7-ÇIRILÇIPLAK VE SIRILSIKLAM +18

1039 Words
Üzerimdeki elbiseyi tuttuğu gibi yırtarken korkudan gözlerim büyüdü. Bu vücudu daha önce görmüştü ve daha da kötüsü belimden kalçama doğru inen yılan dövmesini gördüğü anda benim Gece olduğumu anlayacaktı. O zaman neler olurdu düşünmek bile istemiyordum. Elbisemin sadece ön kısmını tıpkı bir hayvan gibi parçaladığından sutyenimle birlikte göğüslerimde ortaya çıkmıştı. Siyah dantelli ve çok seksiydi. Göğüslerim sutyenden taşarak sanki insanın ağzına girecekmiş gibi duruyordu. Bu geceki canlı yayınım için özel olarak seçmiştim. İç çamaşırımı büyük bir dikkatle incelerken kaşları havalandı. Benim gibi bir kızın bu kadar seksi iç çamaşırı giymesini anormal bulduğu aşikardı. Gördüğü şey onu tatmin etmişe benziyordu. "Bak sen," dedi keyiflenerek. "Bunun devamını merak ediyorum." Altımda sadece ipten bir tanga vardı ve asla ama asla bedenimi görmemesi gerekiyordu. Yırtılan yerlerden çekiştirerek göğüslerimi kapattım. "Ateş!" İsmini böyle cüretkar bir şekilde söylemem tüm keyfini kaçırmış gibiydi. Tekrar gözlerinde tehlikeli pırıltılar raks ederken, yüzüne baktım. "Bana ismimle seslenebileceğini kim söyledi?" Tekrar o tehlikeli sakinliğine dönmüştü. "Şimdi buradan siktir olup gidiyorum. Bu yaşananları unutalım. Ben kimsenin kadını falan da değilim. Evine sızabilme ihtimali olan tehlikeli düşmanlarını, kapının önündeki elli tane herif anlayamayacaksa sen zaten bu işi bırak derim." "Düşündüm de... Haklısın." "Yani?" diye sordum. "Evet gidebilirsin." "Öylece gidiyorum yani?" Giyinme odasına doğru ilerledi ve bir ceket aldı. Yanıma geldi ve nazikçe omuzlarıma örttü. "Şimdi gidiyorsun ama iki gece sonraki yemek toplantısına geliyorsun. Artık sen haftada iki gün değil, dört gün geleceksin buraya." "Artık seninle çalışacağımı düşünüyorsan baya yanılıyorsun." "Korkarım ki başka şansın yok." "Göreceğiz," dedim kapıya doğru ilerlerken. "Görüşeceğiz. Adamlarım sana evine kadar eşlik etsin." Cevap dahi vermeden evi terk ettim. Şimdilik çok ucuz yırtmıştım ama Ateş benim bir boklar çevirdiğimi çoktan anlamıştı bile. Sadece ne olduğunu çözmeye çalışıyordu. Ve bunun peşini bırakmayacağına adım gibi emindim. Koşar adımlarla birkaç villa ötedeki evime yürürken, Ateş'in adamları da beni takip ediyordu. "Beni rahat bırakın!" diye bağırdım. Beni az önce odanın ortasına fırlatan herif yanımdaydı. "Ateş Bey, evinize kadar eşlik etmemizi istedi Başak Hanım." "Yaa! Şimdi hanım'mı oldum? Daha demin beni odaya kilitlerken de böyle kibar davransaydın keşke!" "Size eşlik edelim," dediler hiç kale bile almadan. Onlara kafa tutmaya gerek yoktu, sonuçta emir kuluydular. O yüzden fazla uzatmadım ve cekete sarılarak evime doğru ilerledim. Hızla evime girip kapıyı kitlerken, kapının hemen yanında olan camdan çaktırmadan benimle gelen iki adama baktım. Bir süre bekledikten sonra gittiklerinde derin bir nefes verdim. Lanet olsun! Resmen ateşle oynuyordum ve az kalsın yanıyordum! Ellerim titriyordu. Salondaki içki barıma yönelerek kendime bir kadeh şarap doldurdum. Rahatlamaya ihtiyacım vardı. Bugün canlı yayında büyük bir gösteri yapacağımı duyurmuştum ama yapmaktan vazgeçmek üzereydim. Bütün keyfim kaçmıştı. Adrenalin artık keyiften çok korku veriyordu. Ne oluyordu böyle? Başak ve Gece tamamen farklı insanlarken bir anda ikisinin de hayatı birbirine geçiyor gibiydi. Bu Ateş ikimizi birden yakacaktı. Öte yandan Sinan... Hayatım bombok bir yere doğru giderken bende peşinden sürükleniyordum. Ceketi çıkardım ve kokusunu içime çektim. Ateş... Öyle afrodizyak bir kokusu vardı ki beni azdırıyordu. Gerçekten elim yanmış gibi ceketi bir kenara fırlattım. Bana iyi gelmiyordu... Ateş'e inanılmaz kızgındım. İş telefonumu aldım ve Hot Night Secret hesabıma giriş yaptım. Herkese açık bir bildirim yayınlayıp gösterinin iptal olduğunu yazmak üzereydim ki bir mesaj geldi. ADRİANK: BU GECE SAKIN BİR GÖSTERİ YAPMAYA KALKMA. Şok içinde telefona bakıyordum. Daha az önce garson kızla neler yaşadığını düşünürsek, seksi gösteri kızına bu denli hızlı bir şekilde mesaj atması çok şoke ediciydi. Demek ki aslında aklındaydım... Yani Gece aklındaydı. Ateş'e mesaj atmaya karar verdim. GECE: YAPARSAM NE OLUR? ADRİANK: ONU O ZAMAN GÖRÜRSÜN. Bu herif ne sanıyordu kendini? Bir gösteri kızına gösteri yasaklamakta ne demek oluyordu? İyice kendini bir bok sanmaya başlamıştı bu herif. Ona haddini bildirecektim. Önceden hazırladığım çantayı ve bir başka iç çamaşırı takımını alarak evden ayrıldım. Gösteri zamanıydı! Etrafımı kolaçan ettim ve Eren'in bana tahsis ettiği şoförlerden birini aradım. Kendi arabamla gitmek gibi riskleri asla almazdım. Arabaya binmeden hemen önce maskemi taktım. Benden başka kimse yüzümü göremezdi. Kural 4: Gizlilik en önemli kuraldır. En ufacık bir ihmalkarlık bile başına büyük dert açabilir. Eren'in adamlarına takibe karşı uyanık olmasını ve bir süre aynı yeri dolaşmayı tembih ettim. Tamamen güvende olduğumuza ikna olduğumuzda yola koyulduk. Bir saat sonra İstanbul'un il sınırındaki bir dağ evine varmıştım. Bavulumu aldım ve şoföre yarın sabah beni buradan almasını söyleyerek onu gönderdim. Bu ev benim için özeldi ve sık sık burayı kiralardım. Evin hemen arka tarafından göle girilebiliyordu. Kendime bir kadeh içki doldurdum ve canlı yayın hazırlıklarına başladım. Göl evinin arka verandasına kameramı yerleştirdim. Hem verandayı hemde göl manzarasını alacak şekilde ayarladım. Peruğumu ve maskemi taktım. Deri ve çok seksi bir iç çamaşırı giydikten sonra canlı kameramı açtım. Saat tam 01:00'di. Bir süre ekrana doğru baktım ve çaktırmadan seyirciler kısmını kontrol ettim. Her zamanki gibi 'gecemintutkunu' yani Ezel online oldu ve bana büyük bir hediye gönderdi. Daha şimdiden hediyeler ard arda geliyordu. Hesabımdaki para miktarı her saniye daha da artıyordu. Bugünkü gösterimin özel olduğunu söylediğimden dolayı çok fazla katılım olacağını tahmin ediyordum. Bin , 5 bin, 10 bin kişi derken aralarında Ateş'i bulmak imkansızlaşmıştı. Ama beni izlediğini biliyordum. Başak az sonra yapacağım gösteriyi yapar mıydı bilmiyordum ama Gece bunun için zevk duyuyordu. Maskemi taktığım andan itibaren sanki bambaşka biri oluyordum. En derin, en karanlık, en kirli arzularımın kölesine dönüşüyordum. Öte yandan bu gösteriyi yapmayı sırf Ateş'in bugünkü iğrenç davranışlarının cezasını kesmek için şehvetle istiyordum. Sonunda konuşmaya başladım. "Sevgili takipçilerim..." dedim kendimi boydan göstererek. Herkesin iç çamaşırlarımı ve seksi fiziğimi görmesi için çevremde bir tur döndüm. Bu bedeni böyle korumak için çok çaba sarf ediyordum. Spor yapıyor, beslenmeme dikkat ediyordum. Sonuçta işim böyleydi. "Bugüne kadar hep beni bu iç çamaşırlarıyla gördünüz ama bugün daha fazlasını göreceksiniz." Yorumlar birbiri ardına hızla geliyordu ama uzağında kaldığım için okumakta zorlanıyordum. "Bunu neden yapıyorum biliyor musunuz? Çünkü biri bana bir şeyi yapmamam gerektiğini söyledi. Bu gösteri onun için. O kendini biliyor değil mi A.?" Arkamı döndüm ve gecenin ıssız karanlığında, bu sıcak Haziran ayında usulca merdivenlerden göle girdim. Kamera açısından çıkmadan birkaç dakika yüzdüm. Sonra gölün içindeyken sutyenimi çıkardım ve kameraya doğru fırlattım. Daha sonra altımdaki tangayı da çıkardım ve yine kameraya doğru fırlattım. Birbiri ardına çılgınlar gibi gelen bildirim seslerinden seyircilerin coştuğunu anlayabiliyordum. Usulca gölden çıkarken merdiven tırabzanlarına tutundum ve seksi bir şekilde ağır adımlarla kamera karşısına geçtim. Çırılçıplak ve sırılsıklamdım. Sonra koltuğa oturdum ve sırılsıklam göğüslerimi avuçlamaya başladım. Ateş'i düşünüyordum ve kasıklarımın arası yangın yeri gibi yanıyordu... Seyircileri bile unuttum...
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD