Boş bulunarak “Ne alacaktım ki yüzük için erken değil mi. Hem de böyle hastanede mi vereceğim” dedim Daha konuşurdum belki ama annemin kahkahası arabayı doldurdu. “ Oğlum ne yüzüğü, amcan elini öptürdü diye aldın kızı mı zannediyorsun. Melek senin yüzüne bakmaktansa ölmeyi tercih etti. Sen daha yazdığı mektubu okumaya korkuyorsun. Ah oğlum, önünde çook çetin bir mücadele var. O kızın kalbindeki her kırığı tamir edeceksin.” “ Anne zaten zor duruyorum, yapma böyle. Aymelek kıyamaz bana, korkutmasana.” Bu özgüveni kırık hallerime asla alışkın değildi, biraz bıkkınca konuyu değiştirdi. “ Sen önce bir buket çiçek al da, ama öyle her zaman aldıklarından değil. Özel bir şey olduğu belli olsun. Seksen tane sevgilini getirdin eve. Benden öğrenecek değilsin bunları.” Bıkkınlık sırası bana geç