Hayatımız boyunca hep böyle bir şey olursa lafını kullanırdık değil mi?
Hep tedbir al modunda!
Ben onun hayatıma girişini izlerken bırakın tedbiri adeta aklımı ona kiralamıştım.
Onun bahsettiği ve içinde bizzat olduğu sistemde benim en baş adeta bir kral olan adamın kraliçesiydim. Ama öyle sözde kraliçelikte değildi. Gerçekten herkes beni el üstünde tutuyordu. Hatta öyle ki sert duruşumdan korkan vardı. Ancak ben tanısalar pamuk pamuk bir kızcağız derdim kendime.
Ben kavga gürültü sevmeyen kızdım.
Ne ara her şeyin ortasına atılmıştım.
Çok yorucuydu. Evet bana kötü davranmıyor aksine başının en üst kısmında taşıyor. Düşüncelerimden sıyrıldım.
Derin nefes aldım ve kollarından çıktım. Esved çok sıkıyordu daralıyordum. Hem maddi hem manevi bir sıkkınlıktı bu. Ancak şuan yavaş olmalıydım, Benim aksime derin olmayan bir uykusu vardı. Ben horul horul yattım mı en az dört saat uyuyabilen kızdım. Yavaştan hafifçe kalktım ve gerindim. Allahım çok şükür! Uyanmadı. Nur duyduğu sesle içinden ofladı.
—Nurum nereye?
Sakince derin bir nefes alarak ona döndü. Yastıktan kafasını kaldırmış tek gözü açık ancak sinirli olduğunu belli eden bakışlarla bakıyordu Esved Vedia'nın o kalkmadan kalkmasına sinir oluyordu Ne vardı biraz daha kollarında kalsa diye düşünüyordu.
Şirin olmaya çalışarak
—Hiç ne olsun Esved ezan okundu ya hani e benimde namaz kılmam gerek?! dedi Vedia Esvede Esved anlayışla kafasını salladı. Esved biraz daha yatakta pinekliyordu genelde sabahları. Vediasını uyardı.—ımm anladım hadi kıl gel! Bekliyorum biliyorsun sensiz be- Vedia gıcıklığına döndü ve bağırarak —UYUYAMAZSIN! dedi. Kocasının bu bağırmadan sonra uyuyamayacağının farkında idi. Vedia da onunla beraber namaz kılmasını istiyordu. Bir gün biliyordu kocası önünde secdeye başını koyacaktı! aniden çıkan yüksek sesle banyoya doğru kaçış operasyonuna start vermişti Vedia. Esvedse sabah sabah karısının cazgır bağırışları ile kulağı acıyınca istemsiz bağırdı. Bu bağırmayı duyan birisi Vedia'sına çok kızdığını sanardı ancak bir kaç aydan beri evli olduğu kocasını Nur iyi tanıyordu. Kocası ona içten bağırmıyordu sadece serzenişte bulunuyordu.-VEDİAAA SABAH SABAH NİYE BAĞIRILIYOR?! SENİ UYARMADIM MI BEN! Güzelce abdestimi aldı banyonun hemen dışında bulunan duvara gizlenmiş çekmeceden seccademi, namaz elbisemi ve şalınıı aldı. Aynaya hafifçe ilerledi ve üzerinde bir leke bir açık yer var mı diye kontrol etti. Namazın kılışı kadar o hale bürünüşte önemliydi. En azından Vedia böyle düşünüyordu. Orta tempo da namazını kıldı. Namazını bitirince içine huzur geldi. Tamamlandığını hissetti. Yüzünde gülümseme oluştu Vedia'nın
Namazı bitmişti ancak daha yapacakları bitmemişti yavaşça secdeye kapandı. Esvedi için, annesi için , arkadaşları için dua etti. Secdeden kalktığında Gözleri Esvedi buldu. Her ne kadar Esved beklese de gelmeyeceğini o da biliyordu. Bundan dolayı o da gerinerek kalktı yataklarını topladı. Evdeki bir kural da yataktan en son kim çıkarsa o yatağı kapatırdı. Kapatmazsa kapatmazsa diye bir olay yoktu. Vedia'sının yanına çömeldi ve başına minik bir öpücük kondurdu.'' Allah kabul etsin yavrum'' Vedia hala tesbihat yaptığından başını yavaşça salladı. Esved erkeksi bir küçük kıkırdama ile banyoya adımladı. Namazdan sonra uyumuyordu, gece de namazı kılıp yatıyordu Vedia. Özel zamanlar hariç çok nadirdi geç yattığı. Hayatında bir rutin olmalıydı ki kocası çok kuralcı bir adamdı. Kendisi de kuralcı ve düzenli olmanın önemli olduğunu biliyordu. Eline Kuranı Kerimi aldı ve Her sabah yaptığı gibi Fetih suresini okumaya başladı. Fetih Suresini çok seviyordu çünkü ona kocasının da bir gün Mekke gibi dinginliğe ve feraha ereceğini düşündürüyordu. Onun da bir gün kalbinin tamamının İslam ile feth olacağını adeta umut ettiriyordu. Okuması bittikten sonra üzerine mom jean ve Kocasının tarafından aldığı bir tişört geçirdi. Esved'den giyinmeyi seviyordu Çünkü bazenleri istediği şekilde tişört kadın reyonunda olmuyordu. Saçlarına hızlı bir bakım yaptıktan sonra topladı. Annesinden kalan bir alışkanlıktı bu. Saçlarını ne zaman toplasa daha özgüven yüklü hissederdi. Y toniğimi ve kremini sürdü. O sırada Esved duşunu almış, Siyah bornuzuyla arkasında belirmişti. Aynada arkamda gördüğüm beden ile güldü. Bu hali aynı bir bebek gibi diye aklından geçirdi. Esved Vedia'nın kendi tişörtlerinden geçirdiğini görünce çok sevindi. O her zaman evleneceği kadının kıyafetlerinden kullanmasını istemişti. Ki Vedia da kullanıyordu.
Esved tam yanağına uzanmıştı ki Vedia hızlı davranarak dudaklarına minik bir öpücük kondurdu. Esved şaşırdı Çünkü Vedia'sının yanaktan öpülmeyi çok sevdiğini biliyordu. Dudak daha çok onun için tutkulu anlara geçişe yardım gibi oluyordu. En azından şu bir kaç ayda Vedia'sında gözlemlediği buydu. Vedia ise Esved'in şaşırdığının farkındaydı ancak bir kere krem sürmüşken öpmüş ve krem daha emilmediği için yüzünde dudaklarında yağlılık hissinden çok rahatsız olmuştu. Açıklama yapma gereğinde bulundu
"Yanaklarım müsait değil bir tanem krem sürdüm emilsin öpersin olur mu?"
Kafasını ondan beklenmeyecek şekilde usulca salladı ve kendi bölümüne geçti.
"ben aşağıya iniyorum Esved" Esved bornozunu çıkartıyordu ki Vedia'ya döndü. Vediayı gördüğü kaslı sırt ile ter basan kendini yelleyerek odadan çıktı. "tamam kraliçem benim" Esved karısının hafiften kızarmış görüntüsüne gülerek iş için giyinmeye başladı... Vedia hala o görüntünün etkisinde ilerliyordu. Sonra durdu aklına üşüsen ilk heyecanlarıyla gülümsedi...
Geçmiş Zaman (Hakim B. Açısı)
Bir kaç ay önce / İlk Görüş...
Vedia'nın hayatı normal seyrindeydi, güzel bir bölümde okuyor, kendini dil yönünden geliştirmeye çalışıyor, sosyalleşmeye çalışıyordu. Dersin bitimi ile Vedia eşyalarını topladı ve derslikten çıktı. O kadar açıkmıştı ki yemek saati gelmemesine rağmen acıkmıştı. koşar adım kafetaryaya doğru ilerlemeye başladı. Öyleki arkadaşının seslendiğini biraz sonra fark etti.
''Kuzu bekler misin bir ?'' Zeynep'in seslenmesi ile durdu. Zeynep ile liseden beri çok yakın arkadaşlardı. Ve birbirlerini oldukça tanıyorlardı. başını ona doğru çevirdi. Zeynep hızlanarak Vedia'sının yanına geldi elini omzuma koydu eğilerek. '' UY kız ha sende de ne hız varmış yetişmek için kılı kırk yardım resmen '' Vedia gülerek '' Ne yapayım canısı karnım çokkk aç ondan hızlıca diğer derse kadar atıştırmak istiyorum '' Zeynep kafasını anladım der gibi salladı ve koluna girdi Vedia'nın İki kız arkadaş beraber bu sefer orta hızla yürümeye başladılar. Vedia başını yana çevirdiğinde seminer başlığı ilgisini çekmişti. '' Başarı Sizce Nedir ? Vedia yavaşça yürümeyi kesti. Ve fotoğrafını çekti. Kızlarla olan gruba belki gitmek isteyen olur diye attı . Zeynep Vedia'nın seminer ve konferans aşkına bitiyordu. Nasıl bu kadar düzenli olup her işi çok az aksaklıkla yapabiliyordu şaşırıyordu ancak seminerlere gitmeyi de aksatmıyordu. Şaşkınlığını dile getirdi '' Senin şu seminer aşkını anlamıyorum kızçem ? '' ona dönerek yanağına öpücük kondurdu. Arkadaşının neyi sorduğunu biliyordu ancak o da o sorunun cevabını veremiyordu'' şöyle ki kızçem benim illaki bir seminere gitmek için o alanda ilginin olması mı gerekli senin için aslında evet insan ilgili olduğu alanlara karşı dikkatli dinler ve ondan feyizler çıkartır. Ancak benim için her seminerden öğrenilecek tonla şey var. '' Zeynep anladım dercesine kafasını salladı. Vedia ve Zeynep konuşurken kafeterya ya kadar varmıştılar. Etrafına göz gezdirdiğinde bir çok öğrenci vardı; konuşanlar, yemek yemekle meşgul olanlar, uyuyanlar, ders çalışanlar, sarılanlar... Vedia'nın gözleri aradığını bulmuştu. Zeynep'in elinden tutuğu gibi onların yanına gelmişti. '' Selamun Aleyküm , Hello canısılar !!!!!!'' Vedia'nın bizim kızlar dediği tayfa hemen yer açmışlardı. '' Hoş geldiniz Ve aleykümselam Nuriş ve ZeyZey '' diyen Asel' e öpücük kondurarak çantasını acele şekilde sandalyeye bırakıp koşar adım sıraya girdi. Önümde duran çocuk bir anda Vedia'ya döndü. Bu kişi sınıftan Ebubekir'di. '' Selam Nur dersten sonra sen de benim gibi yemeğe doğru gelmişsin bakıyorum. Öyle yemek olmazsa diğer dersler aklıma nasıl girecek ki diye düşündü.' Vedia' diğer derse geçmeden bir şeyler atıştırmak istedim. Mustafa hocanın dersinde aç ve yorgunluktansa yorgun ve dinç olmak istiyorum . Keza sen de öyle düşünmüşsün ki yemek sırasındasın Ebubekir '' Ebubekir Vedia'ya tam dönerek aklındakini sormaya karar verdi. ''Öyle ya , bir şey soracağım Adalet hocanın sunum ödevi ne zamana kadardı? '' Vedia düşünürcesine ellerini yanağına yasladı.'' Sen benim haftamdaydın değil mi ? iki hafta sonraya Cuma günü olacak ''. '' Teşekkür ederim Nur sen olmasan günü kaçıracakmışım '' Omuz silkti. '' rica ederim her zaman yardıma ihtiyacın olursa mesaj atabilirsin ? paslaşırız. '' kafasını salladı. Vedia ve Ebubekir muhabbet ederken sıra Ebubekir'e gelmişti. O alacaklarını söyledi. Ve beklemeye koyuldu. Vedia da Zeynep için çay ve tost kendisine de kahve ve çikolata aldı. Ebubekir kendisine yardımcı olan kıza dönüp '' Derste görüşürüz Nur '' dedi. Nur sen de dercesine kada salladı ve masaya geldi ''kızçeler ben geldimke '' tepsiyi masaya koydu ve telefonundan başarı hakkında semineri verecek kişiyi merak ederek kendisinin google amca diye nitelendirdiği arama motorunda ismi arattı. Vedia'nın aklında çokça sorular dolaşıyordu Bundan dolayı da kızlarla ve konuştukları konularla alakası kesilmişti. Kimdi ?neyin nesiydi ? Öğrenmeliyim!! diye düşünüyordu. wikipedia bilgilerini es geçmişti. Bunlar sadece akamdemik bilgiler içerebiliyordu bazenleri ve Vedia bundan hoşlanmıyordu. bir magazinsel sayfa olduğunu tahmin ettiği sayfaya girdi.
'' Sungur Esved Cihanşah ''
Vedia öğrendiği bilgi ile şaşırmıştı . Bu adamın bu kadar zengin olabileceğini tahmin edemememişti. Ayrıca bu kadar şaşırmasının en büyük sebebi de kendisi milyoner olmayı bırak Türkiyede ki bütün milyonerleri ona çarpacak kadar milyarderdi. Bir başka öğrendiği bilgi ise Bu ünü ve şanı en az dört beş kuşağa dayanıyormuş. Yani aileden bir zenginlikmiş. Ancak zengin olmasına rağmen şımarık ve tembel değil diye düşündü. Vedia çünkü kendisi Oxford da okumuş, Yine orada yüksek öğrenimini tamamlamıştı. Böyle bir adam şımarık olmaz diye aklından geçirdi. Ana dili gibi Fransızca, İtalyanca, İngilizce, Almanca ve Arapça bilmekteydi. Türkiye de ve dünya da tanınan ayrıca çok yönlü olan şirket grupları vardı. Vedia'nın dikkatini başarısı o kadar cezbetmişti ki adamın kendi fiziksel özelliklerine bakmayı yeni akıl etmişti. Kişisel özelliklerine baktığında gördüğü boy uzunluğu Vedia'yı dumura uğratmıştı. Adamın iki metre boyu vardı. Ancak annesi 1. 75 babası ise 1.85 boylarındaydı. Acaba anormal bir hastalığımı var dedi kendi kendine . Normalde bu boylarda birisi iri yarı değilken bu adam bayağı iri yarıydı. Resimlerini incelediğinde tam çenesiyle boynunun bitiştiği kısımda Boğa vardı. Ve bu stilize edilmiş boğa şirketlerinin ambleminde, arabalarının plaka kenarlarında ve daha sayamayacağı yerde mevcuttu. Vedia ilk defa bu kadar bir semineri merak ediyordu. Onu hem genç olması hem de başarı sahibi olması ilgisini çokça toplamıştı. Şimdiden seminerini iple çekiyordu . Acaba başarıyı nasıl tanımlayacaktı?!
✨✨✨
Vedia Esved'in şu sıralar giyim de seçici olduğunu bildiğinden kahvaltısını ağır ağır yapıyordu. Normalde olsa benden şikayet eder dururdu! Vedia '' Nerdesin?, Açlıktan öldüm Vedia diye diye çıldırtırdı karısını. Düşüncelerinden ayrılmasını sağlayan mesaj sesiydi. Mesaj okul ile ilgili bilgilendirme mesajıydı. Takvimini kontrol etti. Okullarının açılmasına bir ya da iki hafta vardı. Vedia eskiden korkardı ve gerilirdi ancak şuan heyecan vardı safi heyecan. Çünkü kendini az çok yeni döneme hazırladığını biliyordu. hız kesmeden hocalarımın önerdiği kitapları okumayı ihmal etmiyordu. Kendini geliştirmek için ikinci dilde öğreniyordu. İngilizceyi orta halden daha iyi şekilde konuşabiliyor ve konu verilirse o konuda düşüncelerini kağıda aktarabiliyordu. Şimdi de Esved ile beraber Arapçaya başlamıştı. Evet başka bir dil öğrense daha iyi olurdu ancak Vedia arapçaya merak salmıştı bundan dolayı da çalışıyordu. Haftanın her günü istisnasız dil için iki saat ayırıyordular Esved ile. Esved'in kendisi de Farsça ya başlamıştı. Vedia'nı n kendisi de arada katılıyordu Esvede . Son omlet parçasını yerken Esved kahvaltıya teşrif etmişti.
'' Hiç gelmeye tenezzül etmeseydin Esved!? '' diyerek gülümsedi. Vedia Esved derin bir nefes aldı. Vedia'sı kıyafet sansa da aslında iş o şekilde değildi. '' Kraliçem, giyinmem değil de dün bakmak için getirdiğim dosyalar beni meşgul etti. '' diyerek Önüne zeytin, peynir, salam, sucuk, yumurta aldı. Vedia'sı tabağını çoktan bitirmiş üzerine kahvesini içiyordu. Kendisini tek başına bırakmadığı için Vediasına minnettardı. Tam bunu dile getirmek için ona dönmüştü ki. '' Abi, günaydın. '' diyerek salon kapısından içeri adımladı Cevdet. Cevdet'in gelmesi ile Vedia'nın kısa bir çığlık atarak masanın altına saklanması aynı anda oldu. Ancak Cevdet Esved'in bağırışından kaçamamıştı. ''CEVDETTTT!!! KAÇ KERE SÖYLEMEK ZORUNDAYIM BEN, SALONA YA DA EVE GİRERKEN KAPIYI TIKLATMAN GEREKTİĞİNİ?! AYRICA MESAJLI TAKVİME NE OLDU ! ÇIKK ÇABUK ÇIK GELİYORUM BEN DE '' Esved derin bir nefes aldı. Ve Allah'tan sabır istedi. Kendine çeki düzen vererek eşine seslendi. '' Nurumm Yavrum başını kaldırabilirsin '' Vedia masanın altından çıktığında Esved'in sinirli yüz ifadesi hala duruyordu ancak sesini ona karşı çok kontrollü şekilde kullanmaktaydı. Vedia içinden geldiği için yanağını öptü ve Esvedi tek bırakıp yukarı çıktı. Biraz ama biraz sinirleri bozulmuştu çünkü kendi mahrem alanında dahi dikkat etmeyi sevmiyordu ancak zorunluydu. sinema odasına geçerek şu sıralar izlemekten keyif aldığı ''The Great '' dizisini açtı. Nasıl olsa bir işi yoktu...
?✨?✨?✨?✨?✨?✨?✨?✨?✨?✨?✨?✨?✨?✨
Birinci bölüm sonu...
Beğendiyseniz votelemeyi ve yorum yapmayı unutmayın!!!
Sağlıcakla ve Papatyaların neşesiyle kalın.
??????????