YARASI SAKLIM

YAMAN SEVGİLİ

Evin içinde dolaşmaya başladım. Üst kata çıktım. Sırayla bütün odalara baktım. Odalara eşyalar rastgele alınmıştı. Bir uyum yoktu. En sondaki odanın kapısını açtım. Karanlık bir odaydı. Sanırım onun odasıydı. Ama kendi yoktu..

Bu odada mutlaka silah olmalıydı. Bir silah tamamen kurtuluşum olurdu. Çekmeceleri açmaya başladım. Ama kıyafetten başka bir şey bulamıyordum. Onun kıyafetlerine değmek beni rahatsız ediyordu.

' Kumsal. '

Adımın söylenmesi ile aniden ona doğru döndüm ve donup kaldım. Sadece beline bir havlu sarmıştı. Hızla arkasını döndü. Bu hali bana garip gelmişti. Bana sırtı dönük şekilde dolaba doğru yürüdü.

' Şey. Ben. '

' Silah arıyordun. '

' Evet. '

' Bulamazsın. '

Ben ona bakıyordum. O ise bana cevap verirken çekmecelerden kıyafetlerini avuçluyordu.

Elinde kıyafetler ile banyoya geçerken tekrar önümden geçti. Bende arkasından baktım. Sırtında bir yara izi vardı. Sanırım kurşun yarasıydı. Hızla banyoya girdi.

Deniz sanki o kadar utanmıştı, o kadar utanmıştı ki onun halini izlemekten içinde olduğum durumun farkına varamadım. Hızla odadan çıktım aşağıya indim.

Bir kaç dakika sonra Deniz geldi. İkimizde birbirimizin yüzüne bakamıyorduk. Kuzey bir gariplik olduğunu anında farketti.

' Abi iyi misin? '

' Hıhı. '

' Ben bulaşıklarla ilgileneyim. '

Hemen bir şey bulmalıydım.

' Akşam için pizza söyleyebilir miyiz? '

Kuzey bana baktı. Gülümsedi. tatlı bir çocuktu aslında. En azından konuşabiliyordu.

' Neden bize aptal muamelesi yapıyorsun Kumsal?' 

' Ben öyle bir şey yapmadım. Sadece pizza severim. '

Deniz ayağa kalktı. Kuzey ona baktı.

' Abi yapma. Gün içinde iki kez dışarı çıkman doğru değil. '

Deniz öylece Kuzey' e baktı. Bomboş. Kuzey yalvarır gibi bakıyordu.

' Lütfen abi. Pizza falan istemiyor. Tek istediği burdan kurtulmak. '

' Ama. '

' Aması falan yok abi. '

Deniz daha zeki gibi geliyordu ama Kuzey' de az değildi. Deniz nedense pizza istediğime inanmıştı. Belki ilerde kullanacağım bir şeyler çıkar diye ikisini de inceliyordum. Kuzey bana baktı sinirli gibiydi.

' Neye ihtiyacın varsa ne yiyeceksen yaz. Gidip alırım. Ama iyi düşün. On gün içinde başka bir şey istersen almam. '

' Her şeyi size söyleyemem değil mi? Varsa kız arkadaşınız gelsin. '

' Kız arkadaşımız yok. Başka çaren yok. Alınacak şeyleri yaz. Yanlarına da nereden alacağımızı yaz. '

Kollarımı birbirine dolayıp oturdum.

' Hiçbir şey istemiyorum! '

' Sen bilirsin Kumsal. Ama kırk kez dışarı çıkacak değiliz'

' Siz hapisten falan kaçtınız değil mi? Böyle bir şey olamaz ya. Sanki bu dünyaya ait değilsiniz gibi. Her şeyi size söyleyemem diyorum. Tamam bende geleyim sizinle. Kimseye bir şey söylemem. Zaten söyleyecek kadar salak değilim. Bu manyak katil beni anında vurur. '

( Deniz Kumsal' a hüzünle baktı. Kumsal  Deniz' in  farkında bile  olmadan konuşmaya devam ediyordu. )

' İç çamaşırı almam gerek, ped almam gerek bunları nasıl size aldırırım? '

' Şu an nasıl söylüyorsan öyle yaz Kumsal. Alıp geleceğim. '

' Alma istemiyorum. '

Kuzey sinirlenmişti.

' Bir şeye ihtiyacın varsa vardır. Yoksa yoktur. Senin amacın dışarı çıkmak ya da dışardan birinin buraya gelmesi. Bir şeye ihtiyacın olduğu için değil. '

' Umarım vur emri ile aranıyorsunuzdur. İkinizi de gördükleri verde delik deşik ederler. '

....

Deniz in yüzünde hüzün artarken Kuzey sesini daha da yükseltti.

' Merak etme. O şerefsiz baban bizi gördüğü yerde öldürmeklerini söyle -'

' Kuzey sus! '

' Ne var abi. Dünyadan haberi yok. Sende her defasında beni susturuyorsun. '

' Kumsal' a bağırma kuzey. '

' Bu kız başına iş açacak Deniz. Söylemedi deme. Çok fena iş açacak. '

Kuzey mutfağa gitti. Deniz' le konuşsam acaba onu ikna edebilir miydim? Şansımı denemeye değerdi.

' Deniz bir şey sorabilir miyim? '

' Sor'

' Ne istiyorsunuz benden? Neden buraya getirdiniz beni ?'

' Öyle gerekiyordu. '

Yine boşuna bir çabaydı. Cümleleri iki kelimeyi geçmemeye yemin etmiş gibiydi. En kolayı Kuzey' le konuşmaktı yine. Mutfağın yolunu tuttum.

....

Kuzey mutfakta bulaşıkları suya tutuyordu. Yıkamak dediği buysa mikrop kapıp öleceğim kesindi.

' Kolay gelsin. '

' Sağ ol. '

' Yardıma ihtiyacın var mı? '

' Var desem ne olacak anlıyor musun ki? '

' Sen neden bana sürekli zengin şımarık kız muamelesi yapıyorsun? '

' Bir prenses olduğun için. '

Gülümsedim.

' Teşekkür ederim. Ama uzun zaman yalnız yaşadım. En azından bulaşık yıkamayı biliyorum. En kötü halimle öyle yıkanmayacağını biliyorum. '

Kuzey gülümsedi. Ve bulaşık makinasını işaret etti. Rezil olmuştum. Bende akıl kalmadığı kesindi. Ama aslında domates doğramayı bile bilmeyen birinin bulaşığı sudan geçirip makinaya koyacağı aklıma gelmemişti. Hemen konuyu değiştirdim.

' Neden sana bağırmasına izin veriyorsun? '

' Baban sana hiç bağırmaz mı? '

' Pek değil. Hatta nerdeyse hiç. Ayrıca o senin baban değil ki. Babanın katili. '

' Kumsal sürekli bunları söylerken aklından geçenleri biliyorum. Ama boşuna uğraşma. Aramızı bozup bizi birbirimize düşürüp burdan kurtulamazsın. Deniz beni vursa ölmeden önce teşekkür ederim.. '

' Bu nasıl olur ya? '

' Başka bir zaman anlatırım. Önce benim sana güvenmem lazım. '

Kuzey bulaşıkları makinaya diziyordu. Her şey çok saçmaydı. Ve her dakika daha saçma bir hal alıyordu. 

' Yoksa Cüneyt mi tuttu sizi? Bana böyle davranmanız. Cüneyt' ten mi korkuyorsunuz? Evleneceğimi duydu o tuttu değil mi sizi? Ne zaman gelecek beni almaya? '

Kuzey küfür etmişim gibi baktı.

' Cüneyt kim? '

' Tamam oyun oynamayın. Anladım ben. Ne zaman gideceğiz? O mu buraya gelip alacak? Böyle bir şeye ondan başkası cesaret edemez. '

' Kumsal sen iyi misin? Cüneyt kim bilmiyorum. '

' Cüneyt benim sevgilim. Mutlaka duydu evleneceğimi. Çok kızmıştır diye düşündüm. Ama onu ne kadar sevdiğimi biliyor. Mutlaka isteyerek evlenmediğimi tahmin etti. Siz Ahmet gibi bir adamdan korkarsınız. Mutlaka Cüneyt' in parmağı var. O size cesaret verdi. Parayı da ondan alacaksınız. '

Kuzey hem şaşırmış hemde sinirlenmişti.

' Kumsal odana çık. Sabrımı taşırma. Cüneyt falan yok. Ne bu Cüneyt ayrıca bizim cesaret edemediğimiz şeylere cesaret edecek ?'

' Cüneyt 'i bilmiyor musun. Cüneyt Yaman eli konu uzundur. '

' Mafya falan mı senin sevgilin? '

' Evet. Tanıyorsun sanırım. Eğer onun için çalışmıyorsan başına ne kadar büyük bela aldığını sanırım artık anlamışsındır '

' Kumsal odana git. '

Daha fazla konuşacak bir şey yoktu. Kuzey' in resmen rengi atmıştı. Galiba Cüneyt için çalışmıyorlardı ama bundan sonra birazcık akılları varsa beni bırakırlardı. Odama gidip uzandım. Mutlaka Deniz' le bu işten nasıl kurtulacaklarını konuşacaktı. Biraz uyumak istiyordum. Kapıyı kilitledim. Uzandım.

Cüneyt beni affedecek miydi? Onu ne zaman görecektim? Bu esaret ne kadar sürecekti?

...

Yazarın anlatımı...

Kuzey Deniz' in yanına gitti. Gergin ve üzgündü.

' Neyin var Kuzey? '

' Kafanı bile kaldırıp yüzüme bakmadan nasıl anlıyorsun? Senin kaç gözün var? Üçüncü gözünü falan mı açtırdın? '

' Adımlarının sesinden.  Tedirgin ve yavaş. '

' Vallahi pes. '

' Uzatma Kuzey. Çıkar ağzındaki baklayı. Gitmek istiyorsan da gidebilirsin. Kimse seni bilmiyor.

' Saçmalama abi. Ben sadece Cüneyt Yaman isminde birini tanıyor musun diye soracaktım. '

' Kumsal ın sevgilisi. '

' Biliyor musun? Gerçi bende kime soruyorum. Abi çok üzüldüm. Bu gece iki kadeh bir şeyler içelim mi? İyi gelir. '

' Pek bir şey bilmiyorum hakkında. Kumsal' ı en son görmeye gittiğimde yanındaydı. Kumsal çok mutlu görünüyordu. Bende hiç araştırmadım. '

' Abi nasıl araştırmadın adam mafyaymış. '

' Merak etme tehlikeli olabilecek biri olsaydı Haldun asla izin vermezdi. '

' Araştırmadın değil mi abi? Kötü biri çıkarsa Kumsal' a ne diyeceğini bilemedin. '

' Elini uzatınca tutmayacaksa ne diyebilirsin ki Kuzey? Ben onun için bir yabancıydım. '

' Şimdide bir katilsin. '

' Bazen. Ama bazen değilim.  Bana bakışlarında her zaman korku olmuyor. '

' Abi sakın kapılma kız çok tehlikeli. Çok zeki. Bana neler diyor bilsen '

' Farkındayım. Başka biri olsa çoktan beni satmıştı. İyi ki varsın Kuzey. Kapılma demek içinse çok geç daha ne kadar kapılabilirim ki? '

' Öyle demek istemedim abi. Yanlış anlama ama bu kız ona zaafın olduğunu anlarsa bunu çok fena kullanır. '

' Kuzey. Benim nasıl hayatımdaki tek dost sensen, kendimi bildim bileli hayatımda olan tek güzellikte Kumsal. Kandıracaksa bırak kandırsın. En kötü ihtimalle ölürüm. Kumsal var diye yaşadığım bir dünyadan Kumsal' ın oyunuyla kopup gidersem sakın ona bir şey yapma '

' Hayır abi. Yaşayacaksın. Kendini koruyacaksın. Bunu Kumsal içinde yapacaksın. Kumsal' ı tekrar o babanın ellerine bırakamazsın '

Deniz etrafa baktı. Kuzey e gülümsedi.

' Bu evi görüyor musun? '

' Evet abi. '

' 2 ev daha var böyle kimsenin bilmediği. '

' Yani '

' Yani Kuzey sende eşyalarını hazır tut. Kumsal' ı daha ne kadar tutabilir saklayabiliriz bilmiyorum. Bu köşe kapmaca bir gün bitecek ve kazanan ben olmayacağım. '

' Abi'

' Ben bu yola sonunda öleceğimi bilerek çıktım Kuzey '