Ona döndüm.
-Esved sen bugün işe gidicek misin?
Kafasını tabağından kaldırdı. Düşünceliydi hem de çok.
-Ne oldu Nurum neden sordun ki?
Onunla uzum zamandır vakit geçirmiyorduk.
-şey belki bugün işe gitmeyeceksen birlikte bir gün geçirelim mi diye sorucaktım.
Yüzündeki düşünceli hal yerine gülümseyen bir ifade yerleşmişti.
-Kraliçem nasıl isterse öyle olsun. Eee ne planladın?
-ilk önce birlikte havuza gireriz sonra duş sonra birlikte yeni tarifler deneriz ve gece yatmadan önce en az 50 sayfada kitap nasıl güzel mi?
-çok güzel bebeğim benim. O zaman sen yemeğin bittiyse kalk hazırlan ben de geliyorum ardından.
Kafamı salladım ve yukarı kata doğru tırmandım.
Odamıza hızla girdim. Onun yanında tabiki de bikini giyinmem o yüzden de siyah bir mayokini giyindim.
Üzerine de içimi fazla göstermeyen bir pareo aldım. Aynada kendime baktım, tamamdım ya!
Ayna karşısında biraz oyalandıktan sonra güneş kremi ve telefonumu alıp uçarak aşağıya indim.
Esved yüzü cama dönük şekilde konuşuyordu.
Gelen hoplama zıplama seslerinden olsa gerek benim olduğum tarafa döndü.
Yanına koşarak gittim ve yanaklarına minik öpücükler kondurarak havuzun olduğu kısma geçiş yaptım.
Ohh Bee!
Kendimi şezlonga bıraktım. Davette ki maceradan sonra ve okulun hızla başlaması beni sıkmıştı. Derin bir nefes için bu iyi gelmişti doğrusu...
?????????????
Geçmiş (Davet günü /Esved'den)
Nur sırtımı bir güzel sıvazlamıştı.
Yanımıza gelen kadın ile kaşları çatıldı.
-Hello bebeğim ne yapıyorsun?
Nur kolumun altına girmişti.
-Elini kolunu çeker misiniz?
Clara karşımıza inadına oturdu.
- bir drink lütfen?
-salak şey bütün güzelim Türkçenin ağzına sıçtı. Mıy Mıy kadın! Hello boboğim!
Kendimi adeta gülmemek için zor tutuyordum. Nurumun doğru düzgün kıskandığını görmemiştim.
Ayağa kalktı. Elini uzattı.
-İçki içeceği masada oturmayacağım Esved!?
Kafamı salladım ve terasa çıktık.
Nurumu önüme çektim ve arkadan sarıldım.
Yüzünü kaldırıp baktığımda gördüğüm kırmızı nokta ile adeta Nurumun üzerine kapaklandım.
Bir kaç saniye daha geç kalsaydım. Nurum ellerimin arasından gidiyordu.
-Sen iyi misin? Gözleri her tarafımda dolanıyordu.
Kafamı salladım.
O da iyi idi. Yerden kalktık ve hızlıca mekandan çıktık.
Cevdete yumruğu oturturdum.
Bunu hak etmişti.
Ben her şeye bu kadar dikkat edilmesini isterken onun bu laubali hallari çıldırıtıyordu.
Nurumun tüm itirazlarına rağmen arabaya bindirdim.
Evimiz en güvenli yerdi.
????????????????????????????
Esved (ilk zamanlar)
Toplantıdan çıktım. Çok yoğundum,sürekli bu da yetmezmiş gibi İmparatorluk yönetmek zordu.
Genelde sanılanın aksine şirketlerim bir siyahın izini kapatmak için değildi. Aksine beyaz hem de bembeyaz oluşları ve öyle kalacak olmaları gerekiyordu. Nesillerden gelen bir işimiz vardı ancak hiçbir zaman babamın değişi ile eve gelen parada, boğazımızdan geçen yemekte haram H'si dahi olmamıştı. Bunun sebebi Cihanşah soyundan olan büyük dedelerimizin titizliği diyebiliriz.
Ve bir de Azaplar konusu vardı. Güç heleki karanlık güç bir zaman sonra insandaki iğrenç duyguları açığa çıkarabilirdi.
Bundan ötürü kurallar, yasaklar ve cezalar vardı. Genelde haylaz bir çocukluk geçirmeme rağmen ergenliğim benim için tamamen fiyasko olmuştu.
İlk ceza mı hatırlıyorum da ne korkutucu idi.
İlk Ceza ~~~ (Esved 13 yaşında)
Uyandığımda annem yerine babama koşmuştum.
Babama çok ilginç bir rüya gördüğümü anlattım. O da bana artık büyümeye başladığımı erişkinliğe giden yolda bir adım attığımı söyledi.
Arkadaşlarıma çok anlatmayı istesem de vazgeçtim. Babam bunun çok ayıp olduğunu söylemişti.
Ve asla söylememem gerektiğini belirtmişti.
**Cihanşah kuralları : İmparator adayı ilk ihtilam geçirdiğinde babasına söyler ve kayıtlara geçirilir. Azaplar ve İmparatordan başka kimse öğrenmemelidir.
Eğer öğrenicek olursa İmparator adayına ve İmparator'a falaka atılır.
Şayet bir Prenses ilk hayızını görmüş ise onun için partiler düzenlenir. Neredeyse cümle alem kadınlarına duyurulur. Prenses okulda gerekli ihtiyaçlarını göstererek taşımalı ve bu özgüvene sahip olmalıdır. Çünkü bunda utanılacak bir şey yoktur. Onu İmparator sevgi ile kucaklaması gerekmektedir.
Çünkü bilinmelidir ki hayız döneminde hanım kısmı ilgi ve şefkat ister. Eğer İmparator bunu göstermezse bir kaç gün küflü ve kokmuş odada kırbaç, falaka ve kafaya su damlatma yapılacaktır.
Ancak ben arkadaşlarımın rahatlıkla
benim karşımda anlatıp gülmelerini anlamlandıramıyorum. Ayıpsa onlara da ayıptı.
Doğruluk cesaret oynamaya karar vermiştik.
Ve ben cesaret demiştim.
—Hadi Sungur seninkini görelim. Merak ettik olum. Anlat artık!
—Hayır başka bir şey söyleyin!
Oğuz göz devirdi.
—Eğer anlatmazsan grubumuzda yerin kalmaz. Kafamı salladım.
— Ee yani ne anlatabilirim ki çok güzel bir kızla güzel bir zaman geçirdim.
Kalktığımda da baksırımda yoğun bir beyazlık fark ettim hepsi bu.
—ohh be sonunda her ne kadar yarın yamalak anlatsanda anlattın.
Biraz daha oynadıktan sonra yine cesaret demiştim bana denk geldiğinde
— gidip bizim Sevilayı öp hemde dudağından.
—bu dediğini işte asla yapmam. Emre ve oğuz yakalarımdan tutup beni duvara çaktı. Sonra görünmeyecek yerlerime tekme savurdular.
—Haydiii kalk ve yap şunu. Alt tarafı bir öpücük lan sik demedim kadın figürünü.
Neredeyse kan gelmişti ağzımdan. Kalktım zorla yerden Sevilay o sırada tek başına tuvaletten çıkmıştı.
Önüme geçtim.
—Hey fıstık nereye? Kolumu omzuna geçirdim.
—Şey çeker misin kolunu Esved?
—tabiki şey Enese söyleyebildin mi?!
— Hayır söyleyemedim off öylece söylemeli miyim?
—Bence evet yani en fazla ne olabilir ki!
Sonra o zamanlarda hiç yapmamam gereken bir şeyi yaptım öptüm.
Bir kaç saniyelik bir şeydi ancak cezaların geleceğini ve Sevilayın sevgisini kaybedeceğimi tahmin etmemiştim.
Sevilay ağlayarak tokat attı.
—Sennn nasıl böyle bir şey yaparsın, be-nn Ağlayarak yanımdan gitti.
Yere çöktüm.
Ne yapmıştım ben?!
Bilmiyordum ki her şeyin daha da kötüleşeceğini.
Azapların bu kadar yakınımda olacağını tahmin etmemiştim.
O gün okuldan çıkarken bir anda önümde siyah araba belirdi. Kafama çuval geçirdiler ve ellerimi bağladılar.
Biraz zamandan sonra araba durmuştu.
Aşağıya yaka paça indirildim.
Yürüdükçe bir adamın çığlıkları duyulur hale gelmişti.
—Ahhh Oğluma zarar vermeyin ben onunla konuşurum Azaplarrr.
Bu ses babama aitti. Azaplar gerçekten burda mıydı?
Beni yere doğru fırlattılar.
—Sen Gündoğdu Cihanşah İmparatorluğun yüzkarasısın. Bir oğlan çocuğuna edebi öğretmedin.
Zaten bir prensese de sahip olamadın.
Kafamdan çuvalı çıkardılar. Yanıma baktığımda babamı kanlar içerisinde gördüm.
—babaaam ona doğru koşmak istedim ancak en az iki metre boyunda iri yarı nedenli siyah maskeli adamlar izin vermedi. Beni bir koltuğa oturtdu.
Ellerimi ve ayaklarımı bağladı.
— Sen Aday sen değersiz pisliğin tekisin. Bir kızı nasıl izinsiz öpersin!
Ayaklarıma ıslak tahta ile vuruyordular. Bir başkası geçti.
— Sen aday sen özel anı bizden başkası bilmeyecek dedik sen ne ar bilmezsin. Yine bir darbe!
—Sen aday sen bundan sonra en az 22 olana kadar kızlarla ilişki kurmayacaksın! Zorunlu olmadıkça bırak teması gözünü dahi değdirmeyeceksin. Çünkü gelecekteki Kraliçeye bunu borçlusun, temiz olmak zorundasın!
SEN BİR KIZI ÜZDÜN, ONA İSTEDİĞİ OLMADAN DOKUNDUN VE CİHANŞAH KURALLARI DERKİ BU ELLERİ İBRET İÇİN Macunlamalı! Ve ardından DAMGALAMALI!
babam adeta çığlık çığlığa bağırıyordu.
—Olmaz olmaz bana yapın canıma yapmayın HAYIRRR!
Babam benim güçlü babam ağlıyordu.
— yalvarırım o ne yaptığını bilmiyordu.
—Kess iğrenç hükümdar!
Ellerimi çekemiyordum. Sadecd korku ile ağlamaya başlamıştım.
Zaten ayaklarım kanlar içerisindeydi.
Ellerime o iğrenç yeşil renginde macunu sürdüler içerinde ne varsa ellerimi kesiyor ve canımı çok yakıyordu.
Sonra ellerimi sardılar.
Ardından kafamı özel bir şeyin içerisine koydular.
Ardından İnternette gördüğüm dövme makinesini çalıştırdılar.
Boynuma bir şeyin kalıbı çizilmişti.
İğne vücuduma değdinde çığlık çığlığa bağırmaya başladım.
—Anneee baba ne olur canım çok acıyor yapmayın!
Tokat attı yanağıma.
—Kraliçenin adını ağzına alma seni iğrenç çocuk.
O gün boğa dövmesi yapılmıştı.
O gün ilk falakamı yemiş. Ellerime camlı ve özel kimyasal içeren macundan sürülmüştü.
Ve ben karanlığa hapsolduğumu o gün anladım.
~~~~~~~~~~~~~~~~
Elimdeki konferans defterini teslim etmeliydim. Neyseki defterde numarası yer almaktaydı.
Numarayı aradım. Saat dörte beş vardı. Yani bir hanımefendiyi aramak için uygun saatler içerisindeydi.
Telefon bir kaç saniye sonra açıldı.
—Buyrun, alo sesi duyduğumda bir kaç saniye kendime gelemedim.
—Alo kimsiniz?!
Boğazımı temizledim ve kafamdaki cümleleri toparladım.
—Merhaba Nur Vedia hanım ben Sungur Esved Cihanşah.
—ahhh merhaba Esved bey.
—şey geçen gün konferans sonrasında bir defter buldum.
Numaranız yazılıydı. Önemli sanırım sizin için.
—Ahh teşekkür ederim size, eğer getirebilirseniz ya da en azından bana yerinizi söylerseniz çok müteşekkir olurum. Çok ihtiyacım vardı.
—şey bir hanımefendiyi yoracak kadar düşmedim. Siz bana konum atın ben gelirim hemen.
— şuan da işteyim. Ancak bir iki saate işim biter Üsküdarda olacağım. Size kafenin ismini yazarım.
—tamamdır görüşmek üzere Vedia hanım.
????????????????????????????
Gözümü açtığımda gördüğüm suratla gülümsedim. Üzerine atlayarak onu öpücüklere boğdum. Sırtına kremi yaydım. Ve öpücükler kondurdum. Onunla beraber ufacık bile bir şey yapmak bana o kadar iyi geliyordu ki...
Sonra beraber havuza ilerledik.
Yarışlar yaptık. Oyunlar oynadık. O biraz bana tölerans gösterdi. Ancak mangalada her zaman adil davranırdı. içerdeyken yanıma aldığım mangalayı önümüze koydum.
—hadi bakalım yenen istediği şeyi yaptırır.
Kafasını salladı.
Oyun çok rekabetli gidiyordu.
Ancak en sonunda iyi bir hamle ile ben kazanmıştım.
—Ben beraber fabrikaya gitmek istiyorum.
Esvedin gözleri açıldı.
—Hayır hayır bir kraliçe o iğrenç yere girmemeli. Aydınlık birisi oraya giremez. Kollarına girdim. Ve yüzüne baktım. Gözleri korku ile kaplanmıştı.
—Esveddd. Belki biraz daha diyemedim.
—Nurum olmaz lütfen bunu benden isteme!
Omuzlarını düşürdüm. Hep geri çeviriyordu. Neyse bir dahaki sefere artık.
Elinden tuttum ve onu bu kattaki banyoya sürükledi. Kıyafetlerini oraya koymuştum. Giyinir ardından da beraberinde çok sevdiği aktiviteleri yapabilirdik.
—hadi duş al gel sonra beraber dil çalışalım sonracığıma film izleyelim ve ve ımm yemek yapalım ardından kiitap okuyalım.
Kafasını gülerek salladı.
Dudaklarıma saldırdı. Dudakları dudaklarımı esir almıştı. Galiba en güzel esir şekliydi. Aradaki boy farkı yüzünden ona dokunmakta güçlük çekiyordum.
Derinleştirmek için kucağına çıkacaktım ancak Esved uzaklaştı.
—Neden Esved?!
Elleri ile yüzümü sarmaladı.
— Nurum yaptığın planların çöpe gitmesini mi istiyorsun sen?!
—Hayırrrr
Belime ellerini sardı.
—E o zaman kraliçem benim
—Ben kaçtımm!
✨??✨??✨?✨??✨?✨??✨?✨?✨??✨?✨?✨
Bir bölümün daha sonunu getirdik.
Beğendiyseniz votelemeyi ve kitap hakkında nacizane güzel, içinizden geldiği gibi yorum yaparsanız çok mutlu olurum.
Sağlıcakla ve papatyaların neşesiyle kalın... ?????????????????????????