Gazi Kıdemli Yüzbaşı Yaman Yıldırım' da Alin' e sarıldı. Çok sıcak bir sarılmaydı. Yaman Yıldırım gazi olmasına rağmen karısını ve onun timini kurtarmak için ateş hattına düşünmeden atlamıştı. Hatta karısınında hamile haliyle onu kurtarmak için gittiği söylenirdi. Yani şu durum bir çok insan için son derece şaşırtıcıydı ama benim için değildi. Aşk geçici bir şeydi. Aşka sevgiye güven olmazdı. Vatan aşkı tek gerçek aşktı. Alin' le bir şeyler konuştuktan sonra bana doğru yürüdü ve elini uzattı.
' Yaman Yıldırım. '
' Fırat. Fırat Öztürk. Sizi tanımamak ne mümkün. '
' Konuşabileceğimiz bir yer var mı?'
' Elbette. Buyurun. ' diyerek lojmana yönlendiriyordum ki beni durdurdu.
'Mümkünse açık hava olsun. '
' Elbette. ' diyerek onu askeriye içindeki ağaçlık alana yönlendirdim. Hala dağlara aitti. Kapalı alan sevmiyordu. Protez bacağına ve yaşına rağmen benden hızlı yürüyordu. Yürürken eğitim sahasından geçtik. Bir an gözü takıldı ama sonra yürüyüp geçti. Çok zor bir durum olmalıydı. Şahsen ben yerinde olsam şehit olmayı tercih ederdim ama elbette onun bir ailesi vardı. Bense silahlarımın ardımdan ağlayacağını sanmıyordum. Sonunda bir ağacın dibine oturdu. Bana da karşısına oturmamı işaret etti. Onu görünce heyecan yapmıştım. Aklım yeni başıma geldi. Selam durdum. Tekmil verecektim ki; ' Artık komutan değilim. ' dedi.
' Siz her zaman komutansınız. Efsane oldunuz. '
' Otur. ' dedi. Israr etmedim. Alin' le ilişkisi aklımı karıştırmıştı. Çok daha önce yapmam gerekeni yapmamıştım. Bu kez sözüne karşı gelmek daha kötü olurdu. Oturdum.
' Çöp projesine katılmayı çok önemsediğini duydum. '
' Asker olduğum günden beri böyle bir timin yeniden kurulmasını bekliyordum. '
' Öncelikle bir konuya açıklık getirmek istiyorum. Komutanın Alin' e seninle ilgili bir şey anlatmadı. Bende öyle. Alin senin dosyanı görmedi. Sadece hayatında bir olay var. Bunun üzerine konuşacağız seninle. Bu olaydan sonraki tavrını beğenmediğim için senin dosyanı bizzat ben reddettim. Dosyalar geldiğinde Alin yanımda olduğu için bu kadarını biliyor. Ne olduğunu öğrenmesinin tek yolu ise senin anlatman. Aranızda bir uyuşmazlık olduğunun farkındayım ancak iyi bir komutan olmak istiyorsan bu tür uyuşmazlıkları çözmeyi bilmen lazım. '
' Alin' le ilgili konuşmak için mi geldiniz?'
' Hayır. Alin benim saygı duyduğum birini, komutanını suçlu bildiğini söyledi ve bu konuyu çözmek için benden yardım istedi ancak tek gelme nedenim bu değil. Bireysel bir öfken var Fırat. Kişisel bir intikamın var. '
' Hatamı telafi etmek için uğraşıyorum. '
' Yaptığın hata son derece insani bir durum ancak ondan sonraki halin. Bu seni geriye düşürüyor. Çöp projesinin ilkinde kimsenin ailesi yoktu. Bunun bir çok nedeni vardı ama bu nedenlerden biri de bireysel meselelerinin olmayacak olmasıydı. '
' Ben hatamı unutamıyorum. Unutmam mümkün değil. En azından o ölünceye kadar. '
'İşte bu yüzden Çöp' e alınman mümkün değil. En azından o ölünceye kadar. '
Resmen benim lafımla beni vurmuştu. Onu görünce bile niye komutan olarak seçildiğini anlardınız ama konuşunca daha iyi anlıyordunuz. Konuşmaya devam etti.
' Çöp projesi farklı bir proje. Sadece iyi çatışmak yeterli değil. Sadece bir kaç çocuğu okula götürmek için bile görevlendirilmiş bir timin ikinci versiyonundan bahsediyoruz. Çöp projesinin her türlü görevi var ve her zaman olacaktır. Sen fazla tez canlısın. Fazla hırslı. Kendini kontrol etmekte ne yazık ki iyi değilsin. Buraya en çok eksiklerini bil diye geldim. Beni dinlemek zorunda değilsin. '
' Estağfurullah Komutanım. Sizin düşüncelerinizi benimle paylaşmanız benim için bir onur. '
' Askerlerini görmek istesem?'
' Onur duyarım. '
' O zaman yemekten sonra. Eğitim sahasında diyelim. '
' Hazır olacaklar ancak hepsi seçilmiş değil. Elenen çok kişi olacak içlerinde. '
' Anladım. ' dedi. Elimi uzatmama müsade etmeden kalktı. Büyük ihtimalle önce Albay' ın sonra Alin' in yanına gitti.
Alin' le birlikte yemeğe geldiler ve Albay' ın masasına oturdular. Bütün askerlerime haber vermiştim. Alin hariç. Ona elbette Yaman Komutan söylerdi ama benimde söylemem gerekiyordu. Aslında Alin' i timimde görmek istemiyordum ama Yaman Yıldırım gibi bir adama bile torpil yaptıracak bir kızla baş etmek zordu. Onunla uğraşmak için askerliğimi yakamazdım. Aslında bu durum iyi bile olabilirdi. Komutan her şeyden önce vatan sevgisi olan biriydi. Alin' i görünce daha kolay bir yere aldırabilirdi. Sonuçta benim timimde hayatı tehlikede olacaktı. Söylemek için giderken Alin' in ' Beni hala oyalıyorsun. Karını ne zaman boşayacaksın. ' dediğini duydum. Bu kızda hiç utanma yoktu. Ona da haber verdim ve eğitim sahasında bir araya geldik. Yaman Yıldırım benden müsade istedi eğitimi yönetmek için, bende ondan müsaade istedim asker olarak eğitime katılmak için. Kabul etti ancak askerlerin yanına gitmeden önce bir şey söyledi.
' Askerlerinin çok iyi ya da çok güçlü olmasından çok daha önemli bir şey var. Bir arada nasıl oldukları. Hepsini farklı timlerden aldın. Daha önce birlikte çarpışanda var hiç tanışmamış olan da. Bakalım askerlerin arasındaki bağı kurabilmiş misin?'
Askerlerin arasındaki yerimi aldım. Yaman Komutan herkese palaska çıkarttırdı ve ikişer askeri birbirine bağlattı. Kasıtlı olarak bana Alin' i vermişti ama daha önemli bir durum vardı şu an. Seçtiği askerlerin çoğunun arası iyi değildi. Bazılarında rekabet vardı. Sadece bakarak bunu nasıl anlamıştı. İkişerli parkura soktu. Alin' i sırtıma alır tamamlardım parkuru ama rekabetçi olanlar ne yapacaktı? Beni rezil etmelerinden endişe ediyordum ki bazıları etti de. Birbirini asılmalar, önce ben savaşları hepsi oldu. Sıra Alin ve bana gelmişti. Başladık. Bir süre sonra seslendi.
' Böyle kolay oluyor. Tersini mi deneseniz? '
Alin çıtı pıtı bir kızdı. Beni nasıl taşıyacaktı? Tamam askerdi sonuçta. Normal bir zamanda taşıyabilirdi ama parkurdan bahsediyorduk. Alin lafını ikiletmedi ve beni sırtına aldı. Tabii ki bende ona destek oldum engellerde ağırlığımı parkur alanına verdim. Parkuru bitirdik. Yaman Komutan beni yanına çağırdı. Kafamda kimleri seçtiysem tek tek saydı. Hiç eksiksiz. Alin' i saymadı.
' Peki sizin kararınız ne yönde? '
Tam 12 ismi çağırdı. Benim seçtiğim 12 isimdi ama elemeyi düşündüğüm iki ismi daha çağırdı. Sonra bana baktı.
' Kimse torpille buraya gelemez. Bence gözünü aç. Gözden kaçırdığın şeyler var. ' dedikten sonra 15. isim olarak Alin' i çağırdı. Ve lafına devam etti..
' Komutanların hiçbir şeyi gözden kaçırmak gibi bir lüksü yoktur. '
Benim için ilk sıralarda olan iki ismi çağırmamıştı. Onlara baktığımı fark etti.
' Son kararı sen vereceksin. İstediğin kişileri seç. Komutan sensin. '
' Peki siz neden elediniz?'
' Teğmen' in stresi ve hırsı yüksek. Bu yüzden kontrolsüz güç kullanıyor ve sonunda çok hızlı nefes almak zorunda kalıyor. Hızlı nefes ses demektir. Üsteğmen ise kendini diğerlerinden üstün görüyor bu onu takım çalışmasında zorlar. Albay haberi benim vermemi istedi. Yarın timin için seçimleri yapmış olacaksın. Kararını açıklayıp askerlerini alarak buradan ayrılma zamanın geldi. '
' Emredersiniz Komutanım!' dedim. Alin konusunda ilk kez kafam karışmıştı. Benimle eğitim yaparken çok daha zayıftı. Yaman Yıldırım' ın yanında çok daha farklı bir Alin görmüştüm. Bu kızda bir tuhaflık vardı. Yaman Yıldırım gitti. Ertesi gün timimi seçtim. Onun seçtiği kadroyu seçtim. Üsteğmen' in öfkesini gördüğümde ne kadar haklı olduğunu anladım. Hırsı bana benziyordu ancak her timin bir komutanı olurdu. Neredeyse olay çıkaracaktı seçilmediği için. Hatta timi alıp oradan ayrılmadan önce benim kadar iyi olduğu için seçilmediğiyle ilgili konuştuğu bile geldi kulağıma. Daha yolun başında olduğumu bir kez daha anladım. Yaman Komutan' ın gitmeden önce dediği gibi iyi bir komutan askerlerinin zaaflarını da güçlerini de iyi bilmeliydi. Albay' ın yanına gittim. Bu bir özür gibiydi. Her şey için teşekkür ettim.
' Timin senin ailen olmalı. Senin sırların olursa onlarında olur. ' dediğinde onu anlıyordum ama henüz kendimi açamazdım. Önce birlikte almamız gereken yollar vardı. Diyarbakır' a ulaştık. Bir süre görev yerimiz burasıydı ama kısa sürede sınır ötesine gidecektik. İlk görevimiz üç gün sonraydı. Bu kez Alin' i daha dikkatli incelemeye kararlıydım.