Günlerdir ilk rahat uykumu uyumuş, dinlenmiş olarak gülümseyerek gözlerimi araladım. Oda neredeyse karanlıktı. Ersin, bıraktığım yerde, bana sarılmış bir şekilde duruyordu. Başımı geriye atıp yüzüne baktığımda uyumadığını fark ettim. Gözleri yarı aralık, uykuyla uyanıklık arasında bir yerde beni izliyordu. Bakışlarımız kesiştiğinde hafifçe kımıldandım. Karşılık olarak yüzünden ufak bir acı ifadesi geçip gitti. Kaşım kendiliğinden çatılırken uyku mahmuru, "Neyin var?" diye sordum. "Yok bir şey," deyip hafifçe gülümsedi. "Sen nasıl hissediyorsun?" Gülümsedim. "Haftalardır ilk kez kâbus görmeden uyudum." Elimi belinden çekip yüzüne getirdiğimde, "Cezam bitti mi?" deyince durakladım. Anlamak için yüzüne bakarken, "Ne?" diye geveledim. "Uyandığına göre artık hareket edebilirim ha?" deyince