Gülay Öfkeyle burnundan soluyarak bakan adamdan korkuyordum. Çünkü o eli kanlı bir mafya… Çoğu zaman ondan korktuğumu belli etmesem de şu anda adını dahi bilmediğim hücrelerimin titrediğine eminim. “O eşkiyayla evlenme, demek ha! Sen benim hakkımda o dostuna ne anlattın!” Başımı iki yana salladım. “Hiçbir şey…” Sesim sanki içime kaçmıştı. “Seviyormuş seni… Bak bak… Benim sözlüme, karım olacak kadına dediği lafa bak! Kim bu adam söyle!” Okan’ı ateşe atamazdım. Onu korumak için görüşme isteklerini hep geri çevirmiştim ama o ısrarla aramaya devam etmişti. Keşke numaramı değişseydim. Vedat öfkeyle bağırıp “Bana kim olduğunu söyle!” dedi masaya avucunu hırsla vurarak. Güçlü durmak zorundaydım. Onun karşısında dimdik durmaktan başka çarem yoktu. “Söylemem.” “Telefonu ver.” Numar