When you visit our website, if you give your consent, we will use cookies to allow us to collect data for aggregated statistics to improve our service and remember your choice for future visits. Cookie Policy & Privacy Policy
Dear Reader, we use the permissions associated with cookies to keep our website running smoothly and to provide you with personalized content that better meets your needs and ensure the best reading experience. At any time, you can change your permissions for the cookie settings below.
If you would like to learn more about our Cookie, you can click on Privacy Policy.
Kafamın içinde milyonlarca tilki var hepsinin kuyruğu birbirine bağlıydı. Hepsi bir ağızdan bir şeyler anlatıyor ama ben anlamamak için direniyordum. Derin bir nefes aldım, artık ne yapacağıma dair hiçbir fikrim yoktu. Zihnim ve bedenim benden bağımsızdı. Burası bambaşka bir diyardı ve ben buraya esir düşmüş kaçak askerden ibarettim. “İçelim bakalım.” Robotik sesimi duymak ona haz verdi. Bana karşı ayrı bir sempati beslediğini dair şüphelerim yok desem yalan olurdu. Tam karşısındaki tekli koltuğa geçtim. Şömine henüz yeni alev almıştı. Kadehime şarap doldurduğunda itiraz etmedim, şarap severdim. Ağır ağır yudumlamaya başladım. “Beni ne zamandır tanıyorsun Avcı?” diye bir soru yönelttiğimde gözlerini çatırdayan ateşten çekti ve yüzüme dikti. “Çok uzun zamandır.” “Öyleyse neden şimd