Mihrimah Şahindağ Öfke. Bedenimde varlığını en dibine kadar hissettiren tek duyguydu şu an. Herkesten sıkılmıştım. Beni ezmeye, hor görmeye çalışan herkesten bıkmıştım. Hazar kendi çapında beni korumaya çalışsa da benim kimsenin korumasına ihtiyacım yoktu. Zaten Havin’in söylediği, “Karın yapsaydın görürdün değip değmediğini!” cümlesi, kayışları kopartan son şey olmuştu. O an, bedenimi öyle büyük bir öfke yakıp kavurdu ki kendimi kızgın yağ dolu tava gibi hissettim. Dokunacağım herkesi de yakacaktım bu sayede. Sanırım artık delirdim bilmiyorum ama bir anlık gaflet ile adeta Havin'in üstüne doğru depar attım ve onun saçından tuttuğum gibi kafasını konağın kapısına vurdum. Ağzından yüksek sesle firar eden çığlık aslında her şeyin başlangıcıydı. Yengemin attığı çığlıklar da onun çığlığını