Burak sinirle bir ileri bir geri dolanırken yanından geçen bir polise çarptı. Adam Burağa kaşlarını çatarak bakınca Burak kısa bir özür ile memura yol açtı . Derin karşısındaki sahneyi izlerken dirseklerini dizlerine dayayıp başını tuttu . Normalde böyle durumlarda ne yapacağını bilirdi . İşleri idare etmede iyiydi . Ama bu gece olanlar onun elinde olmaktan çıkmıştı .
Bir kaç saat önce
Doruk yaralar içinde yere yığılınca Derin içi acıyarak kardeşine baktı . Çok acı çektiğini biliyordu . Planladıkları gibi telefonunu çıkarıp Burağı aradı . Beklediği tepkiyi de alınca telefonu kapatıp onların gelmesini beklemeye başladı . Ayaklanıp kardeşinin başına gideceği sırada önünde yatan küçük kızın kıpırdanmaya başladığını gördü . Derin gözlerini açan kıza dikkatle baktı . Vücudundaki yaralar kaybolmuştu ama yüzündeki ifadeden bu küçük çocuğun daha ne yaralar taşıdığını tahmin edemedi .
" Merhaba "
Küçük kız ani bir refleksle doğrulup Derinden uzaklaştı . Aklı başına yavaş yavaş geliyordu . Hemen elleri ile vücudunu kontrol etti. Normalde dayak yedikten sonra bedeni saatlerce sızlardı . Ama şu an da hiç bir acı hissetmiyordu . Oysa ki O adamın onu çok kötü dövdüğünü ve acıdan bayıldığını çok net hatırlıyordu . Etrafına baktığında önce ona dikkatle bakan güzel bir kadın gördü . Sonra da biraz ötede kanlar içinde yatan bir adamı gördü.
" Korkma . O iyileşecek . Sende artık iyisin . Birazdan buraya birileri gelecek . Onlar gelmeden evine dönmelisin "
Kız konuşan kadına döndü. Ona sevecen şekilde bakıyordu . Burda neler olduğunu anlamamıştı. Başını iki yana salladı .
" Benim evim yok . "
" Derin . Doruk "
Derin bağıran Burağın sesi ile önce koşarak yanlarına gelen arkadaşlarına baktı. Sonra da hızlıca çantasından bir kart çıkarıp kızın eline tutuşturdu . Arkadaşları çoktan Doruğun başına çökmüşlerdi .
" Bu numarayı ara ve Derin Çalışkan ismini ver . Sana yardım edecek kişiler . Yatacak yer ve yemek verirler . Yarın olduğunda da ben geleceğim yanına "
Küçük kız şaşkınlıkla başını sallayıp inşaattan koşarak çıkarken Derin arkadaşlarının yanına geldi . Leyla yere çökmüş Doruğun başını dizlerine dayamıştı. Sevda elleri ile ağzını kapatmış ağlıyordu . Hülya bile sarhoş halinden sıyrılmış korku ile yere çökmüştü . Burak ise Doruğun elini tutmuş bir eli ile ambulansı arıyordu . Derin adamın ne yaptığını anlayınca hızla atıldı .
" Ambulansı arama sakın "
Burak kaşlarını çatarak " Ne saçmalıyorsun Derin " dedikten sonra telefonun diğer ucundaki çalışana adresi verdi . Derin dudaklarını ısırarak Doruğa baktı . Bu olanları duyduğunda ona çok kızacaktı . Üstelik hastanede birden iyileştiğinde de ne yalan uyduracaklarını düşündü . Daha önce de böyle acemileştikleri olmuştu . O zaman da yaraların boya olduğu ve iki gencin hastane ile dalga geçtiği düşünülmüştü . Polis ile de başları derde girmişti . Şimdi de öyle olacaktı büyük ihtimalle . Derin en kötü ihtimal ile annesini aramayı düşündü . O Doruğu hastaneden çıkarırdı .
Yaklaşık on beş dakika sonra gelen ambulans ile Doruk apartopar hastaneye götürülürken diğerleri de onun peşinden gitti. Burak hastane polisine arkadaşının saldırıya uğradığını anlatınca da Derin ifade için karakola götürüldü ve Burak da onu yalnız bırakmamak için Derin ile beraber gitti .
&&&
Derin nasıl bu duruma geldiklerini düşünürken telefonuna gelen mesaj ile dikkati dağıldı . Telefonu çıkardığında mesajın annesinden olduğunu gördü . Doruğu hastaneden çıkardıklarını haber veriyordu . Bu iyiydi tabi ama evde onu büyük bir hesabın beklediğini biliyordu. Doruk ile kendisinde olan bu yetenek anne ve babalarında yoktu . Doruk açık yaraları , yüzeysel yaraları iyileştirebiliyordu . Derin ise hastalıkları iyileştirebiliyordu . Bu yeteneklerini keşfettiklerinde daha çok küçüklerdi. Yaşlarını hatırlamıyorlardı ancak doğuştan olduğunu hissedebiliyorlardı. Bunu ailelerine söylediklerinde anne ve babasının ilk tepkilerini tam hatırlamasa da bu bilgiyi saklamaları gerektiğini öğrenmişlerdi. Özellikle babası bu konuda çok katıydı.
Doruk ile Derin bu yeteneklerinin aileden geçtiğini düşündüğü için anne ve babalarının da böyle bir yeteneğe sahip olup olmadıklarını sorguladıklarında çok büyük bir karşı koyma görmüşlerdi . Ailesinde böyle bir yetenek yoktu . Ve bu konu bir daha açılmamak üzere kapanmıştı.
Özellikle annesi bu yeteneklerini kullanmalarını da yasaklamıştı . Çünkü karşı tarafı iyileştirirken çekilen acı tarif edilemezdi ve anneleri onların acı çekmesini istemiyordu . İşte tam da bu yüzden hesap vermeleri gerekecekti . En yakın arkadaşları dahil hiç kimse bu yeteneği bilmiyordu .
" Afedersiniz ? Daha ne kadar bekleyeceğiz ? "
" Sizin işleminiz neydi ?"
" Arkadaşım bir ifade verecekti . Bizi hastaneden buraya getirdiler ama bir saat oldu halen oturuyoruz "
Derin , Burak ve bir memurun konuşmasını dinlerken düşüncelerinden sıyrılmaya çalıştı . Söyleyeceği yalanları hazırlamalıydı .
" Benimle gelin lütfen "
Derin bayan bir polisin peşine takılırken Burak onun kalktığı yere oturarak beklemeye devam etti . Derin ise polisin götürdüğü bir odaya girip oturdu .
" Memur arkadaş gelip ifadenizi alacak birazdan .
Derin söyleyeceklerini aklından geçirirken kadın odadan çıktı ve beş dalikika geçmeden kapı tekrar açıldı . Derin giren adama bakarken tanıdık gelen yüz ile kaşlarını çattı .
" Merhaba . Arkadaşın işi çıktı . İfadenizi ben alacağım . İsmim Turan "
Derin başını sallarken karşısındaki adam önündeki laptopu açtı ve ona döndü .
" İsminiz nedir ?"
" Derin Çalışkan "
" Bu gece olanları baştan anlatır mısınız Derin hanım ?"
Derin adamı incelemeye devam ederken onu onayladı ve arkadaşı Hülya'yı aramaya çıktıktan sonra karşılarına çıkan hayali bir çeteden bahsetti.
" Kaç kişiydiler ?"
" Bilmem dört ya da beş "
Turan kıza gözlerini kısarak baktı .
" Dört mü beş mi ?"
" Ben dikkat etmedim ama sanırım beş "
" Kaç yaşlarındaydı ?"
" Ee bilmiyorum ki. Otuzlarındaydılar sanki "
" Hepsi mi ?"
Derin adamın kendisine kuşkulu bakışları ile gerilerek başını salladı .
" Pekala . Sonra ne oldu ?"
" Bana sarkmaya başladılar . Sarhoşlardı zaten . Sonra kardeşim beni korumaya çalışınca birden ortalık karıştı işte . Hepsi bir Doruğa saldırıp kaçtı bende arkadaşlarımı aradım ."
" Sizde herhangi bir darbe yok sanırım . "
Turan'ın araştırıcı gözleri hızla kızı tarayıp tekrar gözlerini buldu . O anda Derinin kafasında bir ışık yandı ve gözleri kocaman açıldı . Karşısındaki yüzü hatırlıyordu . Geçen sene asfalt üzerinde ölmek üzere olan adamdı o . Kardeşi ile yoldan geçerken onu görmüş ve hayatını kurtarmışlardı .
" Oha sen polis miydin ?"
Adam birden gelen soru ile kaşlarını çatarak durdu . Karşısındaki kız ona inanılmaz gözler ile bakıyordu . Sanki onu tanıyor gibiydi .
" Tanışıyor muyuz ?"
Derin kırdığı potu fark edince düşüncelerinde kendisine kızarak oturduğu yerde kıpırdandı . Kurtardıkları adam polisti. O gün içinden bir ses o arabayı durdurtmuş ve Doruğu ikna ederek yaşama geri döndürmüşlerdi. Ancak şimdi kırdığı potu düzeltmeliydi .
" Yok nerden tanışacağız . Ben sizi başkası ile karıştırdım "
Turan pek de ikna olmamış bir şekilde sorusunu yineledi .
" Kardeşiniz saldırıya uğrarken siz ne yapıyordunuz ?
" Ben mi ben çığlık attım. "
" çığlık mı attınız ? "
" Evet . Çok bağırdım hemde. Ama kimse beni dinlemedi . "
Turan kızın üzgün yüzüne bakarak bilgisayara döndü. Bu ifadeyi bir an önce tamamlayıp kendi işlerine dönmeliydi . İfadeyi tamamlayıp yazıcıdan çıkarttıktan sonra kadının önüne koydu.
" Okuyup imzalayın lütfen "
Derin önündeki kağıdı okumadan imzalayıp tekrar adamın yüzüne baktı . Hatırladığı kanlar içimdeki adam o solgun haliyle bile yakışıklı idi. Şimdi ise sağlıklı bir şekilde karşısında duruyordu .
" Buyrun çıkabilirsiniz "
Derin ayağa kalkıp adamın açtığı kapıdan çıkarken durup ona bakmamak için kendini sıktı ve hızla yürüdü . Kendisini bekleyen Burağa doğru hızla yürüyüp onu da ayağa kaldırdı .
"İşimiz bitti ."
" Tamam . Hastaneye gidelim hemen "
Derin dudaklarını ısırarak kafasını çevirdi . O sırada az önce ifadesini alan Turan'ın öylece sabit bir yere baktığını gördü . Kulağına ise yanındaki başka bir adamın " Haydaa bu yine daldı gitti " diye söylendiğini duydu ve önündeki Burağa döndü .
" Doruk hastanede değil "
" Nasıl değil ?"
" Annemler onu hastaneden çıkarmışlar. Kendi doktorumuz var biliyorsun . Onun tedavi etmesini istediler ."
Burak bir şey diyemeden Derin arkasını döndü ve yürümeye başladı . Ancak daha iki adım atmadan izlendiği hissine kapılıp başını çevirdiğinde Turan'ın kendisine kaşlarını çatarak kesintisiz baktığını gördü . Üstelik gözlerindeki ifade Derinin ürpermesene neden olmuştu. Hemen önüne döndü ve hızla çıkışa ilerledi . O adamın kendisini tanımasına imkan yoktu ama nedense bakışları Derini şüphelendirmişti.
&&&
Derin ve Doruk başları önde otururken Annesi Perihan hanım kızgınlıkla çocuklarına baktı. Bütün gece oğlunun başında onun yaralarının iyileşmesini beklemişti. Sabaha karşı yaralar birden kaybolunca da sabah ilk iş iki çocuğunu da karşısına alıp azarlamak olmuştu .
" Siz bana ne söz vermiştiniz ? "
Derin dudaklarını büzerek kardeşine baktı. 28 yaşına gelselerde annesi onları halen çocuk gibi azarlayabiliyordu.
" Bir daha bu şeyi kullanmayacaktınız "
Doruk derin nefes alarak " Anne -" diye söze başlasa da kadının bir bakışı ile sustu ama bu bakış Derini susturmaya yetmedi .
" Bu ' şey ' dün gece küçük bir kızın hayatını kurtardı anne "
Kadın yüzünü sıvazlayarak kızına baktı . Bu yetenek dedikleri şeyden nefret ediyordu .
" Derin . Bu konuyu kapattık . Bir daha bu şeyi kullanmayacaksınız . İzin vermiyorum . Yaptığınız şey çok tehlikeli . Ya bir gün iyileşmezsiniz ?"
Doruk dikleşerek kaşlarını çattı ve konuştu .
" Aslında haklısın anne "
Derin şaşkınlıkla , annesi ise haklı bulunmanın sevinci ile oğluna baktı .
" Evet tabiki haklıyım "
" O yüzden bu gücün nereden geldiğini bilmemiz gerek "
" Anlamadım "
Kadın anlamayarak oğluna bakarken Doruk kollarını göğsünde birleştirdi .
" Annecim . Bu güç bize sonradan verilmedi. Genlerimizde olmalı. Tamam ne sende ne babamda böyle bir şey yok . Ama mutlaka büyük annemizde ya da büyük babamızda ya da onların ailelerinde olmalı. Bence ailemizin geçmişini araştırmalıyız ."
" Asla "
Kadın dehşetle oğluna karşı çıktı . Kesinlikle buna iZin vermeyecekti . Derin annesinin haline şüphe ile bakarak kardeşine destek çıktı .
" Ama bu gücü anlamak için geçmişimize bakmamız lazım "
" Asla dedim . Yasaklıyorum . Geçmişi falan deşmeyeceksiniz. . Söz verin ."
" Anne -"
" Söz verin dedim. İkiniz de "
Doruk ve Derin önce birbirlerine bakıp pes ettiler . Annelerinin neden bu kadar karşı çıktığını anlamamışlardı .
" Tamam anne "
" Tamam anne "
Kadın başını sallayarak odadan çıktığında kız ayağa kalkıp kardeşine baktı.
" Neden bu kadar korktu?"
" Bilmiyorum "
" Ben araştıracağım biliyorsun değil mi ?
Doruk başını sallayarak ayaklandı . Zaten şimdiye kadar bir çok kez araştırmışlardı ama her seferinde babalarının engeline takılmışlardı . Ailesinin çoğu yerlerde tanıdıkları vardı .
" Ama bu sefer gizli yapmalıyız . Babam fark ederse yine önümüze taş koyar "
Derin tepede sımsıkı bağladığı ve artık başını ağrıtmaya başlamış saçlarını çekiştirerek açtı. Kahverengi saçları omuzlarına dökülürken parmakları ile başına küçük küçük masajlar yaptı.
" Doğru. Ama bunu bir türlü anlamıyorum . Neden geçmişimizi öğrenemiyoruz . Neden büyük ailelerimizi araştırmamıza bu kadar karşılar "
" Saf olma Derin. Çok belli değil mi ? Ailemizde öğrenmemizi istemedikleri bir şey var "
Doruk kardeşinin bir eşi olan kısa saçlarını vitrinin camından yansıyan görüntüsü ile düzeltmeye çalıştı. Çift yumurta ikizi de olsalar birbirlerine olabildiğince benziyorlardı.
" O kadarını bende biliyorum ama saklanan şeyin ne olduğunu çok merak ediyorum . Belki de ailemizde katil vardır . Ya da birileri öldürülmüştür, esrarengiz şekilde kayıplar ya da ölüler . Belki de evlatlığızdır "
Doruk gözlerini devirerek kardeşine baktı.
" Uçma Derin . Çok fazla film izliyorsun sen yine ."
Derin kardeşine somurtarak telefonunu çıkardı. Saat daha sabahın yedisiydi . Vakıfa gitmesi gerekiyordu. Dün geceki kıza yardım etmişlerdi. Onun haberini almıştı. Ama yanına gideceğine söz vermişti . O yüzden önce onunla görüşecekti.
" Ben üzerimi değiştireceğim. Sonra da çıkmam lazım "
" Bende öyle. Annem şimdi babamı dolduruyordur. Bu gün bana çok baskı yapacak şirkette ."
" Sana kolay gelsin o zaman kardeş "
" Doruk "
İki kardeş annesinin sesi ile arkalarını döndü . Anne ve babası salonun kapısında duruyordu ve kadın az önceki konuşmalarının sertliğini unutmuş gibi ağzı kulaklarında gülümsüyordu . Derin içinden bir şeyler döndüğünü düşünürken babası annesinin aksine sert bir ifade ile Doruğa bakıyordu .
" Sıçtık . Bunların bir planı var yine "
İki kardeş aralarında fısıldarken Anneleri Perihan hanım gülümseyerek Doruğun yanına gelip koluna girdi.
" Birazdan Sevda kızım gelecek . Dünkü yaralarını sorarsa kapatıcılarla kapattığını ve göründüğü kadar kötü olmadığını söyle ."
Doruk anlamayarak annesine baktı .
" Tamam da neden geliyor Sevda ?"
" İşe beraber gideceksiniz tatlım "
Derin " Ne alaka ya " diye söylenirken Doruk babasına baktı .
" Baba ?"
" İhsan Bey kızının bizim yanımızda staj yapmasını rica etti . Bende kabul ettim . Bu günden itibaren Sevda bizimle çalışacak . Senin sorumluluğunda olacak . "
Babası sustuğu anda kapı zili çalınca annesi heyecanla " Ah işte geldi " diyerek kapıya koştu . Anlaşılan annesinin Sevda ile ilgili iş dışında da planları vardı . Derin, sevdanın kardeşine olan aşkından haberdar sırıtarak ona doğru fısıldadı .
" Gerçekten sıçtın kardeş "
&&&&&