When you visit our website, if you give your consent, we will use cookies to allow us to collect data for aggregated statistics to improve our service and remember your choice for future visits. Cookie Policy & Privacy Policy
Dear Reader, we use the permissions associated with cookies to keep our website running smoothly and to provide you with personalized content that better meets your needs and ensure the best reading experience. At any time, you can change your permissions for the cookie settings below.
If you would like to learn more about our Cookie, you can click on Privacy Policy.
Duyduklarıma inanamıyordum, bu bir şaka olmalıydı. Ural haklıydı, ölüm bu saçma sapan evlilik oyunundan daha iyiydi. Peki başka bir şekilde kurtuluş yolu olamaz mıydı benim için? Ural'ın huyuydu bu, insana sadece bir tek seçenek bırakırdı sadece. Bir şekilde kurtulmam lazımdı bu beladan. Bana ait olan canı başka bir insanın almasına izin veremezdim. Bu hakka sahip değildi hiçbir insan, nasıl kurtulacaktım ben şimdi Ural'ın elinden? "Haydi lan, seni bekleyemem saatlerce. Kararı sana bıraktım işte, özgürlük istiyordun ya sürekli, bak kararında serbestsin işte. Ama her ihtimalde cezanı çekeceksin." "Bu evlilik oyununun sana ne faydası olacak peki? Demek ki seninde bir çıkarın var bu durumda, nedsn istiyorsun bunu?" "Bana da birkaç konuda yararı olacak, ama bunu sana anlatacak değilim. Eğer