KARANLIĞIN GİZEMİ

PUSLU GÖZLER

RÜYA

Sabah onun kollarında sarmaş dolaş beni öperken uyandım sonra benden uzaklaştı sanki onu ben öpmüşüm gibi tavır alaması ağzımı açamadan ailesine yakalanacağız diye apar topar evden çıkartı. Birlikte tıp oynayarak okula geldik önden gitmemi istedi dediğini yaptım bahçede Kadir ile karşı karşıya geldik.

" Esin senin şu sevgili yapmak istediğin erkeklerin listesi yanında mı? "

" evet ne oldu? "

" Rüya 'ya versen iyi olur böylelikle sevgilisi olanları,nişanlı yada evli adamların ayartacağına onları baştan çıkarmak için uğraşır "

herkesin içinde yüksek sesle konuştu

" dostum bırak böyle insanlarla muhattap olarak seviyesine düşme "

Mine, Kabir 'in koluna girmiş yanımdan uzaklaşıyordu

" ne söylerseniz söyleyin bir gün benim dediklerimin doğru olduğuna inanacaksınız ve bu söyledikleriniz için pişman olacaksınız "

" gerçekten mi? seni dostum bildim evime aldım ama sen ablamın..."

işaret parmağımla

" sakın pişman olacağın şeyler söyle bugün ya da yarın benim haklı olduğumu anlayacaksın "

" sen "

" Mine hadi gidelim "

Mine 'nin kolundan sürükleyerek yanımdan uzaklaştı okuldaki herkesin gözü üzerimde özellikle erkeklerin iğrenç bakışları. Sınıfa hızlı adımlarla gittim burada yine gözler üzerimde sırama geçip oturduğumda hoca gelmiş ders başlamıştı kısa süre sonra müdür ve Abay 'ın anne, babası ile içeri girdi.

" müdür bey nasıl yardımcı olabilirim? "

" dün gece kız öğrencilerden biri habersizce Kutay ailesinin evine girmiş ve Abay 'ın odasında kalmış okulumuzun adını bu şekilde karalanmasına izin veremem "

sınıfta uğultular yükselmeye başladı

" kesin konuşmayı Cavit bey şimdi sizin evinize gelen o öğrenciyi tespit eder misiniz? "

" tespit etmeye gerek o Rüya 'dan başkası değil "

" ne? "

sesler yükseliyordu yerin dibine yeterince girmiştim

" susun Rüya sende müdürlüğe geliyorsun "

sessizce peşlerinden takip ettim ağlamamak için zor tutuyordum içeri müdürün odasına girdik tekrar aynı soruları soruyordu verilecek cevabım yok Abay 'ın odasında olmamım sebebi başka ama nasıl kendimi aklayacaktım? bilemiyorum. Kapı tıklanmış müdür içeri girmesini istedi kapı açılması ile karşımda Abay

" gel bizde dün olanları konuşuyorduk "

" evimde ne de odam da kimse yoktu ailemin gözüne sokmak yerine başka bir tercih ederim üstelik masum bir insanın günahını almak hiçte adil değil "

" söyleceklerin bu kadar mı? "

" ailemin bu yalnış anlamalarından hatalarının telafi etmesi gerektiği "

başımı yerden kaldıramıyordum

" yanlış anlaşılmadan dolayı üzgünüz "

" müdür bey sizin vaktinizi aldık kusura bakmayın "

ikiside odadan çıkıp gitti

" gerçek anlaşıldığına göre sizde çıkabilirsiniz "

önden hızlıca odadan çıktım

" Rüyaaa "

olduğum yerde çivilendim yanıma geldi akan yaşlarımı silmek isterken engelledim

" dünden beri yeterince yerin dibine girdim hiç bu kadar alçalmadım kimse beni sevmek zorunda değil, konuşmasa da olur, nefret etseler de kabulüm ama namusuma laf edilmesi bu... ben bunu kabullenemem dün nişanlı birini ayartmaya çalışan, bugün Kabir 'in bağırarak söylediği okulun erkeklerin gözünde yatağını ısıtan biri oldum şimdi de evine gizlice gelerek odana giren fahişeden farksız"

" Rüya "

" bir şey söylemene gerek yok her zaman ki gibi nefret et, uzak dur benden "

yanıdan giderken engel olmak istese de durmadım okuldan kendimi dışarıya atım ağlamamın şiddeti artmıştı ortalıktan kaybolmak istiyordum bütün kirli o gözler üzerimde hissediyordum. Ne yapsam arınamayacak mışım gibi ormanın içinde koşmaya başladım günahım olmayan suçlarımdan kaçıyordum gözümün önünü göremeyecek kadar puslu...

***********

Çok üşüyorum ama tenime değen sıcaklık gözlerim karanlıktan aydınlığa geçiyordu bana sakıca sarılmış yüzüme değen saçlarımı geri atıyor. Kolumu kaldıracak gücüm yok bedenime sarılmış kolları olmasa yere yığılacağım. Benden nefret ettiğini söylerken neden yanımdasın? nasıl burda olduğumu biliyorsun? neden kollarının arasındayım? anlamış değilim. Ya gözlerindeki endişe?? bu tutarsız davranışların benden gerçekten nefret mi ediyorsun? yoksa kendinden uzaklaştırmak için geçerli nedenlerin mi var? peki neden? seninle ilgili akılımda sorularım bitmiyor. Yardımcı olmuyorsun ama benim kalbim senin için atıyor beni hep sıkıca sarsan hiç yalnız bırakmasan.

" Rüya iyi misin? "

başımı sallamakla yetindim kendimde güç bulduğumda ondan uzaklaştım gitmek istedim peşimden gelmeye kalkışınca elimle ona durmasını işaret yaptım.

" başını taşa çarpmışsın doktora görünmen gerek seni bulduğumda buz kesilmişsin "

bu yüzden mi kollarının arasına alışın arkamı döndüğümde kolumu kavradı bu sefer daha sakin ve narindi dokunuşu

" bu halde yalnız gidemezsin "

dilim tutulmuş cevap veremiyordum bir kez daha o iğrenç sözleri kaldıramam gözümden süzülen yaşlarım elinin tersi ile sildi ağlama der gibi bakışı içler acısı.

" nereye gitmek istiyorsan birlikte gideceğiz gideceğin yere yaklaştığımızda senden uzaklaşacağım "

söyledikleri aklımdan geçenleri okumuş gibi tepki vermeden birlikte ormanda yürüyorduk.Hikayemin başladığı ormanın girişine geldiğimizde daha fazla gelmesini istemedim yurda gideceğim otobüs kalkmak için bekliyordu. Arkamda onu bırakarak otobüse bindim cam kenarına geçip oturdum gözlerimi ondan ayıramıyorum ağaçların arasında gizlendiği yerde bekliyordu otobüs hareket ettiğinde ortalıktan kayboldu...

*********

Bütün gece uyumadım pencerenin önüne geçtim Abay her zaman ki yerinde bekliyordu bu sefer aşağı inmedim ben yukarıda o aşağıda oturmuş uzaktan bakışıyorduk tam bakışma diyemem onu fark ettiğimi anlamasını istemiyordum. Bu yüzden başım başka yönde gözlerimin ucu ile pencerimin altında bekleyen adama bakıyordum. Sabahın ilk ışıklarına kadar bakışmamız sürdü yurdun hareketlendiği zamanda ortalıktan kayboldu...

********

Okula gelişimle ayaklarım geri gidiyor ama nereye kadar kaçacaktım ki? benim tek bir hedefim var anneme verdiğim sözü yerine getirmek. Şimdi ne olursa olsun bu sözümü tutmalıyım.

" şitt baksana "

" bu gece bizimle takıl pişman olmazsın yeterince hoş tutarız "

" defolun "

" güzel olduğun kadar giderlisin de "

yaklaşırken araya Abay girdi gözü dönmüş canlarına okumaya başladı elinden kurtulduklarinda koluma yapıştı

" yürü hadi "

birlikte sınıfın önüne yaklaştık ama onu geride bırakarak önden ben girmemi istedi bir süre sonra o içeri girerek başka sıraya oturdu arkamdan fısıldaşmalar devam ediyordu. Kulaklarım ne söylediklerini işitmese bile benim hakkımda konuştukları kesin. Hoca derse girdiğinde devam eden fısıltılar hocanın dikkatini çekmiş ne konuştuklarını ögrenmek istedi. Benim hakkımda söylenen sözler devam ederken Mine sınıfı terk etti.

" hepiniz ne söylediğinizin farkında mısınız? sorduğuma pişman ettiniz "

" konuşulanları söylüyoruz onun sizin sandığınız kadar masum olmadığı başkasının nişanlasını ayartacak kadar basit olduğu ortada onun gibi kimsesizler yüksek yerlede olmak ister emeline de ulaşıncaya kadar pest etmez en son gecenin bir vakti Abay 'ın odasında soluğu alması "

" yeterrrr bu söylediklerinin hiç bir aslı yok tek bir kişinin söyledikleri ile ortaya attılan iftira "

Banu 'nun sözleri üzerine Abay araya girdi

" iftira mı? dün ailen sınıfa gelerek onun gece senin odana geldiğini söylediler "

gür kahkahasını attı

" onlar Rüya olmadığını anladılar müdür o da biliyor o gece değil bir önceki gece evime gizlice girmeyi başaran sonra da odama giren kişi Rüya değildi o gece evde de yoktum kim olduğuda evin içindeki kameralara net pozlar vermiş hepsi kanıtlı "

Abay 'ın sözleri üzerine Banu susmuştu nedemek istedi yoksa o eve gizlice giren kişi mi? Abay yerinden kalktı yanıma gedi elimden tutup beni ayağı kaldırdı ne olduğuna anlam veremiyordum

" şimdi hepiniz iyi dinleyin Rüya ve ben uzun zamandır birlikteyiz ilişkimizi kimsenin gözüne sokmak gibi bir niyetimiz olmadığından göz önünde olmadık "

neler söylüyor gözlerim ona kilitlendi

" buna inanmamı bekleme o akşam "

" o akşam neden ben oradaydım sanıyorsun? herşeyden haberim var ama siz çok güvendiğinizin kişinin tek bir lafı ile onu suçladınız Rüya 'nın tek bir kelimesine inanmadınız şimdi kapa çeneni "

" ona çok güveniyorsun "

Kadir 'e cevap verirken gözlerime baktı

" evet ona güveniyorum sizin gibi dostum diyerek yarı yolda bırakmayacak kadar güveniyorum "

hepsinin ağzına lafı tıkarken uyarısını yaptı sonra hocaya bakarak

" üzgünüm hocam bunlara şahit olmanızı istemezdim şimdi izniniz olursa dersten ayrılmak istiyoruz "

onu onayladığın da bırakmadığı elimi peşinden sürükleyerek birlikte sınıftan çıktık...