"Ne yapacağız biz seninle?" "Ne demek bu?" "Neden sürekli kaçıyorsun benden Kyane?" "En yakın arkadaşımla beraber olduğun için olabilir mi?" "Onlar görüntüde olan şeyler, benim ruhum yalnızca sana ait hep sana ait oldu. " "Kanıtla o zaman bunu bana!" Keşke aynı rüyayı o da görmüş olsa dedim içimden, Berna Teyze beni kahvaltıya çağırdığında. Artık daha dalgın, daha içine kapanık bir Lily'ydim. O'nu düşünüyordum sürekli, o artık bir rüya değildi, teniyle, o başımı döndüren ten kokusuyla, sıcacık bakışlarıyla başa çıkmak zorundaydım. Dahası içimi kemiren dostluğa ihanet kavramı ve kıskançlık, bu amansız çelişki de eşlik ediyordu kalbime. Bu kadar şeyi bir arada hissedemezdi insan, belki de gerçekten bir Tanrıça olduğum için hala mücadele verebiliyordum bu duygularla. "Okul nasıl gidiyo