SAHİPLENME

1219 Words
EDA Yerimden kalkıp dışarıdan gelen seslere yöneldim Baran'ın kardeşi Cihan ile kavga ediyorlar. Evde kimse bu evliliği onaylamıyor. Konuşulanlara bakınca Baran kardeşini korumak için evlilik kararını almış eğer intikam diye gözü kör olan biri asla bunun son bulmasını istemez orada abimi hemen acımadan öldürmüştü bunu tecrübelerime dayanarak söyleyebiliyordum kardeşini korumak için kan akıtmamak adına hem kendi hem de beni harcamıştı ama yanlış kişiyi cezalandırıyor. Ben öyle sineye çekilecek biri değilim korkumda yok beni cezalandıramazdı ne kadar dava bitti dese bile içinde ne yangınlar vardır. Bu olay bize nasıl bağlandı biran önce öğrenmem gerek sözünü yerine getirmiş abimi nikahtan sonra bırakmış abim yapılması gerekeni yapmış adamlarımdan biri nikahtan önce izimi buldu içeriye gizlice gelerek telefonumu bana ulaştırdı. Baran her kimse talimatlarımın üzerine araştırılacaktı ikinci emre kadar kimsenin bu duruma karışmayacak benim hakkımda kesin bilgi sahibi olmak isteyecektir. Bana ulaşabileceği her yerden yasak getirmelerini istedim benim hakkımda en ufak bilgiye ulaşamayacak ben istemediğim sürece kim olduğumu öğrenemeyecek. İki kardeş arasındaki kavgayı izlediğimi anlamıştı beni fark ettiğinde pencereden uzaklaştım tekrar kanepeye yattım aklımdaki sorularla boğuşurken uykuya dalmışım… Sabah erkenden gözlerimi araladım her zaman ki gibi erken kalkmak gibi alışkanlığım var yerimde doğrulduğumda. Üzerimdeki battaniye örtmüş olduğum yerde gerildim kanepede yatmanın kötü tarafı her yerim tutulmuş olması kafamı diğer tarafa çevirdim o yoktu bende ayaklanıp oda da banyo olduğunu düşündüğüm kapıya yöneldim kapıyı açtığımla kapattığım bir oldu adam duş almış havlusunu beline sarıyordu. Offf nasıl bir manzara ile karşılaştım sırtım kapıya yaslı vaziyeteyken banyonun kapısı açılınca dengemi kaybettim geriye düştüğümde kolları bedenime sarıldı çok geçmeden kendimi toparladığımda bedenime sarılı kollarından çıktım "insan kapıyı kitler" "benim banyoma kimse girmediğinden akıl edemedim kusura bakma sende kapıyı tıklama alışkanlığın yok sanırım? " "birden kendi evdim de sandım af edersin" Ukala kollarını bir kez daha bedenime dolamış " af edecek durum yok sonuçta karımsın sakıncası yok istediğin zaman ben içeride iken gelebilirsin" ağızım bir karış açık kaldı " bana bak sabah, sabah asabımı bozma yoksa.." tısladım “ yoksa ne? “ Umursamadığı kesin dünkü olaydan sonra pes edecek gibi değildi beni hafife alıyordu önünden geçip banyo ya girdim. Her şey düzenli gözüküyordu en azından abimle kıyaslamak gerekirse abim çok dağınıktı Naz arkasını toplardı banyoda buna dahil ama onda böyle dağınıklık yoktu. Elimi yüzümü yıkadıktan sonra kendime baktım çok dağınık gözüküyordum kot pantolonum üzerimde tshort ve uzun hırkam ayağımda spor ayakkabılarım vardı o gün evde sıkılıp yürümeye dışarı çıkmak için giymiş kaç gündür aynı kıyafetle dolanıyorum. Saçlarımı gelişi güzel tepen toplayarak topuz yaptım banyodan çıktığımda o da üzerindeki kıyafetini düzenleyerek kahvaltıya aşağı ineceğimizi söyledi. İtiraz ettim beni istemeyen öldürücü bakan insanların masasına oturamam üstelik kahvaltı yapma alışkanlığım yok bir kahve ve sigara ile kendime anca gelirdim. Beni dinlemedi kolumdan tuttu sonra vazgeçer gibi oldu farkına varabilmesine sevindim bana meydan okuyamayacağını anladı ama kendine yediremiyordu sanırım kolumu bırakmasını istesem bile bırakmadı kahvaltı masasına gelince yine kıyamet koptu istenmiyordum ama yine o diretiyordu anlamsız buluyordum direnişlerini ne olursa olsun bu evliliğe onay verilmeyeceğini bilmeli. Tartışmanın uzamasından sıkılıp Baran ‘ın göğsünden geriye iteklediğimde sandalye ye oturdu. Onları arkamda bırakarak ardıma bakmadan ön bahçeye doğru yürüdüm ardımdan adımı haykırışına aldırış etmeden kapıda duran koruması sigara içtiğini fark ettim. Alt tarafı bir tane sigara istedim ama korkusundan canını istemişim gibi tedirgin ve tepkisiz kaldı. Beyimiz hesap sormak isterse ban gelsin istediği hesabı bana sorsun dediğimde eli titreyerek sigarasından uzattı. Sigarayı alıp yaktım sonra ilerideki ağacın altına geçip oturdum yine sorularla boğuşurken çok geçmeden yanımda bitiverdi elimdekini görünce şaşırdığın farkındaydım. " Ne var niye geldin? " cevap vermedi “ tepemde dikilmeye devam edecek misin? " kolumdan tutup ayağa kaldırdı " o elindekini nerden buldun? ve ben ne diyorsam onu yapacaksın bu yaptığın ne demek oluyor?" ters bakışım " beni delirtme yapmak istediğim şeylere zorlama ve daha anlamadın mı? istediğini yapmayacağım şimdi eşyalarım bugün gelecek beni de rahat bırak" tam arkamı dönecekken kendine çevirdi aramızda tek mesafe kalmamıştı nefesini yüzümde hissediyordum gözleri gözlerimde " sen benim karımsın ve ben ne diyorsam onu yapacaksın o masa oturacaksın dediysem oturacaksın benim lafımın üstüne laf söylemezsin" kendimden onu iterek uzaklaştırdım " nefretle baktığın karın hem neden istenmediğim masada oturayım neden senin söylediğini yapayım ne hakkın var ben senin kölen değilim ben sana asla boyun eğmem" Tısladım " beni başka şeylere zorlama abine zarar gelmesini istemiyorsan dediğimi yapacaksın" Güldüm " bir halt yapamazsın bu saatten sonra sakın beni tehdit etmeye kalkma Baran Adalı beni sakın sınama seni yoksa öldürmekten beter ederim" atışmalarımız sürerken arkamızdan amcası ona seslendi şirkete gitmesi gerektiğini söyledi bu amcasını bir yerden tanıyordum ama nereden? bunu araştırmakta şart oldu beni odadan çıkmam için uyardı sonrada gitti. İçeri girdim onun gitmesini fırsat bilip telefonu sakladığım yerden çıkardım gelen mesaja baktım Baran 'ın söylediği doğruydu hakkında bütün bilgiye ulaşmıştım ama bunda başka şeylerde var yerine oturmayan amcası Hasan'ın araştırmasını istedim belki bir şeyler bulurdum. Odanın kapısı çaldı içeriye çalışanlardan biri girdi. "Eda hanım bunları Baran Bey oğlum sizin için gönderdi bundan sonra bir isteğiniz olursa bana söylemeniz yeterli sizinle ben ilgileneceğim" dedi elindekileri yatağa bıraktı ve çıktı kadın iyi birine benziyordu çantaların içine baktım bir kaç kıyafet çamaşır kişisel ihtiyaçlar vardı. Eğer onları kendi seçti ise kendi ellerimle yediririm… Odanın içinde haps olmuştum en azından bugün olay istemiyorum yapacaklarımı düşünüyordum. ................ Akşam olmak üzere iken Kader hanım geldi. Azade hanım beni görmek istemiş lütfedip aşağı inerken merdivenlerde beni karşıladı ona yaklaştığımda kolumdan tutup açık kapıdan resmen dışarı fırlattı ayağım basamağa takılmıştı düşeceğimi sandım ama bir çift kol beni sarmış. Başımı kaldırmış baktım onun kollarının arasındaydım bana bakmıyor oldukça öfkeli " neler oluyor burada babaanne " hâla kollarındaydım kendimi toplayıp ondan uzaklaştım " daha soruyor musun? onun bu evde işi yok bu evden gidecek " öfkesi dinmiyordu " babaanne hiç bir yere gittiği yok" babaannesine bile böyle öfkeli olan adam " gidecek hangi çöplükten geldiyse oraya dönecek ne sıfatla burada bu evde tutacaksın? " öyle bir bakışı vardı ki kavuruyor " o Baran Adalı'nın karısı bunu artık kabul et" Baran Adalı'ın karısı derken öyle bir tonlaması vardı ki ben bile şok geçirdim resmen beni sahiplendiğini gösterircesine babaannesi öyle bir şey dedi ki yine kalakalmıştım " hangi karın sana karılık yerine getirmeyen karından mı söz ediyorsun?" kaşlarını öyle bir çattı ki biran buhar olup uçmak istedim " ne diyorsun? açıkça söyle" kadın biraz olsun çekinir gibi olsa bile "dün gece beraber bile olmamışsınız yoksa o..." sözünü kesti gibi resmen esti gürledi " ne dediğin farkında mısın? babaanne lafını bil de konuş bu benim meselem kimsenin karıma söz söylemeye hakkı yok" araya girdim " yeter artık kesin aramızda bir şey olmadı olmayacak ve ben bu evde kalmak istediğim sürece burada kalacağım sizin törelerinizde tehditlerinizde beni zerre ırgalamıyor bana yapacaklarınızda bana işlemez " Onları es geçerek içeri girdim aralarındaki tartışmayı Baran bitirmişti sanırım o hep son söyleyen kişiydi odaya geldiğimde peşimden geldi " ne oldu burada? sana odadan çıkma dedim" Bir hışımla ona döndüm " babaannen ferman yollamış gelsin diye bende karşısına çıktığımda gerisini gördün duydun ne eksik ne de fazla anladın mı?" bana bakmaktan geri durmuyordu " madem öyle dün gece..." Söyleyeceğinin gerisini getiremeden araya girdim "hmm evet yanına gidip torununuz beni red etti bir el atın dedim saçmalama bunu gidip konuşacak değilim" kızarmam için çaba gösteriyordum her şey de cesurum kıyafetlerimde bile ama bu konuda olamıyordum hemen kızarıyordum umarım anlamamıştır.Yine aynı meseleye geri döndük kimimim? neden bu korkumun olmadığı neden burada olduğum? güvenmediğini söyledi anlaşılan araştırma yapmış bulamadığı için beni sorguluyordu üzgünüm Baran Adalı ben ilk önce cevaplarımı bulmam gerek…
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD