Hadi bir oyun oynayalım seninle. Adı aşk olsun, yüreğimi seninle doldursun.)
Su neredeyse ağlamak üzereydi, neredeyse. Kolları artık vücudunu taşıyamaz olmuştu. Betona çakılması ve vücudunun parçalara ayrılması an meselesiydi. Bu duruma nasıl gelmişti? Beyni hızla yarım saat öncesini düşünmeye başladı.
Keyifle suyun altına girip, duşunu alırken Kara denen yabani hayvana içten içe teşekkür ediyordu. Adamın iyi yanını keşfetmekten ne kadar hoşnut olmasa da, suya olan hasretini sona erdirmişti. Günlerdir hem aynı kıyafetlerin içinde tutsak kalmış, hem de vücudu temiz su görmemişti. Her gün duşun altına giren biri için bu ölüm demekti. Pis kıyafetlerini duşun yanındaki çöp kovasına atmış, biraz önce giydiği yeni kıyafetleri özenle üstünden çıkarıp, kapının askılığına asmıştı ve ardından bede
