"Burhan ne olur aç gözlerini artık... Ne olur dayanamıyorum seni böyle görmeye... Vallahi affedeceğim seni..." başımı önümdeki cama yasladım. Buğulu gözlerimi camın arkasında hastane yatağında yatan adamın üzerinden tek bir saniye bile çekmek istemiyordum. Ondan yıllarca mahrum kalan gözlerim şimdi acı ve kederle izliyordu. Makinalara bağlı bedenini. "Döndüğümde konuşacağız demiştin. Böyle mi dönecektin bana Ali'm... Canım... Canımdan ötem... Beni hasretinle sınama..." İlk defa diğer adıyla seslenmiştim. Aramızda mesafeler olsa da bizim kalplerimiz, ruhlarımız birdi mesafeler sesimi duymasına engel değildi. Hem mutlaka duyardı ki o benim sesimi... "Seni böyle görmeye dayanamıyorum..." Elimi kaldırarak parmaklarımı camın üzerinde hareket ettirdim yüzüne dokunmak istercesine. Anlımı