BEGÜM'DEN...
Yaklaşık 20 dakika kadar yürüdükten sonra muhtemel karargâha götürmek için hazır bekleyen askeri araçlara bindik. Köroğlu yanıma oturdu. Ufuk diğer yanıma. Karşımda Ayvaz ve Ilgaz vardı. Ercü aracın kasa kısmında tüfeğinin dürbünü ile etrafı tarıyordu. Puma timi de diğer araçta olmalıydı.
“İyi misin?” diye sordu. Bugün kaçıncı kez soruyordu bilmiyorum. Başımı salladım. Gözlerim kapanıyordu. Yol sarstıkça sallanmak uykumu getirmişti. Başımı Ufuk’un omzuna dayadım. Bir süre sonra başım rahat bir yere sabitlendi. Saçlarım geri çekildi. Üzerime bir şey örtüldü. Yüzüm yavaşça okşandı. Ufuk üşümeyeyim diye üzerimi örtüyordu sanırım. Sultan’da Gülten’de uyuyakaldılar.
Ufuk’un omzu o kadar rahat geldi ki kendimi bıraktım. Sanırım araç durdu ve havalandım. Ne kadar süre uyudum bilmi
