Sanki hayatımda hep Ahu varmış gibiydi. Onun yokluğundan bir anda öylesine korkmuştum ki ne yapacağımı bilemez hale gelmiştim. Ellerimin titrediğini ancak baktığımda görebilmiş ve birbirine bastırarak engellemeye çalışmıştım. Nasıl olmuştu da Ahu'ya bu kadar kısa sürede böyle bağlanabilmiştim? "İşte böyle susarsın! Bir daha onu üzersen yanına yaklaşmana izin vermem duydun mu beni! Ahu yanında taşıdığın süs köpeklerine benzemez. O hassas ve düşünceli bir kızdır. Kırılıverir. Sessizdir de fark etmezsen ağzını açık tek kelime söylemez. O benim biricik dostum. Kiminle ne anlaşması yaptığına dikkat et ve karşındaki insanı biraz onsun tanımaya çalış. Bir daha da üzme." Yüzümüze kapanan telefonun sesiyle öylece kalakaldım. O kızın söylediklerini zaten biliyordum. Ahu'nun belli etmese de çıtkırı