İçinde yok olunacak kadar derin mavi gözler kırpılmaksızın kendisine bakarken, boşta kalan elini dudaklarına götürüp susması için işaret etti. Ardından Avşar kızının artık bağırmayacağına kanaat getirerek elini usulca çekti. Şaşkınlıkla öylece bekleyen Zişan ise hemen burnunun dibindeki adam yüzünden heyecan ve korkudan neredeyse düşüp bayılacaktı. Göğsü hızla kalkıp inerken kırmızı dudaklarını aralayarak konuşacağı sırada kendi ismini duymasıyla yüzünü sesin geldiği yöne çevirdi. Seslenen kişi Devran'dı. Biraz daha beklerse gelip bu manzarayı görebilir, gördüğüyle kalmaz, kendisine dokunduğu elini hiç acımadan kesebilirdi. Ama o nedenini anlamasa da kalbini böyle tekleten adamı elsiz görmek istemiyordu. Adı bir kez daha çağrılınca gitmek üzere harekete geçmişti fakat eli yüzü çamur ola