Yanaklarına hücum eden ateş nedeniyle, yüzü bir kaç ton koyulaşarak kızarmıştı. Nefes almayı unuttuğunu hatırlayarak, derin bir nefes aldı. Midesinde bilemediği ve adlandıramadığı şeyler kıpırdanırken, anın büyüsüne kapıldı.
Gözlerini ayırmaksızın kendisine bakan gözlere bakıyordu.
Furkan Cansu'nun şaşkın halini görünce sırıtmasını yüzüne taktı.
"Yanağında dudak izi mi oldu ne?"
Kendini toparlamaya çalıştı. Bakışlarını yana kaçırıp, nefesini düzene sokmayı denedi.
Ona ne oluyordu böyle?
Düşüncelerine hükmedecek gücü kendinde bulduğunda, sert bir biçimde üzerinde duran Furkan'ı yana iterek, elleri arasından kurtuldu ve hızla ayağa kalktı. Geç kalmış olan öfkesi; yeni gün yüzüne çıkıyordu.
Furkan sırıtarak ayağa kalkarken, mavi gözlerin sahibine baktığında, Cansu'nun içinde oluşan
