Hava mı soğuktu, Battal zorundan mı terliyordu anlamamıştı. Sırtından beline doğru süzülen soğuk ter damlacıkları birbirine karışırken kaşları çatılan Battal karşısında gördüğü kadına bakmaya devam ediyordu. Aynı şekilde kendisine bakan genç, güzel kadının gözlerinde umut vardı. Tâ İstanbul'lardan kalkıp gelen bu genç kadın, belki bir şeyleri düzeltmeye, belki daha iyi bir sonuç almaya gelmişti. Ama Battal'a sorulacak olursa ne yeriydi, ne de zamanı. Seda sessizliğe gömülerek gözleriyle konuşmayı tercih etmiş beklerken, Battal Zişan'ın henüz kesilmiş öksürüğünün yeniden teklemesiyle kendine gelmişti. Ayakta bekleyen Zişan yeniden öksürmeye başladığında bir elinde bir lokmalık ekmek, diğer elinde suyla bekleyen Şükran da gözlerini kapıdaki kadından ayıramıyordu. Tabii avludaki herkes bir