Yarış

1942 Words
Kuzey karısı Uğur ile yalnız kalmak isteyince salondan çıktı. Çocuklarına bakmak için yukarı çıktı. Kızının olayı ile ilgilenmekten oğluyla konuşamamıştı. Odasına kapısına varınca tıklatıp bekledi. Gel sesinden sonra da içeri girdi. Kartal yatağına uzanmıştı ki babasının girdiğini görünce doğruldu. Yanına gelip oturana kadar izledi. -Uğur abi gitti mi? -Annen yalnız konuşacakmış. Kuzey sabah kahvaltıda ki konuya nereden giriş yapacağını düşünüyordu. Oğlu, kızı gibi her şeyi konuşmayı sevmezdi. Kız konularını da daha önce hiç paylaşmamıştı. Bu durumlarda nasıl davranması gerektiğini tam bilmemek gerilmesine neden oluyordu. Kartal babasının düşünceli halini görünce "Konu ablam mı?"diye sordu. Rahatlatmak içinde "Her yarış öncesi böyle olduğunu biliyorsun."dedi. Kuzey oğlunun çabasına gülümsedi. "Asıl konu sensin. Sabah ablan bir şeyler dedi. Anlatmak ister misin?" Selin tarafından geri çevrilmeyi atlatmış değildi, ama şu anlık yapabileceği bir şey yoktu. Derslerine dikkatini verip devam etmeliydi. -Büyütülecek bir konu değil. -Yani Selin ile aranızda sorun yok. Babasının sevdiğini kişinin kim olduğunu bilmesine şaşırdı. Gülerek "Ben üstü kapalı sordum, o da ret etti. Bugün Uğur abinin evinde sorun yok gibiydi."dedi. Rahatsız hissetmesin diye elinden geldiğince normal davranmıştı. Kuzey oğlunun aslında iyi olmadığını anlamıştı. Elinden bir şey gelmediği içinde "Daha önünüzde uzun bir yol var. Her şey değişebilir."dedi. Konu değişsin diye de "Uğur abiniz de ne yaptınız?"diye sordu. -Pek bir şey yapamadık. Eda abla aradı ve Sarp'ın kavga ettiğini söyledi. Gittiğimizde de Edric abi olduğunu gördük. Kartal sakin sakin anlatıyordu, ama Kuzey şaşkınlıkla dinliyordu. Daha dün hayatlarına giren genç baya hızlı çıkmıştı. -Oğlum sen ne anlatıyorsun? Kartal babasının tepkisine gülümsedi. "Baba Sarp, ablasının yanında kimi görse deli oluyor. Kendi sevgili yapıyor, ama konu ablası olunca aslan kesiliyor." -Sarp kiminle sevgili? Kuzey artık konulara yetişemiyordu. Çocuklar büyüdükçe olayları da artıyordu. Oğuz'un dediğini hatırlayınca "Sedef mi?"diye sordu. Babasının her şeyi bilmesi de bir yere kadardı. "Sizden de bir şey kaçmıyor. Soner amca duyarsa Salih amcama kolay gelsin." Kuzey işe buna gülerdi. Soner kıskanç bir baba değildi, ama uğraşmayı çok seviyordu. Oğlu da diğer kızı ile sevgili olmuş olsaydı dilinden kurtulamazdı. Kartal'ın iyi olduğunu görmek sevindirmişti. Eşlik edip "Sarp'a sakin olmasını söyle. Yoksa kız babasını üstüne salarız."dedi. Fikir mantıklı gelmişti. Kavgadan sonra eve götürene kadar kafasını şişirmişti. Bir de senin de ablan var demişti. Oysa ablasını biri sevse tek diyeceği geçmiş olsun olurdu. -Bunu mutlaka söyleyeyim. Konuşmaları kapının sesiyle bölündü. Mira içeri girince kocasına baktı "Canım hemen gelmen lazım." Kartal annesinin heyecanlı halini görünce merak etti. -Ne oluyor? Kuzey de ayağa kalktığında "Evet canım ne oluyor?"dedi. Karısı "Sen gel ben anlatacağım."deyince oğluna iyi geceler diyerek ayrıldı. Kartal arkalarından baktığında bir şey dönse de anlamamıştı. Tekrar uzanıp telefonu eline aldı. Ortak sohbete girdiğinde Selin'in "Uğur abi ne oldu? Merak ettik."yazdığını gördü. Diğerleri de bizde yazmıştı. Uğur abileri koşturmaktan nereye yetişecekti. Eda ablası ya da arkadaşı da yazmamıştı. Sarp anlatsın. Yazdığı gibi Sedef "Kartal, Sarp'a ulaşamıyorum. Biriniz anlatabilir mi?"yazdı. Kız sevgilisini merak ediyordu. Selin'in mesajına baktığında iç çekti. Olaya koşturarak gitmişti, ama merak edip hiç aramamıştı. Sevgilin ablasının arkadaşı ile kavga etmiş. Bende alıp evine götürdüm. Sedef mesajı okuyunca "Selin gördün mü? Kavga etmiş."dedi. Mesajlardan çıkıp bir kere daha Sarp'ı aradı. Selin yazılanları okumuştu, ama bir tepki vermedi. Aslında Kartal'ı merak etse de aldığı kararın arkasından durmak için uzak duruyordu. Çok geçmeden Atakan "Abi kim kimin sevgilisi?"diye yazdı. An itibari ile Sarp ve Sedef'in birlikte olduğu da ortaya çıktı. Telefonu kenara koyduğunda kardeşinin telaşla sevgilisine ulaşmaya çalıştığını gördü. Önüne dönüp derslerine çalışmak en iyisiydi. Daha sonra neler olduğunu öğrenirdi. """"" Uğur zilin sesiyle gözlerini açtı. Yeni uyanmanın sersemliği ile gözlerini kapatıp kendine gelmeye çalıştı. Kapı bir kere daha çalınca doğrulup saate baktı. Sabahın yedisinde kim kapısını çalabilirdi? Kalktığı gibi kapıya yöneldi. Üst üste çalmaya devam edince "Geldim."diye bağırdı. Açtığında karşısında babasını ve amcalarını görünce rüya gördüğünü sandı. Oğuz sabahı zor etmişti. -Duyduklarımız doğru mu? -Önce bir günaydın deseydin. Oğlum böyle apar topar geldik. Müsaitsin değil mi? Salih amcası içeri adım atınca şoktan çıkamasa da geri çekildi. Ne oluyordu? Kuzey amcası yaklaşıp kafasını tutup alnını öpünce öylece kaldı. Arkasından giren Ali amcası da gülüyordu. Kimse kalmayınca kapıyı kapatıp arkalarından odaya girdi. Rahat rahat koltuklara oturmalarını bekledi. -Saat kaç farkında mısınız? Hem ne oluyor? Biri açıklama yaparsa sevinecekti. Ayrı eve çıkmıştı, ama ailesi sağ olsun rahat vermiyordu. -Mira'ya dün kızını seviyorum diyen sen değil misin? Babası pat diye söyleyince Kuzey amcası ile göz göze geldi. Kız babasının önünde böyle de konuşulmazdı. -Otur şuraya bize de anlat bakayım. Salih amcasının dediği yere yerleşti. Hepsi gözünü dikmiş bekleyince konuşmak pek kolay olmuyordu. Babası "Oğlum bir şey desene. Annen bizim oğlan Masal'ı seviyor deyince şok oldum. Hayır başka kız mı yoktu?"dedi. Kuzey kardeşine baktığında "Abi kusura bakma ama Masal yani."demesine de bir şey söyleyemedi. Onu yerine "Oğlum hem şaşırdım hem de çok sevindim. Dün neden söylemedin? Bende sana kızıma birini buldum diye anlatıyorum."dedi. -Söylese ne olacak? Senin kızın benim oğlumu üzer. Bence yol yakınken vaz geçelim. Babasının abisi ile uğraştığını bildiği için gülerek izledi. Salih amcası da "Yani buna hayır diyemiyoruz. Ben kimin tarafında olacağım?"demesi daha çok güldürdü. En son Ali amcası da olaya dahil oldu. "Önce Uğur bir anlatsa olmaz mı? Bir izin verin." Sonunda sessizlik oluşunca konuşması gerektiğini anladı. -Heyecanınız anlıyorum, ama ortada bir şey yok. Masal hiçbir şeyin farkında değil. -Sende fark ettir. Salih amcası güzel söylüyordu, ama nasıl olacaktı? Kendine aşık etme yolu bulmalıydı. -Bence hiç uzatma. Git seviyorum de bitsin. Gözler Oğuz'a döndü. Az önce olmaz diyordu. Şimdi git söyle diye cesaret veriyordu. "Hiç bana öyle bakmayın. Oğlum sizin gibi sürünüp dursun mu? Söylesin, gerisini Masal düşünsün." -Kızımdan bahsediyoruz Oğuz. Hani bir zamanlar sende öyleydin, istersen hatırla. Aşk dendiği zaman nasıl kaçtığını biz biliyoruz. Buna hayır diyemiyordu. Salih konu dağılmasın diye araya girdi. "Babanın düşünceli iptal. Başka fikri olan var mı?" -İlgini belli et desek zaten alışkın. Kendini bildi bileli seninle. Uğur hepsinin kafa kafaya vermiş bir yol bulmak için uğraştıklarını gördükçe gülüyordu. Öyle ki sevdiği kızın babası yani Kuzey amcası bile yardım ediyordu. Kapı sesi araya girince "Başka kim gelecekti?"diye sordu. Kimseden ses gelmeyince de kalkıp açtı. Soner adım attığı gibi "Herkes sende anlaşılan."dedi. İçeri girdiği gibi de "Ali bunun hesabını sorarım. Neler dönüyor, en son benim haberim oluyor."dedi. Oturduğu gibi de "Evet düğün ne zaman?"diye sordu. Uğur artık şaşırmadığı için sadece izledi. Zaten babası "Kız daha sevdiğini bilmiyor." diye açıklama yapıvermişti. Bu muhabbet bitmezdi. Saatine baktığında "Benim okula gitmem lazım."hatırlatması yaptı. Soner eliyle yanını gösterince tekrar oturdu. "Bence benim gibi yap. Büyükler istiyor evleneceğiz ayağına işi bitir." Kuzey'e baktığında iş sende bakışı attı. -Bu Masal'da işe yaramaz. Elif en azından deneyelim demişti. Ali doğru söylüyordu. Soner "O zaman neyi çok seviyorsa onu yapsın."dedi. Karısının aklını pasta ile çelmiş adamdı. İşe yaracağını düşünüyordu. -Kızım araba ve yarış dışında bir şey bilmez. Bu sıralar da bir yarış derdinde. Yani ilgisini çeken başka bir şey yok. Soner biraz düşününce bir yol bulmuştu. Uğur'a bakıp "Sende yarışa gireceksin." dedi. Bu sayede yakın olacaklardı. Fikri gayet mantıklı olduğu için arkadaşlarından onay bekledi. Uğur ben anlamam diyemeden Salih amcası "Bence bu müthiş bir fikir."dedi. Babası da "Güzel, ama nasıl olacak?"diye sordu. -Ben el atarım. Kuzey amcası çoktan telefonuna sarılmıştı. Ali amcası bile "Uğur'un okuldan izin alması gerekli. Onu da halledelim."demişti. Kimse neden ona sormuyordu. Varlığını belli etmek için ayağa kalktı. -Baba ve amcalarım! Ben daha önce yarışmadım. Soner ayağa kalkıp kolunun altına aldı. "Sevdiğin kız için yarışacaksın. Hem hepinizin doğasında var. Kısacası zorlanmazsın" Kuzey'e baktığında kusura bakma diye ekledi. Adamın yanında kızı hakkında konuşuyorlardı. -Oğlum git hazırlan. Önce izin işini hallet sonra da doğru piste. Bir şey diyemeden babası odasına yollamıştı. İşlerin buraya geleceği belliydi. Bu saatten sonra peşini de bırakmazlardı. Daha bunun anne ve yengeleri kısmı vardı. Kıyafetlerini çıkardığında gün başlamadan yorulduğunu hissediyordu. Birkaç dakika sonra kapısı çalmaya başladı. Babası hadi oğlum çıkmamız lazım diye sesleniyordu. Eşyalarını alıp çıktığında amcaları da dizilmişti. Baştan aşağı baktıktan sonra Soner amcası "Bence giyinme stilini de değiştirmek gerekli."dedi. Uğur kaçar gibi çıktığında hepsi peşine takıldı. Arabaya binmeden önce de Salih amcası "İzin aldığın gibi gidiyorsun."diye uyarmayı unutmadı. Direksiyonun başına geçtiğinde gaza bastığını gibi uzaklaştı. Okula varana kadar telefonu hiç susmadı. Önce annesi sonra da Mira yengesi aradı. Çok geçmeden ekranda Aslı yengesini de gördü. Mesajlara ise hiç bakmayı düşünmüyordu. Okula vardığında saçmalık olduğunu bilse de izin aldı. Ofisinde ki eşyalarını topladıktan sonra da tekrar yola çıktı. Masal'ın attığı konumu açıp devam etti. Piste vardığında arabasını park edip indi. Babası durmadan aradığı için açmak zorunda kaldı. -Efendim. -Oğlum amcan halletmiş. Oraya varınca Ufuk'u bul. Kuzey amcam yolladı dersen sana yardımcı olacak. Bu kadar hızlı beklemediği için şaşırdı. "Baba yarışa öyle herkes katılabiliyor mu?" -Sen orasını karıştırma. Hadi çabuk ol. Ciddi ciddi yarışa mı katılacaktı? Masal'ı vaz geçirmeye çalışırken geldiği nokta düşündürücüydü. Komik olan ise herkes yarışa girmesine yardımcı oluyordu. Telefonu cebine atıp içeri girdi. Önüne gelen ilk kişiyi "Affedersiniz"diyerek durdurdu. -Buyurun. -Ufuk adından birini arıyordum. Dönüp "Ufuk!!"diye bağırınca nereden kim çıkacak diye bekledi. Odalardan birinden baştan aşağı siyah tulum giymiş biri çıktı. Yarışa hazırlandığı belliydi. -Ne oldu? -Seni soran biri var. Ufuk karşısında duran takım elbiseli kişiye baktı. Elini uzatıp "Hoş geldiniz."dedi. -Hoş bulduk. Ben Uğur. Kuzey amcam sizi bulmamı söyledi. Ufuk elini tutan adama daha dikkatli baktı. Kuzey amcasının hatırına tamam demişti, ama karşısında ki adam pek yarıştan anlıyor gibi değildi. -Daha önce hiç sürdün mü? -Bir kere sürdüm, ama keyfine. Masal'ın ısrarı ile kısa bir sürüşü olmuştu. Ufuk anladım diyerek "Beni takip et."dedi. Bir odanın önünde durup döndü. -Üstünü değiştir de bir deneyelim. Şu anda çalışan arkadaşlar var. Yapabilecek misin bir bakarsın? Uğur durumun acayipliğine daha fazla sessiz kalamadı. "Bu yarışa herkes katılabiliyor mu?" Ufuk sorusuna güldü. "Tabi ki de hayır. Anladığım kadarıyla yarışa katılmak zorunda değilsin. Kuzey amca çalışmalarda olsun yeter dedi." Neler döndüğünü şimdi anlamıştı. Masal yarışa hazırlandığını sanacaktı. O sırada da birlikte zaman geçirmiş olacaklardı. Yarışa katılmayacağına göre merak ettim eğitim alıyorum da diyebilirdi. İzin isteyip içeri girdiğinde üstüne uyan kırmızı tulumu alıp giydi. Aynada kendine baktığında baya farklı geldi. Hazır olunca da odadan çıktı. Ufuk elinde ki kaskı uzatıp "Hadi başlayalım." dedi. Uğur piste doğru ilerlerken baya heyecan yapmıştı. Masal'ın çalışma yaptığını bilse de kaskı kafasına geçirdi. Küçük bir sürpriz güzel olabilirdi. Ufuk hazırlanan iki arabayı gösterip "Hangisi?" diye sordu. -Fark etmez. Ufuk da kaskını takıp siyah arabaya doğru yürüdü. "Sen de diğerine bin ve beni takip et." -Tek başıma mı bineceğim? -Evet! Etrafına baktığında bir an kararsız kaldı. Ufuk tekrar seslenince mavi arabaya yöneldi. Bu sırada Masal'ın anlattıklarını hatırlamaya çalıştı. Bindiğinde önce her yerini kontrol etti. Kemerini bağlandığında hazır gibiydi. Arabayı çalıştırdığında kulağına gelen ses gülümsetmişti. Ufuk önden sürüp başlangıç çizgisinde durdu. Uğur da takip edip aynı yere geldi. Çalışma yapan arabalar da yanlarına gelince gözü Masal'ın arabasına kaydı. Şu anda yola gözünü diktiğine ve bir an önce bitiş çizgisine varmayı hesapladığını biliyordu. Onun dikkatini çekmek istiyorsa elinden gelenin fazlasını yapmalıydı. İyice yerleşip gaza yüklenmeye hazırlandı. Başlama sesiyle ilk çıkan Masal oldu. Yarışma günü bir aksilik olmaması için özelikle virajlara iyi hazırlanmalıydı. Hızını arttırdıktan sonra gelecek virajı hesapladı. En önde olduğu için önü boştu, ama anında yanından geçen araba ile dikkati dağıldı. -Bu kim?! Hızını daha da artırdığında yan yana gelseler de kim olduğunu görememişti. Viraja yaklaşınca hakimiyeti sağlamak için biraz yavaşlamak zorunda kaldı. Bu piste ilk defa araba sürüyordu. Riske atamazdı. Bu yüzden biraz geri kalınca sinirlenmeye başladı. Ufuk kontrol amaçlı arkadan takip ediyordu. Gördüğü tabloya baya şaşırtmıştı. Süremez dediği adam baya baya iyiydi. Anlaşılan Masal'ı zorlayacak biri gelmişti. Bitiş çizgisini ilk geçen Masal oldu. Frene yüklenip arabasını durdurdu. Zaman kaybetmeden indi. Yarış boyunca onu zorlayanın kim olduğunu öğrenmek istiyordu. Arkasından gelen arabanın durmasıyla yanına yürüdü. İndiğini görünce "Tebrik ederim."diye bağırdı. Uğur daha kaskını çıkarmamıştı. Döndüğün de Masal'ın gözünden çıkan alevleri gördü. Yarış boyunca onu deli etmişti. Elini uzatıp "Bende tebrik ederim."dedi. Masal kaskını çıkarmasını bekliyordu. Elini uzatmış beklediğini görünce ucundan tuttu. -Ben Masal. Siz? Sonunda eli kaska gidince kim çıkacak diye merakla bekledi. Ortaya çıkan ise tam bir şok etkisiydi.
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD