Keyifli okumalar
Cihan'ın durumu zaman geçtikçe daha da kötüleşirken Berivan'ın vicdanı sızlıyordu. Kendini suçlu hissediyordu. Yataktan kalkıp terliklerini giydi. Kapıyı açınca koridorun sessiz ve bomboş olduğunu gördü. Bir terslik vardı etrafta hiç kimse yoktu. Kalbine korku girdi. "Yoksa Cihan hayır" diye bağırdı. Yoğun bakım önünde ailesini gördüğünde gözleri hemen doldu.
"Abi" dedi. Kenan başını eğdi. Herkes susmuştu. Camdan bakınca yatağın boş olduğunu gördü. Cihan yoktu belki de sonsuza kadar hayatından çıkmıştı. Korktuğu başına gelmişti. Cihan'ın üzerindeki örtüyü kaldırıp, "Hayır gidemezsin bana söz verdin beni tek başıma bırakıp gidemezsin söz verdin...
???
Berivan kan ter içinde uyandı. Nasıl bir rüyaydı telefon ısrarla çalınca uzanıp telefona baktı. Gözleri dolmuştu. Yakın arkadaşı Ceylan aramıştı. Ağlamamak için kendini zor tuttu. Derin nefes alıp verdi. "Alo Ceylan" diye cevapladı. Yanında olsaydı ona sımsıkı sarılırdı. Gözyaşı akıyordu. İçi daralıyor yüreği yanıyordu. Bir yandan kocası yoğun bakımda yatıyordu. Diğer yanda daha kucağına alamadığı evlatlarını özlüyordu. Çaresizdi yakın dostu olan Ceylan kapıda sessizce onu izledi. Daha fazla dayanamadı yanına gidip sarıldı. Berivan onu fark ettiği zaman daha çok ağladı. Ceylan onun gözlerini silerken, "Birtanem ben hep yanındayım" dedi. Berivan zor nefes alıp, "Ceylan ben daha evladımın kokusunu içime alamadım gitti" dediğinde Yağız ablasının bu halini gördükçe yanına gidip sarıldı. "Ablam yapma böyle kendini harap ettin" diyordu. Berivan'ın aklına kocası gelince yataktan fırlayıp yoğun bakımın önüne geldi. Perdeler kapalıydı. Cihan'ın kalbi durmuştu.
Bu kadın hangisine yansın şimdi kocasına mı? Yoksa evlatlarına mı? Berivan'ın hali kalmamıştı çaresizdi peki canı yanan bir kadın nefes alabilir miydi? Kenan kardeşinin yanına gidip, "Hadi gülüm yatağa geç" Berivan gözlerini sildi. "Abi bana Kuran'ı Kerim bulabilir misin? Diye sordu. Yağız hemen koşup arabaya binip eve doğru gitti. Ablası bir şey istedi. Anahtarla kapıyı açar açmaz odasındaki asılı duran kuran'ı kerim alıp hızla arabaya binip yola çıktı.
❄️❄️❄️
Berivan gözyaşları içinde camdan kocasına bakıyordu. Onu görmek elini tutup özür dilemek istiyordu. Doktor çıkınca Berivan hızla yanına gidip, "Doktor bey lütfen içeri girmeme izin verin lütfen" dedi. Kayınbabası yanına gidip," doktor evladım izin ver? Diye ısrar edince doktor izin vermişti. Hemşire kıyafetleri giymesi için ona verdi. Berivan giyinip odaya girince yatağın yanındaki sandalye'yi çekip oturdu. Elini tutup," Bana kızar mısın? Bilmiyorum ama beni affetmeni istiyorum sana öyle demek istemedim. Canım çok acıyor nefesim kesiliyor iki evladımızı kucağımıza alamadık kokusunu çekemedik ben... Ben seni çok seviyorum beni fark etmen için elimden geleni yaptım ama sen hep canımı acıttın..
"Hatırlıyor musun seninle okuldan nasıl kaçardık gizlice buluşurduk ya peki beni kıskandığın halde hiç umurunda değilmiş gibi davrandığın sonra sırf Mert çıkma teklifi edince onu hastanelik ettiğin günü.
Gözyaşı kocasının eline damladı. Bir anda bir kıpırdama hissetti. Cihan uyanmıştı gözlerini açmıştı. Berivan hemen ayağa kalkıp, "Cihan'ım demek duydun feryadımı bırakmadın beni" dedi. Cihan güldü. "Sana söz verdiğim tepeyi unuttun mu? Orada sana bir söz verdim" dedi. Berivan kocasının elini öperken bir anda koşup kapıyı açtı. Herkes ona bakıyordu. "Uyandı, Cihan uyandı" bütün aile sevinirken doktor odaya girip kontrol etti. Cihan normal odaya alınmıştı.
Yağız hastanenin önünde aniden frene basarak durdu. Arabadan inip eline kuran'ı kerim alıp koşarak ablasına gideceği sırada ailesinin hastane içinde halay çekerken görünce küçük çaplı bir şok yaşadı. Kenan yanına gidip, "Elindeki ne? Diye sordu. Yağız hemen gösterdi. Sonra abisine dönüp," Bunlar ne yapıyor böyle? Kenan kahkaha atarak, "Gördüğün gibi halay çekiyorlar" Yağız anlamazca "Sebep? Diye sordu. Kenan başını salladı." Enişten uyandı ondan "dedi. Yağız göz devirerek," Hangi oda numara kaç? Kenan kardeşinin haline güldü. "Sağdaki oda 523 numara" dedi. Oradan ayrılarak kapıyı açarak içeri girip elindekini ablasına uzattı. Tam çıkacakken Cihan seslendi. "Kayınço gelsene" Yağız gözleri dolmuş şekilde bakmıştı. "Enişte affet beni sana" Cihan oturması için işaret etti. "Sizde beni affedin o küçücük meleklerim affetsin" yüreği yanıyordu. Pişmandı zor olacaktı yeni başlangıçlar için ama pes etmeyecekti.
???
Güneşin kızıl ışınlarıyla uyanmıştı. Yanı başında ki karısına baktı. Berivan elinde kuran kerim okuyordu. Cihan'ın kalbi sızladı onun değerini daha yeni anlamıştı. Berivan kuran'ı kerim kapatınca Cihan ona bakıp, "Allah kabul etsin" dedi. Berivan gülüp, "Amin" dedi. Berivan yanına oturdu. Cihan onun elini tutup öptü. "Beni affet ne sana iyi bir eş ne de evlatlarına iyi bir baba olabildim. Affet istersen yeniden başlarız evi değişiriz başka bir şehre gideriz ama yok isteme" Berivan elini onun dudağına koydu. "Affettim ama sende beni bir daha sakın üzme" Cihan elini tutup, "Asla üzmem" dedi. Berivan ağladı. "Evladımızı alamadık" dediğinde kocası gözyaşlarını silip, "İki kardeş cennette bizi izliyor onlar günahsız iki melek" dedi. İkisi birbirine sarılarak ağlarken babası onları izledi. Onlar mutlu olmaya hakketmişti.
???
Aradan 1 hafta geçti hastaneden taburcu edilmişti. Ama Cihan hiç yerinde durmuyor küçük çocuk gibi mızıkçılık yapıyordu. "Hadi ama ye yemeğini" Berivan' a artık fenalık geldi. Odadan çıkar çıkmaz soluğu kaynanasının yanında aldı. "Anne lütfen oğluna bir şey söyle yemek yemiyor dikişleri patlatıyor" diyerek şikayet etmişti. Kayınbabası ayağa kalktı yukarı doğru çıktı. Kapıyı açarak odaya girip, "Cihan neden kızı yoruyorsun kızda yaralı bebek misin oğlum? Diye sordu. Cihan hala mızıkçılık yapınca karısı artık sinirle bağırdı." Ya o yemeği yersin yada gerisini sen düşün "bu tehditleri iyi biliyordu. Çünkü eğer küserse barışmak için kırk takla atması gerekiyordu. Cihan yemeği öyle bir yedi ki karısı ona bakıp," koca adam bir de bebek gibi mızıkçılık yapıyor utan utan "dedi. Cihan en çok bu halini seviyordu..
Salona geçip son hazırlıklarını tamamladı. Yurtdışından görümcesi geliyordu." Anne ne zaman gelecekler "kaynanası güldü." Birazdan "tam o sırada kapı çalmıştı. Berivan koşarak kapıya baktı. İşte hem ablası olarak gördüğü görümcesi gelmişti. İkisi birbirine sımsıkı sarılıp ağladı." Abla hoşgeldin sefalar getirdin " Seval gülümsedi." Hoşbulduk birtanem nasılsın iyisin inşallah "dediğinde arkadan bir ses geldi." Haydi içeri gir kolum koptu "dedi. Seval öfkeyle bakıp," Tamam patlama "dedi. Herkes içeri girip birbirine sarıldı. Seval odasına çıkınca Berivan peşinden gitti. İki görümce sohbet etmeye başladı." Abla iyi ki geldin sana o kadar ihtiyacım varki "gözleri dolunca Seval sarıldı." Artık yanındayım merak etme hele bir daha seni üzsün o hayvanı bu sefer ben öldüreceğim "dedi.
❄️❄️❄️
Berivan hemen şikayet etti." Abla bende yaralıyım dikişlerim hala acıyor ama Cihan'ın bebek gibi davranmasındn fenalık geldi "dedi. Seval kardeşini iyi tanırdı. İlla ki biri ona ilgi göstermek zorundaydı." Bilmez miyim? Çocukken az çektirmedi. "dedi. Odadaki işler bitince salona yemeğe oturdular. Berivan kocasına hala sinirliydi." Cihan bu kız seninle uğraşmak zorunda mı? Bebek gibi mızmızlanıyorsun? Cihan vurdum duymaz bir şekilde "O karım benimle ilgilenmezse bebek gibi ağlarım da mızıkçılık da yaparım" deyince Berivan öfkeyle, " Oldu canım başka emrin istersen emziğini verip altını bezlim" dediğinde herkes şoka girdi. Berivan kayınbabasına dönüp, "Baba kusura bakma" herkes kahkaha atınca Cihan'ın morali bozuldu. Karısını hiç düşünmüyor sürekli bir şeyler istiyordu. Berivan'ın canı yanıyordu. Yemekten sonra çaylar yapıldı. Berivan yine kocasının peşinden koşuyordu. "İçmiyorum ilaç falan" Berivan'ın sabrı taştı. Yakasından tutup, "İçiyor musun? İçmiyor musun? Diye kızınca Cihan bu seferde korkudan içmişti. Berivan elindeki bardağı alıp," Aferim böyle söz dinle "dedi.
Bölüm sonu