ile uzak tutmaya çalıştığını ima etmişti!
Daha sonra Mary ve Alex aynı anda telefonunu alarak bir şeyler yapmıştı, ben sorduğumda ikisi de telaşlanmıştı sanki.
Mary sevgilisiyle buluştuktan sonra ne yaptığını ve sevgilisinin kim olduğunu söyleyeceğini söylemişti bana.
Alex ise bunu duyduğu zaman endişelenmişti, bunu çok net hatırlıyordum.
Alex daha sonra arabada bir şey unuttum bahanesi ile yanımdan uzaklaşıp ona gitmişti, Mary ile konuşuyordu.
Tüm parçalar aklımda tamamen oluştuğunda büyük bir dehşete düşmüştüm. Düşündüğüm şey doğru olabilir miydi?
Her şey bana aynı kişiyi gösteriyordu, aklımdaki en büyük şüpheli Alex, yani sevgilim olmuştu.
Gecenin ikisine kadar beraberdik, ben daha sonra uyumak istediğimi söyleyip uyumuştum, ve sabah uyandığımda da Alex yanımda değildi.
Yani böyle bir şey yapmak için yeterince zamanı vardı, peki bunu yapmak için gerçekten de mantıklı bir nedeni var mıydı?
Kafam deli gibi çalışıyordu, aklımıı yitirmek üzereydim neredeyse. Acı içinde babama dönüp baktım.
"Baba, sence benim dostumun katili kim?"
Bu sorumu ciddi anlamda düşünüyordu, başını olumsuz anlamda salladı bir süre sonra.
"Üzgünüm Sofia, sana bu konuda yardımcı olamam, çünkü onun nasıl bir ortama olduğunu bilmiyorum.
"Her şeyi arkadaş ortamına bağlı, ama benim de bu konuda bir bilgim yok. Mary'ye bunu kimin yapacağını sadece sen biliyorsundur!
"Asıl soru şu, sence katil kim Sofia? Ben bunu bilemem, ama sen en azından tahmin edebilirsin."
Tahmin edebiliyordum, evet! Ama bu tahminin bana verdiği isim dehşet derecede canımı yakıyordu!
"Baba... Sence bu katil Alex olabilir mi, benim arkadaşıma bu zararı o vermiş olabilir mi?"
Her kelimemde sesim titriyordu, ama aklıma bir kere düşmüştü bu, o yüzden durduramıyordum düşüncelerimi.
Babam neden böyle düşündüğümü anlamamış bir şekilde bana bakarken gözlerimi yumup arkamı yaslandım.
Katil Alex çıkarsa... İşte o zaman ne yapacağımı ben bile bilmiyordum!
Bu sadece bir düşünceden ibaretti, ama zamanı geldiğinde cevabı bulacaktım, bulmak zorundaydım onun için.
Herşeyi öğrenmem gerekiyordu, herşeyi! Bunun için elimden geldiğini yapmaya söz vermiştim kendimce!
Mary ölmeyi hak etmemişti, bu yüzden de onun için mücadele edecektim!