Korku, ilmek ilmek işlediği bedenlerde damarlara enjekte edilen zehir gibi baş göstermişti. Ne durumdaydı, nasıl hissediyordu bilmiyordu ancak bildiği tek şey korkudan bedeninin titrediğiydi. Juan kanlar içinde yerde yatıyordu. Titreyen elleriyle saçlarını geriye attı. O kadar korkmuştu ki tepki dahi veremiyordu. Eğer başka kişi bu durumda olsa belki soğukkanlı davranabilirdi lâkin söz konusu Juan ise bu geçerli değildi. Beyni de kalbi de işlevini yitiriyordu. Şuan biliyordu ki, Juan’ın yanına gitmeli ve ona yardım etmeliydi. Ancak yapamıyordu. Neden yapamıyordu? Muhafızların ona seslenişleri ile kendine gelirken gözlerini kıpıştırarak ileriye doğru bir adım attı. Sonra bir adım daha ve bir adım daha. Korka korka, titreye titreye ilerliyordu. Yutkundu. Bu sıradan bir yutkunuştan ço