Önümdeki silaha uzunca bir süre baktım. Baktım çünkü ne istediklerini anlamadım.
"Tut, sök , birleştir ve tekrar tut. "
Kafamı kaldırdığımda komutan ile göz göze geldim. Gözlerimi kaçırmak istedim ama olmadı. Öyle bir baktı ki gözlerime kafamı başka tarafa çeviremedim. Uzanıp önümdeki silahı elime aldığımda dikkatle suratıma baktı. Ben de başımı tedirgince eğdim ve silaha baktım. Tam bir hurda! Neresinden tutarsam tutayım hiçbir mantığını anlamadığım külüstür bir şeydi. Bunun yerine çıplak elle saldırsak çok daha yararlı değil miydi? Hadi ama çok boktan!
Silahı tuttum, pozisyon aldım ve karşıya baktım. Hedefi odaklandıktan sonra kafamı biraz yana yatırdım. Nefesimi tuttum ve karşıdaki hedefi vurdum. Hemen sonra durup silahı parçalara ayırmayı denedim ama...
"Ne yapıyorsun asker!?"
Bir
