Keyifli okumalar
Cihan sinirden patlamak üzereydi. Karşısındaki adam pişkin pişkin gülüyor onu çileden çıkarıyordu. "Sen iğrenç bir adamsın bacın başkasından hamile benden değil" dediğin de adam yakasına yapıştı. Cihan onu sert bir şekilde iterek "sikerim belanı bacın başka heriften hamile kalmış ben ona dokunmadım bile" diye bağırıyordu. Şirketteki herkes kavga sesini duyuyor ama bir şey yapamıyorlardı. Zenan ise bunları keyifle izlerken çalışanlardan biri onun hakkında konuştu. "Baksana hiç utanması yok" dedi. Yanındaki kız güldü. "O ne anlar utanmaktan" demişti. Zenan bunları duyduğu anda sinirle kızın saçından tutup, "Ne dedin sen?" diye bağırıyordu. Berivan bunu görünce sinirden patladı. "Bırak kızın saçını" Zenan ona baktı. İçinden geçeni söylermiş gibi bakıyordu. "Vayy sen bana karşı mı geliyorsun? Dedi. Berivan hiç tereddüt etmeden bir tokat atınca yanağı yan tarafa düştü.
" Sen utanmadın mı? Hiç kimse terbiye adap göstermedi mi? Annene babana üzülüyorum senin gibi kızları olduğu için yazık sen iflah olmaz edepsiz bir kadınsın" dedi. Zenan öfkeyle elini kaldırdı. Tam o sırada abisi bağırdı. "Zenan indir elini" diye kızmıştı. Cihan onun bu halini zevkle izledi.
Berivan şalını düzeltip kocasının yanına gitmişti. Cihan karısının elinden tutup yemeğe çıkmıştı. Onları gören herkes şaşırıyordu. Manzara kenarında oturup birbirine bakıyordu. Berivan'ın gözü diğer masaya kaydı. Kadın bebeğini kucağına alıp seviyordu. O an ikisinin de yüreği sızladı. Bu imtihandı elbette onların yüzü de gülecekti. Cihan kendini asla affedemiyordu. Sevdiği kadına bu kadar acı çektirdiği için her gün vicdan azabı çekiyordu.
Tam o sırada masanın diğer tarafta oturan Zenan hain planlar yaparken sırttı. "Bunlar sizin iyi günleriniz" dedi. Neden diyordu onda olupta bende olmayan şey nedir? Cihan onun yüzüne karşı "Edepsiz bir kadınsın" demişti. Onları böyle mutlu gördükçe sinirden deliriyordu. "Eninde sonunda birbirimizin olacağız" diyerek mırıldandı.
Belki yaraları hiçbir zaman geçemeyecek ama derdi veren Allah dermanı da verirdi. Berivan'ın yüreği sızlıyordu. İki evladını canının parçasını toprağa koymuştu. Cihan çaresiz bir şekilde ona sarılıp, "Affet beni hepsi benim yüzümden" dedi. Ve hızla karısını kaldırdı. "Geceçek iyi olacak herşey unutmayacağız onlar şimdi cennette" dedi.
Berivan yaralıydı. İki evladı toprağın altındayken bir çocuk daha yapamazdı. Henüz buna hazır değildi. Elini toğrağın üzerinde gezdirdi. İkisi de yan yana gömülmüştü. "Benim güzel çocuklarım meleklerim üşüyor musunuz? Size doyamadım kokunuzu çekemedim. Afdedin beni" gözyaşı akmaya başladı.
Cihan uzaktan izliyordu. Cesareti yoktu. Tekrar tekrar düşündü. "Hepsi benim yüzümden ben nasıl babayım" diyordu. Berivan'ın yüreği sızlıyordu kocasına kırgındı. Cihan'ın aldığı nefes bile ona fazla geliyordu. Karısının yanına gidip sımsıkı sarıldı.
Utanıyordu diz çökerek elini toğrağa koydu. "Size babalık yapamadım sakın affetmeyin" dedi. Gözyaşları içinde ağlamaya başladı. Deli gibi pişmandı ama son pişmanlık fayda etmezdi. Yüreği yanıyordu. Kendini hiçbir zaman affetmeyecekti.
Eve döndükleri zaman Berivan donup kalmıştı. Evin her yerinde kırmızı güller ve mumlar vardı. Cihan ona sürpriz yapmıştı. Ama o bile unutmuştu. Karısına döndü. "Sana hazırladım ama tamamen aklımdan çıkmış" dedi. Berivan kocasının bu haline kıkırdadı. "Bakıyorum da hoşunuza gitti" dedi.
"Peki bu niçin? Diye sorduğunda kocası şaşkınlık içinde" Hadi canım unutmuş olamazsın "diyerek sitem etti. Berivan düşündü. Bugünün neyin tarihi ne özelliği vardı." Bugün bizim günümüz tanışma yıl dönümü "dediğin Cihan başıyla onay verdi. Berivan'ın suratı düştü." Ama sana hediye alamadım ki " dedi. Cihan eliyle çenesini kaldırdı." Benim hediyem sensin gülüm "deyip alnından öptü.
Cihan'ın planı bir nevi olsa da bugün ki olayları unutturmaktı. Onun üzülmesine dayanamıyordu. Elini cebine attığında aldığı hediyeyi çıkarıp yüzüğü sevdiği kadının parmağına takmıştı. " Ama bu çok güzel "dedi. Ellerine öpücük kondurdu." Sana en güzelini aldım meleğim "dedi.
Yemek masasında birbirine aşkla bakıyordu. Zaman geçtikçe daha çok seviyorlardı. Cihan çaresiz bir şekilde içinden dua etti." Keşke çocuklarım toprağın altında değil de yanımda olsaydı. Berivan'ın gözleri ona döndü. Ne düşündüğünü tahmin etmişti. Ağlamamak için kendini zor tuttu." Hadi yemek ye "dedi.
Yemek yerken bile eşine bakıyordu. Çok pişman olsa da şükür etmişti. Böyle güzel edepli bir karısı vardı. Aklına Zenan gelince sinirleri tepesine çıkmıştı. Berivan kocasına sarıldı. Güzel bir film izledikten sonra içinden dua etmişti.
" Rabbım ne olur onu bağışla onu affet merhamet et" dedi.
İkisinin uykusu gelince odaya çıkıp uyudular. Alemlerin Rabbi olan Allah onları birbirine yazmıştı. Ve imtihan etmişti. Evlat acısı zordu. Belki çocukları olmayacak ama elbette ki bir gün tekrar evlat sahibi olacaktı.
????
Sabahın erken saatlerinde uyanmıştı. Cihan dağınık bir adamdı. İş yaparken mutlaka bir yeri batıracaktı. Peki bunu gören karısı ne yapacaktı. Cihan dolapta tava alırken bütün tencere başına düşüyordu. Berivan aniden yataktan kalkıp aşağı indiğinde mutfakta yemek yapmaya çalışan bir adet Cihan'ı gördü.
"Hayırdır sabah sabah" diye sordu. Cihan ona şaşkınlık içinde "Neden kalktın? Dedi. Berivan mutfağa bakınca üzüldü." Cezalısın hepsini sen toplayacaksın "demişti.

Cihan hiç aldırış etmeden önündeki işine döndü." Beraber yaparız "dedi. Berivan kaşını kaldırdı." Elimi sürmem nasıl batırdıysan öyle temizle "diyerek odasına gitti. Odasına geldiğinde sabır çekti. Yüzü gülmeye başladı. Cihan onun için ilk defa kahvaltı yapıyordu. Banyoya girince önce bir duş aldı. Üstünü giyindi. Çekmecede en sevdiği şalını çıkardı. Cihan salonda seslendi." kahvaltı hazır "dedi.
Berivan aynanın karşısında şalını bağlarken kocası sabırsızlıkla" Hayatım seni bekliyorum "dedi. Cihan aşağıda açlıktan bağırırken karısı merdiven başında onu izliyordu." Dayan zavallı midem dayan " Cihan'ın bu dediğine karısı kahkaha atmıştı." Çok mu acıktın? Diye sorduğunda "Midem sırtıma yapıştı haydi." dedi. Berivan tane tane yerken kocası aceleyle hepsini ağzına atıyordu.
" Yavaş ye kocam boğulacaksın erken yaşta dul kalmak istemem?" dedi. Cihan'ın elindeki çatal bir anda düşmüştü. "Ölürsem üzülür müsün?" diye sordu. Berivan biraz düşündü." İki gün ağlarım sonra hayatıma devam ederim." Cihan"ın kalbine sanki bir anda durdu. Bu kadar değersiz miydi? Vicdanı yok muydu?
Berivan onun bu haline kahkaha atmış "Sensin benim nefesim insan nefesi olmadan yaşayabilir mi? Cihan onun elini tutarak küçük bir öpücük kondurdu. Saati ne bakıp ayağa kalktı. Bugün çok önemli bir toplantısı vardı.
" Geç kaldım toplantım var. "
Berivan yaralıydı ama onun yarasını açan kişi de kocasıydı. Cihan onun kalbini onarmak için herşeyi yapıyordu. Çok pişmandı ve çaresizliğin içinde hapis kalmıştı. Berivan onu yolcu ederken Zenan onları izliyordu. Cihan'ın kalbi sızladı. Aklında tek şey vardı.
"Keşke hiç çıkmasaydım?"
Berivan ev işlerini yaparken Zenan kapıya dayandı. Cihan onun olmuyorsa hiç kimsenin olamazdı. Berivan'ın süpürge açmasıyla temizlik başlarken Zenan ard ardına zile basıyordu. Ve o kapı bir türlü açılmıyordu. Nedensiz bir şekilde içini sıkıntı basmıştı.
Kapının deliğinden bakınca daha çok korkmaya başladı. Telefonu çıkarıp kocasına mesaj atmıştı. Zenan kapıya yumrukla vuruyordu.
"Berivan aç kapıyı içerdesin biliyorum."
"Ne istiyorsun benden?"
"Ölmeni istiyorum nefes bile alma sen benim hayatımı sevdiğim adamı çaldın"
Berivan kapıyı alt üst olarak kitledi. Telefonu çaldığında arayan kocasını konuşmasına izin vermedi.
"Cihan o burada?"
"Kim o sevgilim iyi misin?
" O kadın lütfen gel çabuk "
Cihan ceketini alıp koşar adımlarla aracına bindi. Korktuğu başına gelmesin diye çok dua etmişti.
Zenan arkadan dolanıp eve girdiğinde Berivan'ın saçlarından tutup çekiştirdi. Ama yapamadı çünkü sandığı kadar zayıf değil güçlüydü.
Berivan onu hızla ittiğin de Zenan yere düştü. Bu onun için kaçma fırsatı vermişti. Hızlı adımlarla yukarı doğru koşarak odasına gidip kapıyı kitledi. Kapının arkasına dolabı iterek koydu.
Cihan sevdiği kadına ulaşmak için trafikle savaşıyordu. Ona bir şey olursa buna dayanamazdı. Zaten yaptığı hatalar aklına gelince vicdanı sızlıyordu.
"Berivan benden kurtulmak o kadar kolay değil"
"Git buradan ne istiyorsun?"
"Ne mi istiyorum bir düşüneyim mesela ölmeni istiyorum."
Berivan gözyaşlarıyla oda da dönüp durdu. Ne yapacaktı. Bir kaç eşya daha koydu. Cihan kapının önüne geldiğinde arabadan inip hızlı bir şekilde eve koştu.
Zenan kapıyı açamayınca ağzından küfürler savurdu. Cihan kapıyı büyük gürültüyle kırarken Zenan silahı ona çekti.
"Bir adım daha atayım deme."
"Ne yapacaksın beni öldürecek misin?
" Gerekirse yapacağım bunu "
" Sende onu yapacak yürek yok ama bende var. Seni doğduğuna pişman ederim. "
" Ne o karına bir şey olacak diye korktun mu? "
" Onun tırnağı bile olamazsın kılına zarar gelse dünyayı yakarım."
Zenan gözlerini kapatıp açmıştı. Bu adamın karısına olan sevdasını biliyordu. Ama bu kadarını da beklemiyordu.
" Peki beni hiç sevmedin mi?
"Sevmedim ben sadece karımı seviyorum sen bunu anlayamazsın"
Zenan yutkundu kalbindeki acı ona ağır geliyordu. Bir adam sevmiyorsa zorlamanın anlamı yoktu. Silahı yere doğru fırlattığı anda dizlerinin üstüne çöküp ağladı.
Kapının kilidi açıldığında Berivan kocasını görünce koşarak ona sarıldı. Kokusunu içine çekerek şükretti. Zenan silahı aldığı gibi ateşledi.
Berivan'ın çığlıkları evin içinde yankılanırken Cihan kanlar içinde yere yığıldı.
"Cihan kalk beni bırakma aç gözünü"
Zenan'ın elindeki tabanca düştü. Berivan telefonu alıp ambulans çağırırken Cihan onun gözlerins baktı.
"Seni her zaman sevdim ve hep seveceğim beni affetmeni istiyorum ela gözlüm."
Bu onun son sözleri olmuştu. Berivan'ın gözyaşıyla ona sarılıp ağladı. Şimdiden bedeni soğumaya başladı. Zenan yanına gideceği zaman Berivan yüksek sesle bağırdı.
"Sakın yaklaşma dokunma ona senin ona dokunmaya bile hakkın yok"
Siren sesi geldiğinde ambulans içeri girdi. Üst kattaki cansız yatan adama baktılar. Yavaşça sedyeye koydukları zaman aşağı indirip araca koyup yola çıktı.
"Dayan birtanem dayan"
Ambulansla hastaneye kaldırılan Cihan'ın durumu kötüye gidiyordu. Acilen ameliyata alındı. Berivan çaresiz bir şekilde bekledi. O sırada ailesine haberi vermişti. Onun ardında beklerken doktor dışarı çıktı.
Herkes bir umutla ona bakıyordu. Berivan'ın yüreği sızlıyordu.
"Doktor bey eşim nasıl?"
"Buraya geldiği zaman çok kan kaybetti elimizden geleni yaptık ama maalesef Cihan bey'i kaybettik"
"Hayır olmaz o bana söz verdi. Cihannnn"
Bölüm sonu