Elif, Elimi kucağıma savurup başka hiçbir şey söylemeden önüne döndüğünde kalbim patlatacak gibi atıyordu. Gerçekten bu defa beni ardında bırakmayacağına bir türlü inanamıyordum. Yüzü fazlası ile öfkeli gözüktüğü için bir şey soramasam da Gülbin’e “Benim karım” deyişi zaten bütün sorularımı cevaplıyordu. Bu kelimelerin aynısını, İstanbul’daki karısının karşısına geçip söylediğinde bütün sorunlarımız çözülmüş olacaktı. Ben yine hizmetçilik ederdim, yine bir köşede beklerdim ama en azından adım kahpeye çıkmazdı, kime ait olduğumu herkes bilirdi. Karısı beni kabul ettiğinde, hala İstiyorsa ona karılık bile ederdim ama önce bu ortada kalmışlığıma bir çare bulmalıydı. Aklımdan İstanbul’la ilgili bildiklerim sıra sıra geçerken heyecanla dudağımın ucunu kemirmeye başladım. Mihri, evlendi