Karanlıktan Son Kaçış

2.Bölüm

İlk Konuşma

Aynada kendime baktığımda olmuştu. Hafif bir makyaj yapmış, Üzerime çiçekli daha doğrusu papatya işlemeli kısa tuniğimi giyinmiş, altıma kışlık eteğimi ve botlarımı geçirmiştim. Başörtüsü olarak daha sade bir renk tercih ederek kombinimi tamamlamıştım. Telefonumun sesi ile kendime geldim arayan Zeyno idi. '' Bebiş selamun aleyküm nerelerdesin ?' ' Şimdi evden çıkacağım ZeyZey, biliyorsun bugün iş görüşmem var ondan hazırlanmam uzun sürdü. '' ' Bilmezmiyim ? neyse ben kapattım sen de artık evden çık kızlarla Adalet ablanın kafesinde seni bekliyoruz' görmese bile kafamı salladım. Telefonu kapatarak paltomu giyindim. Çantamı alıp evden çıktım. Gün kış vaktine göre aydınlıktı doğrusu. Telefonumdan takvime baktığımda o çok merak ettiğim seminer bugündü. Bugün okul dersim yoktu sadece okula bu seminer için gidecek sonrasında ise iş görüşmesine yol alacaktım. Kulaklığımı taktım ve kendi sesimden haftanın ders notlarını dinleyemeye başladım. Okulun yakınında olan ve üniversite öncesinde keşfettiğim daha sonrasında kızları daimi müşterisi yaptığım Mutluluk Arayışı adlı kafeye girdim. Kafe bir alışveriş merkezinin içindeydi ve bir iki sene içerişinde İstanbul'un çoğu semtinde öğrencilerin favori mekan listelerine eklenmişti. Adalet abla bu işletmelerinin sahibesiydi. Kendisi ile yakın bir ahbap gibi olmuştuk. Adalet abla kızların yanında oturuyordu. Kızlara ses çıkarmamalarını işaret ettim ve gözlerini kapattım. '' Ben kimim ? ' ' Ay kim olacak tabiki benim göz bebeklerimden Nurum bu '' ellerimi çektim ve yanaklarına öpücük kondurdum. 'Adalet ablam benim bana senin özel kekinden getirsene çokkk özledim ben yaa' güldü. 'Nurum ister de Adalet yapmaz mı ? ' saate baktığımda seminere yarım saat kaldığını gördüm. ' bebekler ben fazla kalmayacağım seminer var. ' kızlar kafasını salladı. Hepsi kafasını gömmüş ders notlarına bakıyordu. Bir hafta sonra Vize Haftası comingti yani. Adalet ablaya teşekkür ettim ve Sungur bey hakkında daha fazla bilgi toplamak için internete girdim. Bir sıfat ilgimi çekti. İmparatorların hanı bu kelime bütünlemesi ne anlama geliyordu ?! off Vedia toparla kendini kızım!!! Sanane elin adamından ya ! Alt tarafı Allah sahibine bağışlasın deyip geç ne var çok mu zor ?! kekimi yiyip masadan hızla kalktım. Adalet ablaya selam verip okula doğru gitmeye başladım. Okuldan içeri girdiğimde otoparktaki en az dört arabanın plakalarının yanlarında gördüğüm stilize boğa ile Sungur beyin okulda olduğunu anladım. Koşar adım en büyük konferans salonuna gittim. Bulduğum boş bir yere oturdum. Kağıt ve kalem ikilimi çıkardım. Rektörümüz ismini anons etti. O endamlı ve sert adımlarla sahneye çıktı. '' Hepiniz hoşgeldiniz ben Sungur Esved Cihanşah bugün sizlerle Başarının ilk önce benim daha sonra sizin tanımlarınızı anlatacağım bir sunum olacak !' çok güzel bir sunum olmuştu ancak o mutluluğun sadece başarı da olduğunu söylemişti. Parmak kaldırdırdım. 'Sungur bey siz mutluluk denilen hissin başarı ile olacağını söylüyorsunuz ancak mutluluk birisine hediye vermekle kazanılabilir ya da bir ibadetle ya da bir dinlenilen müzikle kısacası mutluluk kişiden kişiye yaşadığı olaylar, çevre etkenleri ile olabilir. Bunun için sadece para, güç ve başarı olması gerekmez. ' gözleri şaşkınlıkla açıldı ancak sonra kendini toparladı. 'ismin nedir ?' 'ismim Vedia ' ' Vedia hanım bu dedikleriniz mantıklı farklı bir bakış açısı kazandım teşekkür ederim ' kafamı salladım ve oturdum. Sonunda konferans bitmişti. Ön sıralardan bir arkadaşım bana seslendi. Protokol kısmına gittim. Arkadaşım beni bölümdeki bir hocamın çağırdığını söylemişti. Hoca ile konuşmamdan sonra yetişmek için hızlıca okuldan çıktım.

Esvedden

Yine bir sabah rutini ile yemeğe geç inmiştim. Rutinim olmuştu bu geç inme. Okulu yarın açılıyordu benim güzelimin. Araba sürüşü iyi olduğu için korumalar peşinde olacak şekilde araba kullanmasına izin verebilirdim. Nurum aşağıya inmişti. Bende hazırlanıp indim. Dün ki gece Nurum ile güzel bir arapça çalışmıştık. Ardından da kendimizi özel gecelerimizden birinde bulmuştuk. Ben bu kadına doyamıyordum ancak kurallar beni kısıtlıyordu.

**Cihanşah Kuralları: mahrem ve özel zamanlar iki günde bir haftada en fazla üç gün olacak şekilde olmalıdır. Kraliçe'nin hayızı bittikten bir gün sonra özel gece olabilir.

**Cihanşah kuralları; Kraliçe, İmparatoru beklemek zorunda ve verilen emirle yemeğe başlamalıdır.

**Cihanşah Kuralları; Kraliçe kendisi dudaktan öpmedikçe mahrem alan dışında imparator sadece yanaktan öpebilir.

Kraliçem beni beklemişti. Kuralların bazılarına çok sıkı bağlıyken bazılarını esnetmiştim Nurum için. Masaya oturdum ve dışımdan Besmele çektim. Nuruma göz ucu ile baktığımda yemeğe başlamıştı. Bende önüme yulaflı omletten bir parça aldım, yemeğe başladım. Kafam çok doluydu şu sıralar ve bu doluluk canımı sıkıyordu çünkü Nuruma gerektiği ilgiyi veremiyordum. Cevdet'in günlük ajanda takvim mesajını atması ile yemeğe ara verdim. Bugün çok önemli bir vakıf gecesi vardı. 'Nurum bugün vakıfın özel bir gecesi var onun için elbise alman lazım 'Kraliçem kafasını yumulduğu tabağından kaldırdı. Derin kahvelerini bana bahşetti. Durun oda ne gözlerinde gördüğüm sinir kırıntılarımı.

'Esved istersen delirme, evde o kadar kıyafet varken neden elbise alayım. Gerek yok dolabımdan uygun bir elbise giyini-' duyduğum cümle ile sinirlerim bozulmuştu. Nurum gene kuralı unutmuştu. Ve ben hatırlatmak zorunda kalmaktan yorulmuştum. derin bir nefes aldım, boğazımı temizledim. gözlerinin en derinlerine baktım.

'** Cihanşah Esved Kuralları: Kraliçe her özel davette kralla uyumlu olacak şekilde giyinmek zorundadır ve giyineceği kıyafet her zaman yeni alınmış olmak zorundadır. ' Nurum kuralı duyduktan sonra izin istedi . İzin verdim. Gülendam hanımdan tableti alıp kontrol yaptıktan sonra elimi yıkayıp evden çıktım. Kapıda Paşa ve Cevdet bekliyordu. '' Abi gün- selamın aleyküm' 've aleykümselam bahriyeliler ' Cevdet kapımı açtı arabanın içine bindim. Biraz bizimkilerle sohbet ettikten sonra Nuruma bakmak istedim. Telefonumdan kamera sistemini açtım. Bakalım Kraliçe ne yapıyordu ? Her mekanı taradıktan sonra onu odamızdaki yatakta buldum . Nurum elinde telefon birisi ile konuşuyordu. Fakat o da NE ?!Gördüğüm şeyle adeta kükredim. '' KRALİÇE NASIL AĞLAR ?! ' Cevdet bağırmamla ani şekilde fren yaptı ancak sonra bakışımla devam etti.

**CİHANŞAH KURALLARI; Kraliçe ağlayacak durumda ise Kralı aramak zorundadır. Kraliçe zor durumda iken kralın diğer işlerinin bütün ehemmiyeti sıfırlanır. Kralın Kraliçeyi sarıp sarmalayıp onunla temas halinde olması zorunludur.

Kısa bir süre sonra şirkete geldik. Arabadan indim ve içeri girdim. Kefni özel asansörüm ile çıkmaya başladım. Elbise için Nurumu yormak istemedim. Nurum bugün evde olacaktı biliyordum. Kendi modaevlerimden bir tanesini görevlendirdim. Bu gece Kraliçem parlamalıydı...

Merhabalar bir bölümün daha sonuna geldik. Beğendiyseniz votelemeyi unutmayın ve yorumlarınız ile hikaye sayfalarını şenlendirin... Sağlıcakla ve Papatyaların neşesiyle kalın.