Saat öğleden sonrayı geçmiş akşam vakitlerine ulaşmıştı. Uzun süren gözaltının sonucunda artık dışarıya çıkma vakti gelmişti. Ama kalbi hala yaralı düşünceleri hala pusluydu. Sevdiği ve dünyada tek ona değer verdiği kadın ellerinden kayıp gitmişti. Üstelik onu öldürmekle bile suçlanmıştı. Şimdi karanlık gözlem odasında dışarıya çıkmak için zamanın dolmasını bekliyordu. Hem buradan çıksa eline ne geçecekti ki? O yoktu artık burada… Uzun geçen bekleyişin ardından sonunda sorgu odasının kapısı açıldı. İçeriye giren polislerin yüzü gülüyordu. Gülen yüzleri görünce daha fazla katlanamayarak başını eğdi. “Hadi gene iyisin Kerim. Çıkıyorsun…” dedi aralarından uzun boylu olan adam. Kerim hafifçe başını salladı. Ama bunun neresi iyiydi ki? Daha üç aylık olan bebeği ve sevdiği kadının ci