"Söyleyin anama anam ağlasın
Babamın oğlu var beni neylesin."
*
Odasında kaç dakikadır olduğunu bilmediği bir süredir aynaya bakıyordu Dicle, ona bir elbise yollamışlardı çıkarken giymesi için. Siyah! Uzun ayak bileklerine kadar gelen, başına da siyah bir şal koymuşlardı.
"Çok iyi seçim, cenazeye böyle gidilir. Gerçi ölen de benim ya ben yapmazsam cenazemi kaldıracak bile yok." dedi aynadaki aksine.
Giyindi elbiseyi uzundu boldu. 36 bedendi ama Dicle hepi topu 40 kilo bir kızdı o bile bol gelmişti ama aldırmadı alışıktı zaten ki ablası 40 bedendi her yıl ondan gelenleri ya çatal iğneyle tuttururdu ya ip bağlardı beline elbiseleri de bol olmasına aldırmadan geçirirdi üstüne. Uzun siyah saçlarını ensesinde gelişigüzel bağladı altını ördü. Gönderilen siyah şalı da atıverdi başına. Kendi
