When you visit our website, if you give your consent, we will use cookies to allow us to collect data for aggregated statistics to improve our service and remember your choice for future visits. Cookie Policy & Privacy Policy
Dear Reader, we use the permissions associated with cookies to keep our website running smoothly and to provide you with personalized content that better meets your needs and ensure the best reading experience. At any time, you can change your permissions for the cookie settings below.
If you would like to learn more about our Cookie, you can click on Privacy Policy.
MİLENA Doğum günü balomun ardından gece, sarayda sessizliğin hüküm sürdüğü anlardan biriydi. Göz kamaştırıcı süslemeler ve neşeli gülüşlerin ardından, her şey şimdi soğuk ve karanlık bir huzursuzluğa bürünmüştü. Davetliler ayrılmış, tüm renkli ışıklar sönmüştü. Sarayın geniş salonları, bir zamanlar hayat dolu olan atmosferin yerini derin bir sessizliğe bırakmıştı. Balo bitince odama geçmiştim. Odamda tek başıma oturuyordum, başımda bir sürü dert yükü ve karmakarışık düşünceyle. Doğum günü balomun tüm coşkusuna rağmen, içimde bir boşluk hissediyordum. Akdora, Hera ve Alexander, bu geceyi benimle birlikte kutlamıştı hatta tüm saray halkı ama gece güzel başlasa da sonu güzel bitmemişti. Akdora, Hera ve Alexander bir araya gelip ciddi bir konuşma yapmak zorunda kalmışlardı. Alexander olanlar