VERA (MAFYANIN ESİRİ)

BİTMEYEN KURALLAR

Kalbim yüz metre maraton koşmuş gibi atmaya naşladı. Korku gibi değildi, bu bambaşka bir şeydi. Hayatımda böyle bir şeyi daha önce yaşamamıştım. Nabzım adeta depara kalkmıştı. Yusuf' u ilk gördüğümde bile böyle olmamıştım. Onu tanıdıkça sevmiştim ama şimdi bambaşka bir şey hissediyordum. İçimdeki heyecan beni korkutmuştu. Daha hakkında hiçbir şey bilmediğim bir insan beni böyle heyecanlandırmamalıydı. Belki evliydi. Bu kadar yakışıklı bir adam bu yaşa kadar bekar kalmazdı herhalde. Yirmilerin sonu ya da otuzların başında gibiydi. Büyük ihtimalle evin uşağıydı. Kapıyı o açmıştı. Belki evde karısı çalışıyordu ve saniyeler sonra yüz yüze bakacaktık. Kendime kızıp duruyordum. Öylece kalakalmıştım kapıda. Adeta zaman durmuştu. Hayat ilk kez bu kadar yavaş akıyordu.

' Hoş geldin anne. ' dedi etkileyici ama hiçbir duygu barındırmayan bir ses tonuyla. Sesi sanki ben güçlü biriyim diyordu. Anne mi demişti? Atlas Bey bu muydu yani? Çok ürkütücü biriydi. Bu kadar ruhsuz olması daha da ürkütücü bir hale gelmesine neden oluyordu gözümde. O ilk heyecan gitmiş yerini korku almıştı. Adam benim patronumdu üstelik, bana mı bakacaktı? Kelebekler midemde var oldukları kadar hızlı bir şekilde ölmüştü. Genelde dizilerde başrol olarak gördüğüm kadar yakışıklı birini bu kadar yakından görmenin anlık etkisiydi herhalde ve geçmişti. Geçmese şaşardım.

Annesi Atlas Bey' e sarıldı. Atlas Bey' in bütün kaslarının gerildiğini hissettim. Annesinin sarılmasından hoşnut değildi. Bu an bana çok tanıdık gelmişti ama ters bir şekilde. Çocukken anneme sarıldığımda o da böyle gerilirdi. Sonra sonra bırakmıştım zaten sarılmayı. Atlas Bey elini adeta zorlanarak, belli belirsiz annesinin sırtına koydu ve hafifçe sıvazladı.

' Anne seninle bu konuda konuşmuştuk. ' dedi.

' Oğluma uzun zamandır sarılamıyorum. Kuralların bir süre bekleyebilir. ' dedi Aliye Hanım keyifle.

Nasıl yani annesinin sarılması ile ilgili bile kural mı koymuştu? Aliye Hanım disiplinli demişti ama anne çocuk arasındaki sarılmayı kurala bağlamak ne demekti? Sarılmayı bıraktıktan sonra adeta rahatladı. Ters ters bize baktı. Sonra bakışlarını annesine çevirdi.

' Gerçekten gerekli miydi?'

' Atlas. Evinin düzeni bozulacağı için üzgünüm ama evet. Onlar olmadan olmaz. '

Fazlalık olmak benim kaderimdi. Aliye Hanım bana bakıp gülümsedi. O da çok sıcak bir kadın değildi ama oğlunun tavrı nedeniyle sanırım kendini bize karşı mahçup hissetmişti. Atlas Bey' in tavrı gerçekten hoş değildi. Hem annesine hemde bize karşı. Biz çalışanları sayılırdık bir yere kadar anlıyordum gerçi ama yine de çalışanlarına da insan gibi davranmak mümkündü. Ben zengin olsaydım asla böyle yapmazdım.

' Buket!' diye bağırdı. Antreye mini etekli, uzun boylu sarışın bir kadın geldi. Atlas Bey' in eşi miydi acaba diye düşündüm ama yine o otoriter ses yeni bir emir verdi.

' Buket hanımefendi ve beyefendiye odalarını göster. Yerleşsinler. Sonrada kuralları anlat. Hiçbir aksilik istemiyorum. '

Tamam çalışanları olabilirdik ama insan ağız ucuyla bile hoş geldiniz diyemez miydi? Hanımefendi ve beyefendi demesi bile aslında sadece resmiyeti hatırlatmak içindi. Bir saygı ifadesi değildi. Buket yanımıza geldi.

' Beni takip edin. '

Buraya hoş gelmediğimizi anlamak zor değildi. Kimse hoş geldin demediği gibi suratları da sirke satıyordu. Harun abiyle birbirimize baktık ve uzun bacakları takip etmeye başladık. Ben kısa değildim o uzundu. Sonuçta 1.63 boyum vardı. Ülke standartlarına göre son derece normal sayılırdı. Buket' in bacak boyu ise bir metreden fazla görünüyordu. Harun abi merdivenleri çıkarken başını öne eğmişti. Minicik bir etekle kıvırtarak yürüyen Buket' e bakmamak için uğraşıyordu. Buket oldukça güzel bir kızdı. Üst kata geldiğimizde merdivenlerin sonunda bekleyen bu kezde esmer güzeli bir kız vardı. O da aynı şekilde uzun boylu ve uzun bacaklıydı. Bu evde böyle bir kriter mi vardı acaba?

' Leman hanımefendi ve beyefendiye odalarını göster. ' dedi ve dönüp merdivenleri geri indi.

' Beni takip edin. ' diyerek Leman yürümeye başladı. Bir odanın önünde durdu. Harun abiye döndü.

' Afedersiniz isminiz neydi?'

' Harun. '

' Harun Bey odanız burası. Mutfak alt katta. Çalışanlara ait banyo ve tuvalette alt katta. Yanınızdaki oda Aliye Hanım' ın odası. Odanızdaki telefon direkt olarak Aliye Hanım 'ın odasına bağlı. Uyku saatleri dışında herhangi bir işiniz yoksa bu katta bulunmayacaksınız. '

' Elbette evladım. Teşekkür ederim. ' dedi Harun abi ama Leman sadece memnuniyetsiz bir ifadeyle kafasını salladı ve yürümeye başladı. Bende peşinden yürüdüm. İkinci odada durdu.

' Sizin isminiz neydi?'

' Vera. '

' Vera Hanım sizinde odanız burası. Az önce duydunuz kuralları. Tekrar etmemi gerektiren bir şey var mı?'

Ben işim yokken odamda zaman geçirmeyi severdim. Sonuçta bütün gün yemek yapılmıyordu.

' Uyku saatleri dışında odamda bulunmam yasak mı?'

' Bu kat aslında misafir katı. Eğer misafir yoksa odanda zaman geçirebilirsin ancak misafir varken tavsiye etmem. '

Şaşırmıştım. Şaşkınlıkla sordum. Belki saçma bir soruydu ama kendimi tutamadım.

' Misafirlere ne zararı var benim odamda olmamın?'

' Atlas Bey' in misafirleri özel insanlardır. Konuşmalarının çalışanlar tarafından duyulmasını istemezler. Ayrıca Atlas Bey misafirlerinin çalışanları ile aynı katta olduklarını bilmelerini istemiyor. Alt katta oda kalmadığı için böyle bir zorunluluk oluştu. '

' Anladım. ' dedim. Anlamıştım elbette. Atlas Bey' in kıymetli misafirleri kendilerini çalışanlarla eş gibi görmek istemiyordu ya da Atlas Bey böyle bir izlenim vermek istemiyordu. Leman' a teşekkür ettim ama yine cevap vermedi.

' Ayrıca Atlas Bey iş sırasında laubalilikten hiç hoşlanmaz. ' dedi. Teşekkür etmenin nesi laubalilikti? Ben nasıl bir yere düşmüştüm. Kapıyı açtım ve odaya girdim. Odam büyüktü. Yani devasa değildi ama eski odamın iki katından bile büyüktü. Kocaman camları vardı. Bu evin camlarını silen kişiye acımıştım. Sil sil bitmezdi. Perdeler son derece yeni ve şıktı. Sadece gösteriş amaçlı konmuş gibiydi. İki yanda gösterişli bir biçimde sallanıyordu. Karşıda bir yaşam alanı yoktu ve sanki perdelerde hiç kapatılmıyor gibiydi. Ben rahatsız olurdum. Umarım kapatmak yasak değildi. Bu evde neyin yasak olduğu anlamak zordu. Eşyalar lüks, yatak genişti. Tek kişilik yatakta yatmaya alışmış benim için fazla bile genişti. Sanki yalnızlığımı yüzüme vuracak gibiydi. Her şey normal gitseydi, Yusuf bana ihanet edip, yaptığını da çok acı bir şekilde ödemeseydi şimdi evli olacaktım.

Odada pırıl pırıl parlayan bir avize vardı. Hayran kalmıştım. Işığı yakınca ışıl ışıl olacağını şimdiden belli ediyordu. Bu evin avizesi bile benim hayatımdan daha ışıltılıydı. Valizimi yere koydum. Yatağa koyup açmayı düşünmüştüm ama sanırım yatak örtüsü ipekti. Bir zarar vermekten endişe ettim. Eşyalarımı yerleştirmeye başlamıştım ki kapı tıklatıldı. Açtığımda karşımda Leman vardı.

' Atlas Bey sizi çağırıyor. '

Odadan çıktığım an Harun abiyi gördüm. O da tedirgin bakıyordu. Atlas Bey daha ilk dakikalarda huzursuz etmeyi başarmıştı. Leman' la merdivenlerin başına geldiğimizde Buket' i gördüm. Daha o an yeter diye bağırmak geldi içimden. Sürekli aynı seramoniyi mi yaşayacaktık? Evi bilmiyoruz diye yaptıklarını umut ediyordum. Buket eşliğinde aşağıya indik. Buket evin arka kısmında kalan bir kapıyı açtı.

' Atlas Bey sizi kış bahçesinde bekliyor. Biraz ilerleyin sağda görürsünüz. '

Oraya kadarda biri refakat etmiyordu neyse ki. Evin arkasında ağaçlar ve çiçekler vardı. Bahar geldiğinde daha canlı olurdu büyük ihtimalle. Kış bahçesi tamamen camdan yapılmış bir üçgene benziyordu. Oldukça güzel görünüyordu. İçeriye girdiğimizde kendimi etrafa bakınmaktan alamadım. Harika çiçekler vardı. İnsan sevmediği belli olan Atlas Bey herhalde çiçek seviyordu. Atlas Bey çiçeklerin arasında bir masaya oturmuştu. Bizi gördü. Harun abi ellerini önünde bağlamıştı. Bende aynısını yaptım. İnsanın hazırola geçesi geliyordu Atlas Bey' i görünce. Herhalde geçin oturun derdi.

' Buket ve Leman size evin kurallarından bahsetmiştir. ' dediğinde Harun abi ' Bahsettiler. Herhangi bir endişeniz olmasın. ' dedi.

' Benim bir endişem olmaz Harun Bey. Sizi buraya çağırma nedenim annemle ilgili. Onun uyması gereken bir diyet var. Bu konularda uzmanlarla ortak çalışacaksınız. Hiçbir aksilik istemiyorum. '

' Emredersiniz. '

' Onun dışında bilmeniz gereken bir kaç şey daha var. Sizi uyarmış olmalılar ama bende bir kez tekrar edeyim. Üçüncü kata asla çıkmayacak. Bu en temel kural. Ancak bu demek değil ki diğer kurallara uymazsanız tölere edilir. Tek bir kural ihlalinde kendinizi kapının önünde bulursunuz. Sizi buraya annemin getirmiş olduğuna sakın güvenmeyin. '

' Merak etmeyin beyefendi. ' dedi Harun abi.

Bu nasıl bir adamdı? Buraya bizi tehdit etmek için mi çağırmıştı? Normalde çık deseler üşeneceğim üçüncü katı merak etmiştim. Bir katta gizli ne olabilirdi? Kadınlara eziyet mi ediyordu ya da cinayet mi işliyordu? Atlas Bey hakkında hiçbir şey bilmesem de bunları yapmadığı kesindi. Büyük ihtimalle bir şeyler çalacağımızı düşünüyordu.

' Başka söyleyecek bir şeyiniz yoksa biz yemek saati için hazırlık yapalım. '

' Siz gidebilirsiniz. Vera Hanım sizinle konuşacaklarımız bitmedi. ' dedi. Benimle ne konuşacaktı?