Yaşamak çok garipti. Uzun bir yolda yürüyordun ama nereye gittiğin ya da hangi yola sayacağın belli değildi. Sadece kat ettiğin yolu, önüne çıkan engelleri biliyordun. Geriye kalan her şey bir anda oluveriyordu. Taşlı yollar, uçurumlar, çıkmaz sokaklara sapıyordun. Her çaresizliğinde kendi başına kalıyor, sonunda önüne çıkan her engeli bir şekilde üzerinden atıyordun “Sen şimdi nasıl telaşa kapılmışsındır. Kimseye bir şey de dememişsindir kesin. İçine kapandın yine değil mi? Canım çiçeğim benim.” Musa Müdürümle sohbetimizi tamamladıktan sonra mutfağa geçmiş Betül’le oturmuş dertleşiyorduk. Baştan sona ne olduysa hepsini anlatmıştım ona. Beni en iyi o tanıyordu. Masanın üzerindeki ellerimi tuttuğunda gülümsedim. Hep çiçeğim diye severdi beni. Ona göre çok narinmişim ben, onun gözündeki çi