KARANLIĞIN GİZEMİ

MÜHÜR

RÜYA

İki gözüm iki çeşme Abay 'ın kollarında içli, içli ağlıyordum üzerime atılan iftira yıllar önce beni terk eden babamın el kaldırması canımı yakıp geçti.

" yeter artık ağlama "

omuzlarımı kaldırıp indirdim kendinden biraz uzaklaştırdı

" onların bu kadar öfkelenmesinin sebebi ne? "

cevap veremiyordum her sorusuna sessiz kaldığımda sinirlenmişti

" susma cevap ver senin canını yakacak ne yaptılar? "

kükreyerek devamm etti konuşmasına

" Miray beni aradı gerçeği öğrendiğinden söyledi bunun onlarla alakası var mı? "

zorla yutkundum kollarımdan sıkıca kavradı

" onlarla akalası var değil mi? susma da anlat herşeyi "

" Mine 'ye Miray 'ın başına gelenlerden kimin sorumlu olduğunu söyledim ama benden önce herkese yalanları sıralamış ona ilişki teklif ettiğimi bu teklifimi geri çevirdiğinden benimle birlikte olmazsa ona neler yapabileceğimı. İftira atacağım gibi bir sürü şey söylemiş elimde kanıtım vardı ama telefonumu kullanılamaz hale getirdi. Miray 'a olanları anlatmasın buralardan gitmesi için yüklü miktarda çek vermiş onu gösterdim çeki yaşadılarından dolayı yardım amaçlı yazdığını inandırmış. "

" o piç kim? söyle "

kavarmış olduğu kollarımdan bedenimi sarsmaya başladı

" Devran "

gözlerindeki öfke artmış bakışları korkutuyordu

" o piç kurusunu öldüreceğim "

" Abay dur "

" bu yaptıklarının bedelini ödeyecek "

" Miray onu ailesinin yanına gönderdi okulu bırakmasına sebep oldu bir şekilde onu bu hale kim getirdi ise ıspatlamamız gerek anladınmı onun nasıl biri olduğunu kanıtlamalıyım "

" neden kanıtlama derdindesin o piç ölmeyi hak ediyor "

" çünkü kardeşlerimi o adamdan korumam gerek "

" kardeşlerim? "

" bak senin için önemi olmayabilir ama ben Damla ve Mine onları düşünüyorum özellikle Damla nasıl bir adamla evileneceğin farkında değil. Devran bir şekilde onlara kendini iyi biri olarak tanıtmış ailesine girerek gücüne güç katmak istiyor ve Damla 'yı basamak olarak kullanıyor iğrençliklerini evlendikten sonra devam edeceğini söyledi. Damla onun gerçek yüzünü görmesi çok fazla acı çekemeyecek ama o sebebin ne olduğunu bilmeden ölüğünü bilecek ve ömür boyu yasını tutacak öyle bir adamın yasını tutmaktansa gerçek yüzünü görmesini tercih ederim "

" sen nasıl birisin? az önce hakarete o pisliğin iftirasına inan sana inanmayan insanların şiddetine maruz kaldın ama yinede onları düşünüyorsun "

ne olursa olsun onlar benim ailem sana bunu söyleyemem öfkesinden bir etraftan volta attı

" tamam dediğin gibi olsun ama benden habersiz sakın başını belaya sokayım deme sakın "

beni yurda bırakmaya karar verdi yol boyunca ne yapabiliriz düşüncesine kapıldık yurdun önüne geldiğimizde

" dediklerimi unutma benden habersiz işe kalkışma uslu dur "

" anlaşıldı bay ukala "

sert bakışının ardından arabadan indim içeri geçerek odama döndüm yatağa yattım ama her gözlerimi kapatışımda bugün yaşadıklarım gözümün önüne geliyor...

Uykumun arasından ağızıma kapanan el gözlerimi açtım karşımda Abay ne yapmaya çalışıyor beni yatağımdan hızlıca kaldırdı ötüyü düzelti yaptığına anlam veremedim. Şaşkınlıktan nutkum tutulmuştu elimden tuttu pencerenin önündeki ufak balkon çıkıntısının çıktık güneşliğin arkasına sığdık ona bakıyordum. Gözleri ile pencereyi işaret etti oda da Devran onun ne işi var tam ağzımı açacakken Abay eli ile bastırdı Devran elindeki bıcağı yatağıma sapladı orada olmadığımı anladığında örtüyü fırlatıp attı. Nefesim kesildi beni öldürmeye gelmiş ama Abay nasıl anlamıştı? aklım ermiyor susmamı işaret yaptığında gözlerimi kapattı belimden kavradı bu yaptığına anlam veremedim esinti ve boşlukta olduğumu hissettim gözlerimden elini çekti bahçede olmamız nasıl dördüncü kattan buraya geldik? soru sormama izin vermeden elimden tuttuğu gibi yurdun arka bahçesine dolandık. Bahçe duvarı yüksekti yine aynı şeyi gözlerimi kaparak birlikte duvarından diğer tarafa aştık akıl sağlığım gerçekten yerinde değildi.

" Abay bütün bunlar ne demek oluyor? "

parmağını dudağıma bastırdı

" ştt soru sormanın sırası değil bin arabaya "

parmağını dudağımdan çektim

" gerçekten buna sen mi karar veriyorsun? onun odama geleceğini beni öldürmek istediğini nereden biliyorsun? üstelik dördüncü kattan nasıl bahçeye geldik? ve bu duvarı nasıl aştık? "

" sana soru sormanın sırası değil dedim şimdi buradan gitmemiz gerek peşine düşecek bin hadi "

" hayır bana açıklama yapdan seninle birlikte gelmiyorum "

" demek benimle gelmiyorsun? bunu sen istedin"

beni zorla arabaya bindirdi ordan uzaklaşırken sorularımı sormaktan vazgeçmedim öfkelnedirdiğimi biliyordum en sonunda arabayı durdu kendine birden çekip öpmeye başladı. Ona engel olamazken kendimden geçiyorum beni etkisi almayı başarıyordu benden uzaklaştığında

" bunu neden yapıyorsun? "

" seni susturmanın tek yolu bu şimdi tek kelime etme "

" sen beni.."

" her ağzını açtığında dudaklarımla dudaklarını mühürleyeceğim "

" senn.. "

yaklaşırken başımı cama çevirdim tek kelime etmediğime emin olduğunda arabayı hareket ettirdi aklımda deli sorular biriktikçe birikiyor...

Beni neden evine getirdi? içeri sessizce girişimiz ailesi görürse off beni yönledirmesi ile merdivenlerden çıktık koridorun sondaki odanın kapısını açtı birlikte içeri girdik kıyafetinin siyahın hamiyetinide bu oda da sürdürüyordu.

" bu gece burada kalacaksın seni bulamadığı için tekrar gelecektir yarın bir yolunu buluruz "

bir tarfatan dolaptan yastık ve bataniye çıkardı bana bakmadan

" geç oldu yatağa geç ve uyu "

elindekilerle birlikte şöminenin karşında kendine yer yapıp yattı öylece olduğum yerde kala kaldım sorularıma cevap vermeyecekti. Yaşadıklarımın neresinden tutayım kendi başına cevabını bulamazdım onunda cevaplamaya niyeti yok yatağın ucuna geçip oturdum ama gözüme takılan yerde fotoğrafa benzeyen kağıt parçası vardı ama ters dönmüş. Ayağı kalkıp yerden aldım tam ne olduğuna bakacaktım ama benden önce o eline aldı.

" eşyalarımı kurcalıyorsun? "

" yerde duruyordu yerden kaldırmak istedim yemedim merak etme "

" yine de eşyalarıma elini sürme "

" meraklısı değilim bu kadar önemli olduğuna göre sevgilin fotoğrafıdır "

" evet "

ciddi bir ses tonuyla söyledi arkasını dönerek yatağına ilerledi gözümden tek bir yaş yere düştü elime aldım diye kızacak kadar seviyordu canımı yakmaya yetmişti. Peki onu seviyorsa ondan nefret etmediğimi farklı duygular beslediğimi bildiği halde benden uzaklaşmadı bir bahane bularak neden beni öptü? yaşlarımı sildim fotoğraf yastığın altında yarısı gözüküyor. Abay hareket etmiyor uyduğunu düşünerek parmak uçlarımla sessizce yanına ilerledim fotoğrafı tam alacakken bileğimden kavrayarak kendi üzerine çekti. Ona yaklaşmam her defasında esinti oluşuyor gözlerine kilitlendim beni yavaşça kendine çekiyordu önüme düşen saçımın tutamlarını geriye attı gözlerimi kapattım o sırada kendimi yatakta buldum üzerimi komple örtmüş kapı açılma sesi ile çıt çıkarmadan hareketsiz kalışım gelen annesi off bunu nasıl anlayabiliyor? bana bunların hepsini açıklamak zorunda her ne kadar susmam için dudaklarımı mühürleyeceğini söylesede susmayacağım onlar aralarındaki konuşma uzayacak gibi örtünün altından nefesim daralırken bir yandan istemsiz göz kapaklarım kapanmasına engel olamıyorum...